Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerden biri olan Hatay’ın Antakya ilçesinde 53 kişiye mezar olan 9 katlı İlke Apartmaanı’nın yapı denedim sorumlusu Şahap H, “6 Şubat depremleri çok şiddetliydi ve bina dere yatağı üzerindeydi. Dosyama eklenen bilirkişi raporu eksik ve hatalıdır. Ben her şeyi usulüne uygun olarak yerine getirdim. Yönetmelikte belirtilen kuvvetin 6 kat üstünde bir kuvvetle deprem binaya zarar vermiştir.” diyerek kendini savundu.
Kahramanmaraş merkezli 7,6 ve 7,7 büyüklüğündeki depremlerden etkilenen illerden biri olan Hatay’ın Antakya ilçesinde 53 kişiye mezar olan 9 katlı İlke Apartmanı’nın yapı denedim sorumlusu Şahap H.’den itiraf gibi bir savunma geldi. Şahap H, “6 Şubat depremleri çok şiddetliydi ve bina dere yatağı üzerindeydi. Dosyama eklenen bilirkişi raporu eksik ve hatalıdır. Ben her şeyi usulüne uygun olarak yerine getirdim. Yönetmelikte belirtilen kuvvetin 6 kat üstünde bir kuvvetle deprem binaya zarar vermiştir ancak hazırlanan raporda depremin şiddetinden hiç bahsedilmemiştir.” dedi.
Apartmanda yaşayan kızını, damadını ve torununu kaybettiğini anlatan Hadi Aydın ise, “Ben çocuklarımı betonların arasından değil, kumun içinden çıkardım. O binada beton diye bir şey yoktu.” dedi.
Hatay 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya haklarında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası istenen, apartmanın müteahhidi Nasır Onur E, yapı denetim sorumlusu Şahap H., proje ve uygulama denetçisi Cemal T., uygulama denetçisi Volkan B. ve kontrol elemanı Gussan Z, bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada, yıkılan binanın enkazında yakınlarını kaybedenlerin avukatları da hazır bulundu.
Tutuklu sanık Volkan B. savunmasında, görevini tam olarak yerine getirdiğini öne sürerek tahliyesini istedi.
Yapı denetim sorumlusu Şahap H. ise 110 civarında binanın inşaatında görev aldığını ve depremlerde bunlardan sadece 4’ünün yıkıldığını söyledi.
“BİNA DERE YATAĞI ÜZERİNDEYDİ”
İlke Apartmanı’nın da yıkılan 4 binadan biri olduğunu aktaran Şahap H., “6 Şubat depremleri çok şiddetliydi ve bina dere yatağı üzerindeydi. Dosyama eklenen bilirkişi raporu eksik ve hatalıdır. Ben her şeyi usulüne uygun olarak yerine getirdim. Yönetmelikte belirtilen kuvvetin 6 kat üstünde bir kuvvetle deprem binaya zarar vermiştir ancak hazırlanan raporda depremin şiddetinden hiç bahsedilmemiştir.” ifadesini kullandı.
Binanın kontrol elemanı Gussan Z. savunmasında, binanın yapım aşamasındayken işinden ayrıldığını, yaşının ileri olduğunu ve kanserle mücadele ettiğini öne sürerek tahliye talebinde bulundu.
Yıkılan İlke Apartmanı’nın müteahhidi Nasır Onur E, deprem yönetmeliğine uygun bina inşa ettiklerini, yıkımın depremin şiddetinden kaynaklandığını savundu.
Yıkılan binada oğlunu, gelinini ve torununu kaybeden müşteki Mehmet Kaygusuz, sorumluların cezalarını çekmesini istedi.
“ÇOCUKLARIMI KUMUN İÇİNDEN ÇIKARDIM; HALA ULAŞAMADIĞIMIZ CENAZELER VAR”
Apartmanda yaşayan kızını, damadını ve torununu kaybettiğini anlatan Hadi Aydın, “Ben çocuklarımı betonların arasından değil, kumun içinden çıkardım. O binada beton diye bir şey yoktu.” dedi.
Halit Kılıç ise yıkılan apartmanın enkazında kardeşini, yengesini ve yeğenini kaybettiğini, hala onların cenazelerine ulaşamadıklarını belirterek, suçluların cezalarını çekmesini istedi.
Bahadır Bahadırlı da babasının cenazesine günler sonra DNA eşleştirmesiyle ulaştığını, annesinin cenazesine ise hala ulaşamadığını belirterek, sorumluların cezalandırılmasını talep etti.
Avukatları da dinleyen mahkeme heyeti, sanıklardan Gussan Z’nin ev hapsine, diğerlerinin tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı erteledi.
Hatay’da 6 Şubat’taki depremlerde 9 katlı İlke Apartmanı’nın yıkılması sonucu 53 kişi hayatını kaybetmiş, afette yıkılan binalardaki yapım kusurlarıyla ilgili soruşturma kapsamında 5 kişi tutuklanmıştı.
Sanıklar hakkında hazırlanan iddianamede yer alan bilirkişi raporunda, yıkılan İlke Apartmanı’nın çevresindeki yapıların depremde ayakta kaldığı, binanın zemin etüt ve statik hesap raporlarının bulunmadığı, inşa aşamasında deprem yönetmelik esaslarına uyulmadığı belirtilmişti.
