Koronavirüs sebebiyle arife gününden bayramın sonuna kadar tüm Türkiye’de sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak.
Hasbihal Programında kesinleşen bayram kısıtlamasını değerlendiren Alparslan Hoca, yasağın arkasında başka hedeflerin olduğuna ve virüs bahanesi ile bu sürecin bilerek uzatıldığına değindi.
Alparslan Hocanın açıklamasında dikkat çeken kısımlar:
Bu İslam'a İhanettir
Yani ben geçen cuma hasbihal programında söylemiştim virüs bahanesi ile bunu yapabilirler eğer yaparlarsa bu İslam'a ihanettir, Müslümanlara ihanettir. Mesele virüs değil, kimse kimseyi kandırmasın.
Bu Bir Proje
Amerikalı bir doktor profesör diyor ki; dünyada kimse virüsten ölmedi, hepsi yalan. Ayrıca dünya sağlık örgütünde alınan istatistiklere göre yılda 700 bin civarında insan, bu da bilinen belki de bir milyondur, normal gripten ölüyor. Koronadan ölen insan daha onun yarısı kadar. Bu kadar abartı nedendir?
20 sene evvelki kitapta bu yazıyor. 2005 yılında Türkçeye tercüme edilen Kehanetler adlı kitapta 2020 yılında virüsün çıkacağı ve insanların maske takacağı yazılı. Bu işin proje olduğu meydanda.
Beş sene evvel Bill Gates çıkıp konferans salonunda virüs çıkabilir deyip şimdiki Covid 19 virüsünün fotoğrafını gösterdi. İnternette var, bakabilirsiniz. Geçen açıklama yaptı 7 milyar aşıya ihtiyacımız var diyor. Aşı satacaklar ve kim bilir bu aşıları da neler sokacaklar içine? Bu aşılara da güvenilmez.
Baskı Süreci Devam Etsin İsteniyor
Yani 5 sene evvel Bill Gates bunu nereden biliyordu, o kitabın yazarı bunu 20 sene evvel nereden biliyordu? Gaybı Allah bildiğine göre demek ki bu bir proje. Bunu anlamak bu kadar zor mu? Aslında bunun bir proje olduğunu bütün devletler biliyor ama işlerine geliyor, kullanıyorlar. Madem ki böyle bir proje yapmış büyük devletler biz de bunu kullanalım. Ne yapalım? Zaten herkesi susturmak istemiyor muyduk? Zaten demokrasiyi istemiyoruz, herkesin susmasını istiyoruz. İşte bunu kullanalım, herkesi susturalım. Bir araya gelmek yasak, şu yasak, bu yasak, basın açıklaması yasak, konferans yasak, cami yasak, teravih yasak, Cuma yasak işte fırsat bulduk bunu değerlendirelim. Adam korona değil ama korona bölümünü alınıyor. Benim akrabamın da başına geldi. Korona değil adam, hasta. Eli kırık diye hastaneye gitti. Durumu kötüydü. Yaşlı belki ölür diye koronaya aldılar. ölseydi Korona diyeceklerdi. Ölmedi, şimdi evinde. Koronaya aldılar, test yaptılar. Test bir günde çıkar. Bir haftada çıkmadı. Sonra da tamam, pozitif çıkmadı gidebilirsin dediler. Ölseydi pozitif, koronadan öldü derlerdi. Olur biterdi. Böyle bir durum var. Koronadan ölmeyenler koronadan olan ölmüş gibi gösteriliyor, neden? Ölü sayısı artırmaya çalışılıyor, neden? Çünkü bu baskı sürecinin devam etmesi buna bağlı. Tıpkı olağanüstü hali uzatabilmek için sürekli fetö operasyonlarının olması gibi. Hiç mi bitmez fetö operasyonları! Çünkü olağanüstü hali sürdürmek istiyorlar. Olağanüstü halin sürmesi için operasyonların sürmesi lazım. Her gün 3 kişi 5 kişi devam ediyor operasyon sürekli. Şimdi onun gibi her gün 20-30 kişi ölüyor koronadan.
Amerika Ve Avrupa Normalleşti, Türkiye’de Durum Başka
Amerika'da 90 bin kişiyi geçti ölen haftalar evvel her şey normale geldi. Avrupa'da da öyle. İtalya’da, İspanya'da 35-40 bin kişi öldü. Birçok konuda hayatı normalleştirdiler, Almanya'da okullar bile açıldı. Avrupa'daki ölü sayısı buradan çok daha fazla. Onlar hayatı normalleştirdi, camilerde açık, kiliseler de açık ne zamandan beri. Bunların derdi başka.
Asıl karar vericiler görünmüyor, onlar kendini göstermezler
Yani Cumhurbaşkanı böyle bir insan mı ki? Ben de onu diyorum zaten. Tokmak kimin elinde diyorum. Ben de onu söylüyorum. Yani davul onların sırtında da tokmak kimin elinde? Başkaları davul çalıyor, onları da orada tutuyorlar, onlar karar vermiş gibi görünsün ve asıl karar vericiler suçlanmasın. Asıl karar vericiler görünmüyor. Onl
ar kendini göstermezler. Türkiye'deki gerçek güç, dediğini yaptırdıktan gerçek güç kendini göstermez. Çünkü başarısızlıklar, yapılan zulümler onlara mal edilir. İnsanlar onlardan nefret eder. En çok korktukları nokta bu. Ortaya çıkmak. O yüzden onları ortaya çıkartın, en büyük korkuları odur.
19 Mayıs’ı Canlandırmaya Çalışan Güçler Ramazan Bayramı'nda da Bunu Yapacaklar Mı?
Bugün 19 Mayıs. 19 Mayıs'ı canlandırmaya çalışan güçler; tüm Adana'da konvoy halinde polis ekipleri şarkılar, türküler eşliğinde, Türkiye'm şarkılarıyla, İzmir marşlarıyla gezdiler. Bizim evin ordan da konvoy halinde, geçtiler. Motorize birlikler, taksiler vs., (onlar bunu yapıyorlar, aferin davalarına sahip çıkıyorlar, ben onlara bir şey söylemiyorum). Müslümanlar da adam olsaydılar da Ramazan’a sahip çıksaydılar. 19 Mayıs bayramında böyle tüm Adana'yı gezen ekipler Ramazan Bayramı'nda da bunu yapacaklar mı? Sokağa çıkma yasağı ilan ediyorlar, acaba yapacaklar mı? Göreceğiz. 19 Mayıs'ta bunu yaptıran güçler büyük ihtimalle Ramazan Bayramı'nda bayramımızın tebrik edilmesi için böyle bir faaliyet yaptırmayacaklardır. Zaten Bayramı bu yüzden iptal ettiler. Ramazan Ramazan’a benzemedi, Bayram da Bayram’a benzemesin. Adamlar intikam alıyorlar. 28 Şubat devam ediyor.
