20 sene önce bugün yapılan seçimler o dönemin birçok partisini baraj altı bırakırken henüz bir buçuk yılını bile doldurmadan seçime giren AKP’yi tek başına iktidara getirmişti.
AKP’nin yüzde 34 oyla Meclisteki sandalyelerin yüzde 66’sını aldığı, diğer sandalyelerin yüzde 19 oy alan CHP’ye kaldığı bu seçimde, diğer oyların yüzde 46’nın üstünde bir oranla dağıldığı partiler baraja takılmış ve Mecliste temsil gücüne erişememişlerdi.
Bunlardan biri de MHP idi…
Bu sonuçta, 28 Şubat müdahalesinin o dönemde iktidarıyla muhalefetiyle bütün partileri yıpratması ve bilhassa başörtüsü yasağı başta olmak üzere hukuksuz baskılara karşı biriken toplum tepkisi çok etkili olmuştu.
AKP demokrasi, hukuk, adalet, hürriyet taahhüt ve söylemleriyle iktidara geldi. “3 y” olarak zikrettiği yasaklara, yolsuzluklara ve yoksulluğa karşı mücadele etme sözü verdi.
1950’de girilen demokrasi dönemindeki hiçbir iktidara nasip olmayan 20 yıllık iktidarının sonunda ülkeyi getirdiği yer ortada.
Demokrasinin olmazsa olmazı olan kuvvetler ayrılığı prensibini ortadan kaldıran; yürütmenin yanı sıra yasama ve yürütmeyi de kendisine bağlayan; medyayı yüzde 95 oranında kontrolüne alan; baskılar ve keyfî atamalarla üniversiteleri körelten; liyakat ve ehliyet kriterlerinin hiçe sayıldığı görevlendirmelerle kurumları çürüten; STK’ları suskunluğa mahkûm eden bir tek adam rejimi.
Adalet değil, mağduriyet üreten bir yargı; işlevini kaybetmiş bir Meclis; kapalı devre çalışan şeffaflıktan uzak denetimsiz bir yönetim yapısı; bizzat iktidarın kendi açıkladığı hedeflerin yarıdan da fazla bir oranla gerisinde kalıp tıkanan bir ekonomi; tırmanan işsizlik, enflasyon, görülmemiş boyutlardaki pahalılık; derinleşen yoksulluk; ayyuka çıkan yolsuzluklar; gittikçe artan keyfî yasaklar; sürekli oradan oraya savrulan bir dış politika.
AKP’nin 20 yıl boyunca tutmadığı sözlerin yeniden cilalanıp tedavüle sokulduğu “Türkiye’nin yeni yüzyıl vizyonu” gibi illüzyonlar ve ilk sözü edildikten yıllar sonra İtalyan firması ortaklığında İtalyan teknolojisiyle geliştirilip “yerli otomobil” söylemleriyle takdim edilen TOGG gibi gündemlerle örtülmesi asla mümkün olmayan bir tablo bu.
20 yıllık bir fiyaskonun tablosu.