Antep Nurdağı’nda incelemelerde bulunan Meral Akşener, deprem bölgesindeki çöp sorununa dikkat çekerek, “Bu çöplere bir süre sonra kemirgenler dadanır. Ondan sonraki fasılda da salgın çıkar” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Maraş merkezli depremlerden etkilenen Antep Nurdağı ilçesindeki çadır kenti ziyaret etti, incelemelerde bulundu.
“Bizim en büyük gücümüz, milletimizin birbirine olan bağlılığı, yardımseverliği ve elindeki bir dilim ekmeği ikiye bölerek başkasıyla paylaşabilme anlayışı” diyen Akşener, bu durumun deprem felaketinde de canlı kaldığına işaret etti.
‘KONTEYNER KENTLERE GEÇİLMELİ’
Deprem bölgesini il il, ilçe ilçe ziyaret ettiklerini kaydeden Akşener, tuvalet ve banyo sıkıntısına işaret etti.
“Biraz önce 3 hanımefendi beni çadıra çağırdılar. Örtülü başlarını açtıklarında saçlarında kum var. Enkazdan çıkmışlar ve temizlenememişler.” diyen Akşener, barınma ve ısınma sorunlarının ise yavaş yavaş çözüldüğünü söyledi.
Çadır kentlerin hızlanması ve bunların yerine konteyner kentlere geçilmesi gerektiğinin altını çizen Akşener, bu konuda eksiklikler yaşandığını dile getrdi.
‘ÇÖPLER SALGIN HASTALIKLARA SEBEP OLUR’
Deprem bölgesindeki çöp sorununa değinen Akşener, “Bu çöpler bir süre sonra salgın hastalıklara sebep olur. Bu çöplere bir süre sonra kemirgenler dadanır. Ondan sonraki fasılda da salgın çıkar. İlk başta da çocuklarda başlar. Dolayısıyla çöplerin toplanması lazım. Toplanamıyorsa üzerlerine kireç örtülmesi lazım” dedi.
Akşener, özellikle çocuklara yönelik antibiyotik ve ateş düşürücü ilaçlarda da eksiklikler olduğunu ifade etti.
Kredi çekerek borçlanan ancak iş yerleri yıkılan vatandaşların endişeli olduklarını dile getiren Akşener, bu konuları iktidara ileteceklerini söyledi.
Muhalefetin halkın avukatlığını yaptığını, iktidarın ise hizmet etmekle yükümlü olduğunu dile getiren Akşener, “Bu görev gereği buradayız. O eksiklikler yerine getirilinceye kadar bunun takibini yapmaktır.” şeklinde konuştu.
‘EĞİTİMİN ERTELENMESİNE BİR ŞEY DEMİYORUM AMA…’
Depremden etkilenen 10 ilde okulların 1 Mart’a kadar tatil edilmesine değinen Akşener, “Bu bölgelerde eğitimin ertelenmesine bir şey demiyorum ama Türkiye genelinde eğitimin ertelenmesi doğru değil. Pandemi ile 2 sene kaybettik. Ben o dönemde de Türkiye’yi dolaştım. Tableti olmayan, interneti olmayan binlerce çocukla karşılaştım. Bu çocuklar 2 yılı diğer çocuklara göre geride geçirdikleri için şansları azaldı. Dolayısıyla uzaktan eğitime yeniden geçilecekse tüm internet yapısının eksik olan yerlerde tamamlanması ve her çocuğa tablet verilmesi gerekiyor” dedi.
‘ÇOCUKLARIN GELECEĞİ İLE OYNANMIŞ OLUR’
Deprem bölgesinde 285 bin üniversite öğrencisi olduğuna işaret eden Akşener, “Üniversiteler süresiz kapatıldı ve çocuklar KYK yurtlarından dışarı atılıyor. O çocuğun yurttan çıktıktan itibaren eve gidecek parası var mı? Eve gidene kadar yatacak yeri var mı? Bütün bunlar hesaplanmadan yaptım-oldu zihniyetiyle üniversitelerin uzun bir süreyle kapatılması kesinlikle yanlıştır. Kesinlikle bundan dönülmelidir. Burada okuyan 285 bin gencin istedikleri şehirlerde, okudukları bölümlerde tekrar eğitimlerine devam etmeleri gerekirken, diğer okulları kapatmak büyük yanlıştır. Zaten uzaktan eğitim üniversitelerde hiç doğru değildir. Bu çocukların geleceği ile oynanmış olur” ifadesini kullandı.
6 kişilik bir ailenin, bir yurt odasına yerleştirilmesi durumunda aile birliği ve mahremiyetinin ortadan kalkacağına vurgu yapan Akşener, “Kullanılmayan pek çok ev var. Devlet olarak kiralayın kardeşim. Pek çok otel sahibi, maliyetinden oda vermeye hazır. Bu insanları oralara yerleştirin” çağrısında bulundu.
‘YABANCILARA MÜLK SATIŞI YASAKLANSIN’
Ailesini kaybetmiş çocuklara sahip çıkılması yönündeki çağrısını tekrarlayan Akşener, şöyle devam etti:
“Son olarak bir ısrarım daha var. O da yabancılara mülk satışının yasaklanması. Bir dairinin fiyatı depremden önce 1.5 milyon. Bunu şimdi satmaya kalkışsan 500 bin liraya satıp gidecek. Bu hem ekonomik manada burayı çökertir hem de bu bölgenin geriye gitmesine sebep olur. Sizlerin satmasının yasaklanmasından bahsetmiyorum. Size gereken destek yapıldığında siz evinizi muhafaza edersiniz. Bir de mal mülk satılarak yabancılara nüfus cüzdanı veriyorlar. Birisinin 500 bin liradan buradan kaç daire toplayacağını düşünün. Demografimiz değişir.”