Al Jazeera'nın haberine göre Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na hitap eden Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İngiltere'nin Balfour Deklarasyonu için özür dilemesi gerektiğini söyledi.
ABBAS: İSRAİL'İN DAVRANIŞLARI TERÖRİSTLERLE AYNI
Filistin topraklarına yasadışı yerleşim yerlerini silahlı güçleri yardımıyla genişletmeye devam eden İsrail'i eleştirdi ve yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik davranışları için “teröristlerin davranışlarıyla aynı” yorumunu yaptı:
“1993'de İsrail'le vardığımız anlaşmaya hâlâ bağlıyız ancak İsrail de buna karşılık vermeli. Halkımıza yönelik tutuklamaları, suçlamaları, Filistin'deki işgali sona erdirmeli. Tüm bunları yapan bir ülke nasıl barış istiyor olabilir? Halkımızın aşağılanmasını asla kabul etmeyeceğiz. Geçici çözümleri kabul etmeyeceğiz. Uluslararası hukuka uygun kalıcı çözüm için Arap halkları ve uluslararası toplumu harekete geçirmeye devam edeceğiz. 1993'teki anlaşmaya göre İsrail işgali sona erecek ve Filistin beş yıl içinde devletini kuracaktı. İsrail anlaşmayı ihlâl etti ve gayrimeşru yerleşim yerlerini oluşturmaya devam ediyor. 1967'den bu yana İsrail işgali devam ediyor. Bu yaptıkları cezasız kalıyor. İsrailli yerleşimcilerin şiddet içeren davranışları terör örgütlerinin davranışlarına benziyor. Yasadışı yerleşimler adeta bir etnik temizlik inşa ediyor. İsrail hükümetinin yaptığı şeyle ilgili sizi uyarma zorunluluğu hissediyorum. 1967 sınırlarına dayalı iki devletli çözümü zorlaştırıyor. Yerleşimler illegal şekilde yapılıyor. Biz bu yerleşim bölgeleri ve yerleşimcilerin terörist davranışlarına karşı BMGK kararı çıkması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. 1917 Balfour Deklarasyonu'nun getirdiği sonuçlar için İngiltere'nin özür dilemesi gerekiyor. İsrail de Filistin Devleti'ni tanımalı ve işgaline son vermeli. 2017'yi İsrail'in Filistin topraklarındaki işgalini sona erdirme yılı ilan edelim.”
Abbas'ın hemen ardından Genel Kurul'a hitap eden Netanyahu ise, Balforu Deklarasyonu'na yönelik Filistin Devleti'nin İngiltere'ye açacağını açıkladığı dava için “ciddiye mi alınıyor” ifadelerini kullandı:
“100 yıl önceki Balfour Deklarasyonu'nu dava ediyor, Abbas dalga mı geçiyor? Ve burada ciddiye mi alınıyor? Bizim ana vatanımıza dönüp devletimizi kurma hakkımız var. Filistinliler hâlâ bu hakları reddediyor. Bizim ana vatanımız olduğu, bir devletimiz olabileceği haklarımızı reddediyor. Bu çatışma yerleşim bölgeleriyle ve Filistin devleti kurmakla ilgili değil. Herhangi bir sınır içerisinde bir Yahudi devleti kurulmuş olmasıyla ilgili. Ben ve halkım her türlü müzakereye hazırız. Ama tek bir şeyi asla müzakere etmeyeceğim. Tek Yahudi devletinin varlığı hakkımızdır.”
NETANYAHU'DAN ABBAS'A KNESSET DAVET
Netanyahu, Filistinlilerin İsrail devletini kabul ettiği takdirde tüm çatışmaların sona ereceğini söyledi ve Abbas'ı İsrail Parlamentosu Knesset'te bir konuşma yapmaya çağırdı:
“Gelin tüm bunları İsrail parlamentosunda anlatın. Ben de Ramallah'a gelerek Filistin parlamentosunda bir konuşma yapmaktan memnuniyet duyarım.”
İsrail Başbakanı Netanyahu, neredeyse her yıl genel kurul konuşmasında yaptığı gibi Birleşmiş Milletler'i de eleştirdi:
“Her yıl burada BM'yi İsrail'e karşı yanlı tutumundan dolayı eleştirdim. Geçen yıl İsrail aleyhine 20 karar çıktı BMGK'dan. Diğer tüm ülkelere yönelik ise sadece üç tane çıktı. Dünyanın birçok yerinde kadınlar tecavüze uğrar, kaçırılırken İnsan Hakları Konseyi kadın haklarıyla ilgili sadece bir ülkeyi suçladı. Hangi ülke biliyor musunuz? İsrail. Üniversiteye giden, özgürce yaşayan kadınların olduğu İsrail. Silahlarınızı bir kenara bırakın. BM'de İsrail'e karşı yürütülen savaş sona erdi. İsrail'in BM'nin ülke güvenliğiyle veya ulusal güvenliğiyle ilgili kararlar almasına izin vereceğine inanan var mı?”
Netanyahu, İsrail'in diplomatik ilişkilerinin değiştiğini; Afrika, Çin, Hindistan, Japonya gibi ülkelerin İsrail ile ilişkilerinin olumlu yönde değiştiğini belirtti.
OBAMA: ABD HER ZAMAN İSRAİL'İN YANINDA YER ALDI ABD Başkan Obama'nın Genel Kurul konuşmasında kullandığı “İsrail'in Filistin topraklarını işgal ettiği” yönündeki sözlerinden iki gün sonra konuşan Netanyahu, ABD'nin İsrail'in her zaman yanında olduğunu söyledi. Obama ve Netanyahu, Obama'nın yaptığı konuşmadan bir gün sonra bir araya gelmişti. Obama, Netanyahu ile görüşmesinde de yerleşim bölgeleriyle ilgili kaygılarını dile getirmiş ve “Barış için İsrail ile sürdürdüğümüz ittifakın sürmesini umuyorum” demişti. Obama ile önceki ABD Başkanları'na göre inişli çıkışlı bir ilişkisi olan Netanyahu ise “İsrail, ABD'den daha büyük bir dostu olmadığı için bizler çok şanslıyız” ifadelerini kullanmıştı.