2019 Bütçesi kabul edildi

2019 Bütçe Kanunu Teklifi TBMM Genel Kurulunda kabul edildi.

Eklenme Tarihi: 22 Ara 2018
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
2019 Bütçesi kabul edildi

2019 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi TBMM Genel Kurulunda 335 evet oyuyla kabul edildi.

Cumhurbaşkanlığınca sunulan bütçe teklifinde, genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerine 949 milyar 25 milyon 615 bin TL, özel bütçeli idarelere 73 milyar 771 milyon 848 bin TL, düzenleyici ve denetleyici kurumlara 6 milyar 536 milyon 982 bin TL ödenek verildiği kaydedildi.

"Bu bütçe halkın değil sarayın, zenginlerin bütçesidir"

Saadet Partisi Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman mecliste bütçe tartışmaları sürerken taraflara, “Görünen odur ki bu bütçe halkın bütçesi değil, bu bütçe rantın bütçesidir. Görülen o ki bu bütçe sokağın, garibanın değil; sarayın ve zenginlerin bütçesidir.” diyerek tepki göstermişti.

Karaduman'ın o günkü konuşmasının tamamı şu şekilde:

“Bu bütçe meseleleriyle alakalı görmüş olduğumuz endişelerimizi, kaygılarımızı ve temennilerimizi dile getirmek üzere söz almış bulunuyorum. Özellikle bugün yolsuzluk, israf ve rantın zirveye çıktığı, ekonomik krizlerle emeğin resmen iç edildiği bir dönemde, bir ülkede bizim geleceğe güvenle bakabileceğimiz, milletimize umut olabilecek bir çalışmayı muhakkak surette ortaya koymak zorundayız. Ancak görülen o ki bütçe görüşmeleri geçmiş hesapların, politik kavgaların gölgesinde ülke gerçekliklerinden çok uzak hamasi nutuklarla emeğin, alın terinin ve geleceğimizin üzerini örten bir arenaya dönmüş durumdadır.

Şimdi, bugün yedi yıldır savaşta olan Suriye'nin ardından dünyanın en yüksek 10'uncu enflasyonuna sahibiz. Ocak ayından bu yana Türk lirası yüzde 45 oranında bir değer kaybetti. Vatandaşın bankalara olan borcu ise 403 milyar lira seviyelerine tırmandı. Özellikle, bugün, ülkemizde her gün yeni camilerin, Kur'an kurslarının ve medreselerin açıldığı bu ülkede 65 milyon tane kredi kartı bulunmaktadır.

HAKİKATİN ÜZERİ ÖRTÜLÜYOR: Yine, ülkemizde 1986 yılından 2003 yılına kadar yapılan toplam özelleştirmelerin tutarı 8 milyar dolar iken son on dört yıllık dönemde yapılan özelleştirmelerin toplamı 60 milyar doları aşmış vaziyettedir. Hâl böyleyken brüt dış borç stoku 2003'ten bu yana 130 milyar dolardan 453 milyar dolar seviyesine çıkmıştır. Fakat tabii, bunlar görülmezken "Kriz miriz yok." denilerek ekonomik krizin milletin gözlerinde yaşandığı hakikatinin üzeri örtülerek bir bütçenin sonuna doğru yaklaşmaya çalışıyoruz.

SINAVLARLA GELECEĞİ ÇALINAN GENÇLER İÇİN BU BÜTÇEDE NE VAR?: Şimdi, buradan biz sormak istiyoruz: 2019'a dair öngörülen 4 milyon işsiz için bu bütçede ne var? Son on yılda borçları yüzde 830 artarak 100 milyar liraya dayanan çiftçiler için bu bütçede ne var? Ataması yapılmadığı için intihar eden öğretmenler için bu bütçede ne var?

Konkordato ilan eden firmalar sebebiyle işsiz kalan tazminatı ödenmeyen işsizler için bu bütçede ne var? Mülakatlarla, sınavlarla geleceği çalınan her beşinden birinin işsiz olarak kayda geçtiği gençler için bu bütçede ne var?

GÖRÜLEN O Kİ FAİZ LOBİSİ VE BANKALAR KAZANACAK: Şimdi görülen o ki bu bütçede emekli yoktur. Bu bütçede asgari ücretli, memur, işçi, emekli yoktur. Kıt kanaat geçimini sürdürmeye çalışan esnaf ve sanatkâr yoktur. Çiftçi ve üretici de yoktur ve ne yazık ki genç ve ne yazık ki kadın yoktur. Aslan payı her yıl olduğu gibi, bu yıl da rantiyeciye yani bir avuç mutlu azınlığa aktarılacaktır. Yine en çok iktidarın dilinden düşürmediği faiz lobisi ve bankalar kazanacaktır, rakamlar bunun en bariz göstergesidir.

ÖYLE BİR BÜTÇE YAPALIM Kİ DIŞ GÜÇLER BİR DAHA SABRIMIZI ZORLAMASIN: Şimdi biz burada öyle bir bütçe yapmalıyız ki dış güçler bir daha sabrımızı zorlamasın. Öyle bir bütçe yapmalıyız ki gardiyan devlet anlayışının yerine, garson devlet anlayışını tatbik edelim. Öyle bir bütçe yapmalıyız ki bu devletin sermaye sahiplerinin, bu devletin servet sahiplerinin devleti değil; yoksulun, işçinin, garibanın devleti olduğunu herkese gösterelim.

BU BÜTÇE SOKAĞIN DEĞİL SARAYIN VE ZENGİNLERİN BÜTÇESİDİR: Ben sözlerimi tamamlarken yapılan bu görüşmelerde gördüğüm son bir hakikati ifade ederek sözlerime son vermek istiyorum. Görünen odur ki bu bütçe halkın bütçesi değil, bu bütçe rantın bütçesidir. Görülen o ki bu bütçe sokağın, garibanın değil; sarayın ve zenginlerin bütçesidir.”