Alparslan Hoca'nın Beraatini Duyuran Brandadan Kimler Rahatsız?
Alparslan Kuytul Hoca'nın, "Terör propagandası yapmak" suçlamasıyla yargılandığı 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nden 3 Kasım Salı günü beraat alması sonrası, destekçileri tarafından hazırlanan "Terör İftirası Çöktü! Alparslan Kuytul Hocaefendi Beraat Etti!" yazılı branda, Abidin Paşa Caddesi'nde bulunan Furkan Nesli Dergisi binasına asıldı.
Bunun üzerine Alparslan Hoca Twitter hesabından açıklamalarda bulundu.
Cadde üzerine asılan brandanın, daha önceki konuşmalarında da defalarca "Siyah gözlüklüler" olarak bahsettiği derin güçler tarafından verilen talimat doğrultusunda indirilmek istendiğini belirten Alparslan Hoca:
"Furkan Nesli Dergisi binası ile karşı binaya, komşudan da izin alarak asılı branda için yarım saat önce izin veren şahıs yarım saat sonra gözü korkutulmuş bir halde brandanın sökülmesini istedi.
'Neden?' diye sorduklarında tehdit aldığı apaçık belli bir şekilde 'Bunu sormayın, lütfen sökelim' demiş, kimlerin tehdit edeceğini tahmin edebilirsiniz...
'Kimlerin tehdit ettiği açık!'
Bugüne kadar düğün salonlarını, TV kanallarını kimler tehdit ettiyse ve beni susturmak için kimler hapse attırdıysa bu şahsı da aynı kişilerin tehdit ettiği açıktır.
Sonra arkadaşlar aynı brandayı yola paralel bir şekilde bulundukları binanın duvarına asmışlar. Yola paralel asıldığı için çok az kişinin göreceğini tahmin edersiniz. Buna rağmen aynı güçler Adana Büyükşehir Belediye Zabıtasını göndermiş ve zabıta görevlileri hiçbir hakları olmadığı halde ve yalan bir gerekçe ile bu binaya asılan brandanın sözde kent estetiğini bozduğunu söyleyerek kaldırılmasını istediler.
'Adana Büyükşehir Belediye zabıtası kimden emir alıyor?'
Anlaşıldığı kadarıyla siyah gözlüklüler (derin devlet) emniyet içindeki bazı adamlarına, onlar da Büyükşehir Belediyesi Zabıtasına söylemekte ve asıl failler kendini gizlemektedir.
Partiler, istedikleri yerlere, kavşaklara bile branda astıkları halde, belli günlerde belediyeler ve hükümete yakın STK, kurum ve kuruluşlar her türlü etkinliklerini istedikleri gibi duyurabildikleri halde bizim tek bir brandamıza yapılan bu kanuna aykırı ve hukuksuz muamele Türkiye’nin getirildiği hali gözler önüne sermektedir.
'Beraat kararımı hazmedemediler!'
Ayrıca bu brandayı bu şekilde asmak yasaksa tüm işyerlerinin tabelalarının da kaldırılması gerekmez mi?
O halde sorun brandadan değil brandada yazan beraat kararından kaynaklanmaktadır.
Kendi binalarının duvarına ve yola paralel olarak astıkları halde beraatım hakkında hazırlanan tek bir brandayı dahi söktüren ve bizimle uğraşan güçlerin hakkımda verilen beraat kararının duyulmasını istemedikleri ve beraat kararını hazmedemedikleri apaçık ortadadır.
'Susan bir Türkiye istiyorlar!'
Ancak kendileri yalan ve iftiraları bütün güçleri ile duyurmuşlardı. Ne bize yapılan zulmü ne de aldığımız beraatı duyurmamıza tahammül edemiyorlar. Susan bir Türkiye istiyorlar. Çünkü herkesin sustuğu bir ülkede keyfi muamelede bulunabileceklerdir.
Anlaşıldığı kadarıyla brandanın kaldırılmak istenmesi ve beraat kararının duyulmasının engellenmek istenmesi;
1) 6-7 yıldır yalan ve iftira ile bize zulmedenlerin yalan ve iftiralarının ortaya çıkmasını engellemek
2) Yalan ve iftiralarına devam edebilmek ve bu şekilde insanları bizden uzaklaştırabilmek içindir. Sanki beraat almamışız gibi algı operasyonu yapmaya devam edeceklerinden tüm arkadaşlarımız bu beraatı tüm güçleriyle duyurmalı ve onların oyununu bozmalı
Tevhid mücadelemiz, Allah’ın dünyasında Allah’ın dediği olana kadar devam edecektir. Kafirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır" ifadelerini kullandı.