Ünlü düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü’nde düzenlenen bir etkinlikte, Türkiye’nin yeni jeopolitiğiyle, Batı ve Amerika’yla ilişkileri konuşuldu.
Johns Hopkins Üniversitesi İleri Uluslararası Araştırmalar Okulu’ndan uluslararası ilişkiler ve Avrupa çalışmaları profesörü Lisel Hintz’in moderatörlüğünü yaptığı toplantıya, Amerika’nın eski
Ankara Büyükelçisi Eric Edelman, TÜSİAD üst düzey araştırmacısı ve Brookings Enstitüsü uzmanı Kemal Kirişci, Transatlantik Akademisi ticaret uzmanı Stephen Szabo ve Brookings Enstitüsü uzmanı ve
eski başkan Barack Obama döneminde Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye’yi de kapsayan dairesinde üst düzey görev yapan Amanda Sloat konuşmacı olarak katıldı.
"TÜRKİYE'NİN KONSOLOSLUĞUNU KAPATALIM"
Amerika'nın Sesi'nden Mehmet Sümer'in haberine göre, Türkiye ve çevresindeki son gelişmelerin değerlendirildiği toplantıda, Büyükelçi Eric Edelman Türk-Amerikan ilişkileri ve Türkiye’deki iç
siyasete ilişkin yorumlar yaptı. Eric Edelman geçtiğimiz günlerde, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen seçim yasasıyla birlikte hükümetin seçim sonuçlarını etkileyebilecek duruma
geldiğini iddia etti. Eski Büyükelçi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amerika’ya karşı bir nevi rehine diplomasisi uyguladığını söyledi ve rahip Brunson’ın ve Amerikan konsolosluk çalışanlarının
tutuklanmasını örnek verdi.
Edelman, "Cumhurbaşkanı Erdoğan özellikle yakınları ve dostlarının elindeki medyayı kullanarak sürekli bir şekilde Amerikan düşmanlığını körüklüyor. AKP iktidara geldiğinden bu yana Amerikan
yönetimleri Türkiye’nin çok önemli bir müttefik olduğu gerekçesiyle insan hakları ve hukukun üstünlüğü konusundaki bazı sorunlara göz yumdular. Ve bu çok büyük bir hata oldu. Eğer Amerika
Türkiye’ye bir müttefik gibi davranırsa, Türkiye de bir müttefik gibi davranmaya başlar” dedi. Edelman ayrıca, Türkiye’yle ilgili olarak asıl üzerinde durulması gereken konunun hukukun üstünlüğü
olduğunu ifade etti. Edelman Amerika’nın Türkiye’ye belli konularda baskı yapmak ve mesaj vermek için atabileceği adımlardan birinin de Amerika’daki bir Türk konsolosluğunu kapatmak olabileceğini
söyledi. Edelman, “Türkiye’nin burada Amerika’da çok sayıda konsolosluğu var. Eğer biz bu konsolosluklardan birini Los Angeles’takini kapatırsak bu Türkiye’ye ve Cumhurbaşkanı’ın çevresinde
yeterince sıkıntı yaratır. Rusya gibi benzer kleptokrasiler yaptığımız gibi yani” diye konuştu.
Öte yandan Eric Edelman, 2003-2005 yılları arasında ABD’nin Ankara Büyükelçisi olarak görev yaptı. Edelman’ın bu görevi sırasında Washington’a geçtiği gizli kriptolar Wikileaks yoluyla
sızdırılmıştı. “Erdoğan’ın İsviçre’de 8 ayrı banka hesabının olduğu” iddiası dahil olmak üzere, birçok tartışmalı kriptoda eski Büyükelçi Edelman’ın imzası vardı...
"TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERİ BUNUN ÖTESİNDE DÜŞÜNMELİSİNİZ"
Bir diğer panelist Kemal Kirişci de, Türkiye Avrupa ilişkilerine değindi ve Avrupa Birliği’nin Türkiye üzerinde Amerika’dan daha büyük bir etkiye sahip olduğunu söyledi. Kirişci özellikle ekonomik
alanda Türkiye ile AB ilişkilerinin çok yoğun olduğunu Türkiye’nin ihracatının yüzde 40’ın Avrupa’ya yapıldığını, Türkiye’ye gelen yabancı yatırımların 3’te 2’sinin de Avrupa’dan geldiğini söyledi.
Kemal Kirişci ayrıca, Türkiye’nin gümrük birliğini Güney Kıbrıs’ı da kapsayacak şekilde genişletmemesi üzerine Avrupa Birliği’nin 2006 Aralık ayında 8 başlıktaki müzakereleri dondurma kararıyla
büyük bir hata yaptığını belirtti. Transatlantik Akademisi ticaret uzmanı Stephen Szabo ise Türkiye Avrupa ilişkilerinde Almanya’nın önemine vurgu yaptı. Szabo Tükiye ile Almanya’nın başka hiçbir
Avrupa ülkesinin arasında bulunmayan şekilde bir ilişkiye sahip olduğunu çünkü Almanya’da yaşayan yaklaşık 1,7 milyon seçmenin hem Alman seçimlerinde hem de Türkiye’deki seçimlerde oy kullandığını
hatırlattı. Szabo bununla birlikte Almanya’nın Türkiye politikasının sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göre şekillenmesinin mümkün olmadığını çok daha geniş bir perspektifte ilişkinin şekillenmesi
gerektiğine dikkat çekti. Szabo ”Erdoğan seçimi kazanabilir de kaybedebilir de. Türkiye ile ilişkileri bunun ötesinde düşünmelisiniz” diye konuştu.
Bir diğer konuşmacı Amanda Sloat da konuşmasında tüm batılı ülkelerin Türkiye’de hukukun üstünlüğünün uygulanması konusuna odaklanması gerektiğini söyledi. Bu noktada Türkiye’nin NATO’dan çıkması
tartışmalarına da değinen Sloat NATO içerisindeki bir Türkiye ile ilişkileri yürütmenin NATO dışındaki bir Türkiye’yle ilişki yürütmekten çok daha kolay olduğunu belirtti.