Almanya'da korkutan tablo

Avrupa'da İslamofobik ve ırkçı saldırıların en fazla artış gösterdiği ülkeler arasında yer alan Almanya'da yaşanan hak ihlalleri korkutuyor. Müslümanlara yönelik saldırılarda büyük artışın yaşandığı ülkede, Müslümanlar toplumun birçok kesimi tarafından ötekileştiriliyor. Fransa'da ise yabancı düşmanlığının en fazla artış gösterdiği ülkelerden birisi olarak ön plana çıkıyor.

Eklenme Tarihi: 24 Eyl 2016
4 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Almanya'da korkutan tablo

Almanya başta olmak üzere Avrupa'daki İslamofobik ve ırkçı saldırılardaki artış kaygı verici boyutlara ulaştı. Bunun yanında hükümet ve mahkemelerin aldığı kararlar da adeta ateşe benzin döktü. Fransa'da kadınların haşema giymesinin yasaklanması ve İsviçre'de Müslüman öğrencilere yargı kararıyla tokalaşma zorunluluğu getirilmesi ayrımcılığı körükledi. İşte Batı demokrasisinin karnesi: Almanya'da korkutan tablo Karar gazetesinin haberine göre, Avrupa'daki İslamofobik ve ırkçı saldırılarda Almanya açık ara önde görünüyor. Federal Polis'in açıklamasına göre, 2016'nın ilk altı ayında, her hafta en az bir camiye aşırı sağcılar tarafından saldırı düzenlendi. 2013 yılında 693 olan ırkçı saldırı sayısı 2015'te yüzde 87 artışla 1295'e yükseldi. Mültecilere karşı şiddet eylemleri 2015 yılında bir önceki yıla göre 4 kat artarak 1082'ye çıktı. 2015'te mültecilerin barındıkları merkezlere polis raporlarına geçen 1031 ırkçı saldırı gerçekleşti. 2016'nın ilk üç ayında ise vaka sayısı 347. Başörtülü kadınlara saldırı Münih'te 38 yaşındaki bir kişi, metroda, başörtülü 46 yaşındaki bir kadına ve 17 yaşındaki kızına önce peçeteler attı ardından ağır hakaretler etti. Müslümanlardan nefret ettiğini söyleyen saldırgan, kadınların üzerine yürümekle kalmadı, genç kıza bir de tokat arttı. Camiye çirkin saldırı Essen Bölgesi'nde faaliyet gösteren Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'ne (DİTİB) bağlı ve inşaatı devam eden Essen Merkez Yeni Camii'nin bahçe giriş kapısının her iki tarafına kimliği belirsiz kişiler tarafından domuz kafası asıldı. Müslümanlar iş başvurularında ötekileştiriliyor Almanya'da yapılan bir sosyal deneyde, iş başvurularında Türk ismi taşıyan adaylara ayrımcılık yapıldığı, aday bir de başörtüsü takıyorsa ayrımcılığın daha da arttığı sonucuna varıldı. Bonn kentindeki İstihdam Araştırmaları Enstitüsü'nün yayımladığı deneyde, Linz Üniversitesi'nden bir araştırmacı, Alman şirketlerine birbirinin aynı bin 500 özgeçmiş yolladı. Ancak özgeçmişlerin birinde Meryem Öztürk, diğerindeyse Sandra Bauer adı yer alıyordu. Sandra Bauer isimli özgeçmişe yüzde 18,8 oranında geri dönüş olurken, Meryem Öztürk isimli özgeçmişe yüzde 13,3 oranında geri dönüş yapıldı. Meryem Öztürk ismiyle beraber, başörtülü bir resmin kullanıldığı özgeçmişlerin görüşmeye çağırılma oranıysa yüzde 4,3'te kaldı. Terör örgütü PKK'ya propaganda serbest Söylemde İslamofobiye karşı duyarsızlığı eleştiren Almanya, PKK'nın Türkiye'yi hedef alan ırkçı eylemlerine de göz yumdu. 1993'te PKK'yı terörist örgütler listesine alan Almanya, PKK'yı en fazla taraftarı olan, en tehlikeli yabancı örgüt olarak değerlendiriyor. Buna rağmen Almanya'da PKK faaliyetlerini açıkça sürdürüyor. Terör örgütüne ait bir gazete, 20 Eylül tarihli sayısında, 'AKP'liler hedefimiz' manşeti ile çıktı ve Alman makamlarından hiçbir tepki görmedi. En son 3 Eylül 2016'da düzenlenen gösteride Öcalan posterleri ve PKK bayrakları (yasak olmasına rağmen) yer aldı.

