Alparslan Hoca İstanbul'a gidiyor!
Alparslan Hoca, yapmadığı bir konuşmadan dolayı yargılandığı davada art arda alınan skandal kararlar gereği bugün İstanbul’a gidiyor! 16 Şubat’ta görülen 4’üncü duruşmasında Adana Adli Tıp Kurumu’nun mahkemeye sunduğu; “Grup Başkanlığımızda ses kaydı örneği alınamadığı…” gerekçeli belge sebebiyle Alparslan Hoca’nın İstanbul Adli Tıp Kurumuna giderek ses kaydı vermesi yönündeki karar onanmıştı.
Skandallar Zinciri Oluşturan Davada Neler Yaşandı?
Alparslan Kuytul Hoca hakkında, başkasının yaptığı “Atatürk’e hakaret” içerikli konuşmadan dolayı 9 Aralık 2019’da skandal bir mahkeme açılmış, hakim videoda konuşan kişinin Alparslan Hoca olup olmadığını anlayamadığı gerekçesiyle görüntü ve ses kaydını Ankara Adli Tıp Kurumuna göndermişti.
Adli Tıp, Ankara'da görüntüleri inceleyecek bir birim olmadığı gerekçesiyle kayıtları 23 Eylül 2020’de İstanbul'a gönderdi. İstanbul’dan gelen raporun sonucu, duyanlara akıl tutulması yaşatacak cinstendi! Alparslan Hoca ile video kaydında konuşan kişinin yüz yapılarının tamamen farklı olduğu ancak ses kaydının yeniden incelenmesi gerektiği bildirildi.
Alparslan
Hoca'nın skandallarla dolu mahkemesinden yeni bir utanç: Adli tıp raporu kabul edildi!
Skandal Mahkemenin Son Duruşmasındaki Utanç Dolu Karar!
Skandallar zinciriyle devam eden mahkemenin son duruşması olan 4’üncü duruşmada savcı, “Dosyada somut, şüpheden uzak ve kesin bir delil bulunamaması sebebiyle...” ifadesini öne sürdü. Böyle bir durumda, 'Şüpheden, sanık yararlanır' ilkesi görülüp 'Dosyada yeterli delil olmadığından' beraat kararı verilmesi gerekirdi ancak durum bunun tam aksi yöndeydi.
"Yeniden delil toplanması gerekliliği…” ile beyanını tamamlayan savcının ardından savunma yapan Alparslan Hoca’nın avukatı ısrarla; Dosyada yeterli delil olmamasının yalnızca beraat gerekçesi olabileceğini, bu durumda müvekkili hakkında verilecek tek kararın beraat olduğunu belirtti. Ancak hakim, dosyayı ses analizi için tekrar bilirkişiye gönderme kararı vererek hukuk tarihine kara bir imza attı!
Mahkeme heyeti dosyayı, bu defa ses kayıt örneği alınması için Adana Adli Tıp Kurumuna gönderdi. Ancak Adana'da ses kayıt örneği almanın mümkün olmadığının (!) anlaşılması halinde, Alparslan Hoca'nın İstanbul'a gönderilmesi yönünde ara karar verilmişti.
Adli Tıp Kurumu Adana Grup Başkanlığından gelen yanıt da tarihe geçecek cinstendi! Adana’da ses kayıt örneği alınamıyordu!
Alparslan Hoca: “Adli tıbbı da, mahkemeyi de rezil ettiniz!”
Ardı arkasına yaşanan hukuk garabeti sonucu Alparslan Hoca, gelişmeleri, “Rezalet!” olarak değerlendirdi. “ Devlet konuşanın kim olduğunu çok iyi biliyor” diyen Alparslan Hoca;
“Atatürk'e hakaret iddiasıyla açılan dava, her seferinde farklı bir aşamaya geçiyor. Yine aynı dava, aynı dosya... Benim yapmadığım, başkasının yaptığı bir konuşmadan ötürü ben mahkemedeyim. Bu bir skandal! Tam Vine’lık! Tam bir rezalet! Tam bir skandal! ‘Acaba Adana Adli Tıp da elektrik var mı?’ diye merak ediyor insan! Acaba Adana Adli Tıp, çölde mi? Afrika da mı? Telefonla bile ses kaydı yapılıyor. Utanın! Bu kadar olmaz! adli tıp kurumunu da rezil ettiniz, mahkemeyi de rezil ettiniz. Bu ne rezalettir! Bu dosya tarihe geçiyor. Bir gün devran değişirse, bu işin içinde kimler varsa; hâkiminden, savcısından, emniyet görevlisine kadar hepsi bunun hesabını mahkemede verecek.” İfadelerini kullandı.
Alparslan Hoca: “Adli Tıp’ı da, mahkemeyi de rezil ettiniz!”
