Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması özetle şöyle: "Ülkemizin 81 vilayetinden salonumuza teşrif eden kardeşlerime hoş geldiniz diyorum. Bu mutlu günümüzü bizlerle paylaşmak üzere misafirlerimize tekrar hoş geldiniz diyorum. Şu anda vatan toprağının neresinde olursa olsun; fabrikada masa başında, inşaatta iskele üstünde, aracının direksiyonunda, dükkanında, nafakasını temin etmek için çalışan tüm emekçilerimize selamlarımı sunuyorum. Pamuk toplayan, fındık toplayan, çay biçen, ekin biçen, ürününü hasad eden, serasını hazırlayan, hayvanını otlatan tüm kardeşlerime selamlarımı yolluyorum. İşverenlerimize, girişimcilerimize, tüccarlarımız, kendisi ve ülkesi için kazanan, yatırım yapan, koşturan herkese selamlarımı yolluyorum. Okullarda üniversitelerde kitabıyla, defteriyle gayretiyle ilim öğreten ve öğrenen hocalarımızla öğrencilerimize selamlarımızı yolluyorum. Sınırlarımız içinde ve dışında dağlarda, ovalarda, şehirlerde, en izbe yerlerde ülkemizin güvenliği için hayatlarını ortaya koyarak görev yapan bütün güvenlik güçlerimize selamlarımı sunuyorum. Terörle mücadelede 15 Temmuz’da ve her nerede olursa olsun fedakarlık yapmış olan şehit yakınlarına, gazilerimize selamlarımızı yolluyorum. Bu vesileyle tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Gazilerimize şifalar diliyorum. Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, ülkemize milletimize partimize muhabbet duyan herkese selamlarımı gönderiyorum. Allah’ın rahmeti bereketi hepimizin üzerine olsun.
'SİZLERLE BUGÜNLERE GETİRDİK'
Bundan tam 17 yıl önce AK Partiyi kurarken bugün Türk siyaset tarihine, hizmete sevdalı insanların kurduğu AK Parti’nin doğum günü olarak geçecek demiştik. Ve, bugünden sonra Türkiyemizde artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak demiştik. Hamd olsun milletimize verdiğimiz sözü tutmuş olmanın bahtiyarlığıyla bugün karşınızda bulunuyorum. 14 Ağustos 2001’den bugüne kadar AK Parti teşkilatında görev almış, genel başkanından teşkilat yöneticilerine, milletvekillerine, belediye başkanlarına, mahalle temsilcilerine kadar herkese şükranlarımı sunuyorum. Türkiye’de teşkilatın faaliyetlerinde her seviyedeki kadrolarında hanımlara ve gençlere özel önem veren tek parti AK Parti’dir. Buradan tüm hanım kardeşlerimize ve gençlerimize ayrıca şükranlarımı sunuyorum. AK Parti’yi sizlerle bugünlere getirdik. İnşallah daha nice 17 yıllara sizlerle birlikte ulaştıracağız. AK Parti kağıt üzerinde 14 Ağustos 2001 tarihinde kurulmuş bir partidir. AK Parti 60 kurucu üye tarafından kurulmuş bir partidir. Ama AK Parti’nin asıl kurucusu da sahibi de milletimizin bizatihi kendisidir.
'AK PARTİ TÜRKİYE'DİR'
AK Parti’nin ne olduğunu anlayabilmek için önce medeniyetimize ve tarihimize vakıf olmak gerekir. AK Parti başlangıçtır, Hazreti Adem’in dünyaya gelmesiyle başlayan imtihanımızın takibidir. AK Parti hicrettir. Peygamber efendimizin tüm cihanı aydınlatan nurunun tüm insanlığı kucaklayan mesajının müntesibidir. AK Parti Malazgirt’tir. Sadece Allah’ın rızası için kendisinden kat be kat düşmanın üstüne “Ölürsem kefenim üzerimdeki elbisemdir” diyerek Sultan Alparslan’ın yolundan gidendir. AK Parti Anadolu’daki tüm izlerimizdir. AK Parti İznik’te, Söğüt’te Edirne’de Sivas’ta Kayseri’de Alanya’da Kastamonu’da Malatya’da Antalya’da devletler kuran atalarımızın varisidir. AK Parti Selçukludur, Osmanlıdır. AK Parti fetihtir. İstanbul’u alarak çağ açıp çağ kapatan Fatih Sultan Mehmet’in mirasçıdır. Yavuz Sultan Selim Han’ın yoldaşıdır. AK Parti müdafidir. Dünyanın çalkantılı bir dönemde devletimizi hem koruyup hem geliştiren Sultan Abdülhamid’in hakkının hukukunun savunucudur. AK Parti Çanakkale’dir, Kutül Amare’dir. Yedi düvelin üzerimize geldiği anlarda bile cesaretiyle bile zincirleri kıran, oyunları bozan ecdadın torunudur. AK Parti İstiklal harbimizdir, cumhuriyetimizdir. “Artık yıkıldı, yok oldu” denilen milleti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde küllerinden yeniden doğarcasına ayağa kaldıran milli mücadele ruhunun temsilcisidir. AK Parti çok partili hayattır. Menderes’in bedelini canıyla ödediği demokrasi mücadelesinin bugünkü sancaktarıdır. Rahmetli Özal’ın bin bir meşakkatle açtığı kalkınma yolunun takipçisidir. AK Parti bugündür. Geçtiğimiz 16 yılda Türkiye’yi demokraside ve ekonomide geliştirerek milletimizin hayalini gerçekleştirendir. AK Parti gelecektir. Gençlerimize 2053 – 2071 vizyonunu emanet ederek, ülkemizin bir asrını aydınlatandır. Velhasıl AK Parti Türkiye’dir. Bunun için AK Parti’yi milletimiz kurmuştur diyoruz.