Almanya'da korkutan tablo
Almanya'da korkutan tablo

Almanya'nın ihlal karnesi Uluslararası Hak İhlalleri İzleme Merkezi'nin (UHİM) haziran ayında yayınladığı 'Geçmişten Bugüne Almanya İhlal Karnesi Raporu'na göre ülkede 21 yılda işlenen ırkçı cinayetleri devlet adi suç kapsamında gördü. Federal Kriminal Dairesi'nin 2013 verilerine göre hazırlanan raporda, 1990-2011 yılları arasında işlenen ırkçı cinayetlerin sayısı 746. Ayrıca her yıl 10 bin civarında ırkçı/İslamofobik suç işleniyor. Fransa: Yasaklar ülkesi Fransa'da plajlarda Müslüman kadınların haşema giymesi yasaklandı. Cannes kentinde haşema giyen kadınlara para cezası kesildi. Haşemalı kadınlara herkesin içinde terörist muamelesi yapan polis, bazı kadınların üzerindeki kıyafetleri çıkarttırdı. Fransız düşünce kuruluşu Montaigne Enstitüsü için gerçekleştirilen son araştırmaya göre, ülkedeki Müslümanların yüzde 28'i 'radikal' olarak etiketlendi. Yüzde 28'lik grup, “Fransız Cumhuriyeti'nin değerlerine tamamen aykırı bir sistemle yaşayanlar” olarak gösterilerek ötekileştirildi. Aşırı sağcı Milli Cephe (FN) partisinin yetkilileri, araştırma sonuçlarını ırkçı söylemlerine dayanak yaptı. FN'den yapılan açıklamada, “Bu kadar Müslüman değerlerimize karşıyken bizden hâlâ beraber yaşamamız isteniyor” açıklamasında bulundu. Fransa İslam Dini Konseyi Başkanı Anouar Kbibech ise yüzde 28 rakamına “kesinlikle gerçeği yansıtmıyor” sözleri ile tepki gösterdi. Montaigne Enstitüsü, “Fransa İslamı” oluşturulması için bir dizi öneride bulundu. Bunlar arasında, Müslümanların ibadet mekanlarının finansmanı için helal ürünlere vergi uygulanması, kurban kesenlerin maaşa bağlanması, Yahudilerde olduğu gibi Müslümanlar için bir 'Fransa Büyük İmamı' seçilmesi de yer alıyor. Yabancı düşmanlığı yükseliyor 8'i Türk 10 kişiyi öldüren aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı terör örgütü davasında üç yıl geride kalmasına rağmen NSU cinayetlerindeki sis perdesi hala aralanamadı. Almanya tarihinde 2. Dünya Savaşı'ndan sonra en büyük ırkçı terör faaliyeti olarak tanımlanan NSU davasına Alman medyası sessiz kaldı. Alman istihbarat görevlilerinin önceden haberdar olmalarına rağmen cinayetleri önlemediği ortaya çıktı. NSU terör örgütü içinde en az 20 kişinin Alman istihbaratına çalıştığı, içlerinden birinin de Berlin Eyalet Emniyet Müdürlüğü'nde görevli olduğu tespit edildi. Dava başladıktan sadece birkaç gün sonra istihbaratta yüzlerce belge ve bilgi imha edildi. 2013 yılından bu yana 300 duruşma yapılmasına rağmen hiçbir ilerleme kaydedilemeyen davanın 2017 Eylül ayından önce bitmesi beklenmiyor.