Dünya Meteoroloji Örgütü'nün Cenevre'de yayımladığı iklim raporuna göre, iklim değişikliğinin dört temel göstergesi geçen yıl yeni rekor seviyelere ulaştı. Buna göre, atmosferdeki sera gazı konsantrasyonları, deniz seviyelerindeki artışlar, deniz sularının ısınması, sıcaklık ve asitleşme, ısı kayıtların kaydedilmeye başlamasından bu yana en yüksek seviyelere ulaştı. Meteroloji raporunda, son yedi yılın ortalama sıcaklıklar bakımından insanlık tarihinin en sıcak dönemi olduğuna dikkat çekildi.
Dünya ikliminin durumu hakkında hazırlanan bu son raporda elde edilen değerlerin, insanların davranışlarıyla karada, denizlerde ve atmosferde küresel çapta, sürdürülebilir kalkınma ve ekosistemlere büyük ölçülerde zarar verdiğini gösteren bir başka kanıt olduğuna da vurgu yapıldı.
"İklim değişimi gözümüzün önünde gerçekleşiyor" diye konuşan Birleşmiş Milletler'e (BM) bağlı Dünya Meteoroloji Örgütü'nün (WMO) Genel Sekreteri Petteri Taalas, insanların neden olduğu sera gazları tarafından depolanan ısının, gezegeni birkaç nesil boyunca ısıtacak denli fazla olduğuna dikkat çekti.
Karbondioksiti atmosferden uzaklaştırmaya yönelik bir teknoloji olmadan deniz sularının ısınmaya daha yüzyıllar boyunca devam edeceğinin altını çizen Taalas, bunun sonucunda da bazı buzulların eriyeceğini belirterek, "Bu durum, iki milyardan fazla insanın yeterli içme suyu kaynağına ulaşamadığı bir dünyada uzun vadeli sonuçlar doğuracaktır" ifadesini kullandı. Taalas, "Kayıtların tutulmaya başlanmasından bu yana en sıcak bir yıl daha yaşamamız sadece bir zaman meselesi" ifadesini kullandı.
KRİTİK EŞİK 1,5 DERECE
Sonuçları geçen hafta açıklanan bir başka Dünya Meteoroloji Örgütü çalışması da, küresel ortalama sıcaklığın 2026 yılına kadar 1,5 dereceyi aşma ihtimalinin yüzde 48 olduğunu ortaya koydu.
Bu araştırmaya göre söz konusu süre zarfında yüzde 93 olasılıkla yeni rekor düzeyde ısı ölçümleri yapılacak.
2021 yılında, küresel ortalama sıcaklık sanayi öncesi seviyenin yaklaşık 1,11 derece üzerindeydi. Bilim insanları küresel ısınmanın 1,5 dereceden itibaren insanlara ve tüm gezegene ciddi zarar vereceği tahmininde bulunuyor.
Dünya Meteoroloji Örgütü Raporu, aşırı hava koşullarını iklim değişikliğinin bir sonucu olarak nitelendiriyor.
Taalas, afet korumaya yönelik sürdürülen yatırımların can kayıplarını azalttığını, ancak ekonomik maliyetleri de aşırı artırdığını söyledi. "Yine de yapılması gereken daha çok iş var" diyen uzman, Afrika Boynuzu'ndaki mevcut kuraklık felaketine ve Hindistan ile Pakistan'daki aşırı sıcaklıklara dikkat çekti. İklim değişikliğiyle mücadelede erken uyarı sistemlerinin önemli olduğunun da altını çizen Taalas, ancak Dünya Meteoroloji Örgütü üyesi devletlerinin yarısından azının bu tür sistemlere sahip olduğuna işarat etti.
Dünya ikliminin durumuna ilişkin hazırlanan güncel Dünya Meteoroloji Örgütü raporu, Ağustos 2021'den Nisan 2022'ye kadar üç bölümden oluşan Hükûmetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin (IPCC) altıncı değerlendirme raporunu tamamlıyor. IPCC raporu, 2019'a kadar olan verileri dikkate alıyor.