'OYUNU GÖRDÜK VE MEYDANA OKUYORUZ'
Biz mazlumlara gönlümüzü ve imkanlarımızı işte bu anlayışla sonuna kadar açıyoruz. Biz ecdadımıza işte bu hissiyatla, tüm gücümüzle sahip çıkıyoruz. Biz gerektiğinde canımızı işte bu şuurla ortaya koymaktan çekinmiyoruz. Biz bu sorumlulukla soysuzlara zağarlık yapmak yerine, onlara meydan okuyoruz. Ne demek zağarlık? Av köpeği. Hazreti Ali’ye atfedilen güzel bir söz var. “Haksızlığa karşı susarsanız, hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz” Biz sadece hakkımızı değil, aynı zamanda ülkemizin de şerefini savunuyoruz. 15 Temmuz destanını işte bu hissiyatla verdiğimiz mücadele sayesinde kazandık. Birileri bizi ekonomiyle, yaptırımla, kurla, dövizle, faizle, enflasyonla tehdit ediyoruz. Biz de onlara diyoruz ki, oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz. Biliyoruz ki iman varsa imkan da vardır.
'DÜNYAYI SÖMÜREREK REFAH DÜZENİ KURANLARA BOYUN EĞMEDİK, EĞMEYECEĞİZ'
Ya olacağız ya öleceğiz diye hedeflerimize yürüyoruz. Başaramayacaksınız milletimizi bölemeyecek, devletimizi yıkamayacaksınız. Kurulduğumuz günden beri gördüğümüz her haksızlık zulüm riyakarlık karşısında sesimizi yükseltmekten geri durmayacağız. Zalimler vurdukça sinenlerden, teröristlerden boyun eğenlerden olmadık, olmayacağız. Önde yiğitler aslan gibi vuruşurken, arkada el ovuşturanlara benzemedik, benzemeyeceğiz. Ülke yanarken fırsatçılık peşinde koşanlara itibar etmedik, etmeyeceğiz. Dünyayı sömürerek kendilerine refah düzeni kuranlara boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Zahirde bize stratejik ortak gibi gözüküp de attığı her adımla bizi stratejik hedef haline getirmeye çalışanlara teslim olmadık, olmayacağız. Kısa çöpün uzun çöpten hakkını bir gün alacağına inandık, inanmayı sürdüreceğiz.
'TARİHİN İNŞACISI OLDUK'
Tarihin dolgu malzemesi değil inşacısı olduğumuzu unutmadık, unutmayacağız. AK Parti olarak asla masa başı siyaset yapmadık. Rakip bulamadığımızda kendi kendimize yarıştık. Gücümüzü darbe odaklarından değil sadece milletimizden aldık. Programlara göre değil milletimizin isteklerine göre icraat yaptık. Bir ayağımızla İstanbul’a Ankara’ya 81 vilayetimizle sıkı sıkıya basarken diğeriyle bölgemizin ve dünyanın dört bir yanını adımlıyoruz. Biz ülkemizi çok sevdik. Çok sevdiğimiz için de Türkiye’ye birinci sınıf demokrasi, ekonomi, hizmet yakışır dedik. AK Parti’yi kurduğumuz günden beri de bunun için çalıştık. Kimlik siyaseti değil millet siyaseti yaptık. Hep üretmenin, büyütmenin peşinde olduk. Hiç kimseyi aynı kalıba sokmaya çalışmadık, tüm renklerimizi olduğu gibi kabul ettik. Soframızın paylaştıkça bereketlendiği inancıyla yardım için uzanan hiçbir eli boş çevirmedik. Tabi aynı zamanda husumetler çoğaldı. İçerdeki ihanet odaklarını da hayata geçirdiler. Sokak darbesi yapmaya kalktılar, yargı darbesi yapmaya kalktılar, terör darbesi yapmaya kalktılar. Ülkemiz dışından taciz atışlarıyla sınır darbesi yapmaya kalktılar. Siyaset darbesi yapmaya kalktılar. Kuru, dövizi, faizi kullanarak ekonomik darbe yapmaya kalktılar.
2012 kongremizdeki konuşmama şu güzel şiirle başlamıştım:
“Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır
Yoktan da vardan da öte bir Var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır
Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır
Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır
Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır
Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır
Senden umut kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır
Sevgili
En sevgili
Ey sevgili”
Geçen dönemde yaşadıklarımızı şöyle bir gözümün önüne getiriyorum. Kaderin üstündeki kaderin tezahürlerine şahit oldum. Hep birlikte Türkiye olduğumuzda hiç kimsenin bize gücü yetmez. Bugün her türlü tehdidin karşısında dimdik ayakta kalan Türkiye’yi işte bu duruşumuza borçluyuz. Bana böyle bir milletin evladı olmayı nasip eden Rabbime binlerce kez hamd ediyorum.
SINIR ÖTESİ OPERASYONLARA DEVAM
Sınır ötesi operasyonlara devam edeceğiz. Daha önce Cerablus'ta, El Bab'da, dün Afrin'de ne yaptıysak Suruç'tan Cizre'ye kadar olan sınırlarımız boyunca aynısını yapacağız.
'KANAL İSTANBUL İÇİN KOLLARI SIVADIK'
Kanal İstanbul'u hayata geçirmek için kolları sıvadık. Kanal İstanbul, 43 kilometre. Her iki tarafında inşallah iki butik şehir oluşturacağız. Böylece Kanal İstanbul ile birlikte dünyaya büyük bir mesaj vereceğiz. Türkiye'nin en büyük yatırımı olacak bu stratejik projeyi mutlaka gerçekleştireceğiz."