Alparslan Hoca: CHP, Fikri Sağlar gibilerle arasına mesafe koymalı!

Alparslan Hoca, katıldığı internet programında CHP’li Fikri Sağlar’ın başörtülü hâkimlere yönelik çıkışına tepki gösterdi. Alparslan Hoca: “CHP’ye tavsiyem bu fikirdeki insanlarla aralarına mesafe koymalıdır” ifadelerini kullandı. Öte yandan Cumhurbaşkanı’nın CHP’li başörtülü vekillere de “Vitrin mankeni” ifadeleri için “Siyaseten örtündüklerini iddia ettiklerinin kalbini biliyor?” dedi.

Eklenme Tarihi: 03 Oca 2021
5 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Alparslan Hoca: CHP, Fikri Sağlar gibilerle arasına mesafe koymalı!

Bu Bakış, Bakış Değil!

Alparslan Kuytul Hoca, Furkan TV kanalının internet üzerinden yayınlanan “Gündeme İslami Bakış” adlı programında, CHP’li eski Milletvekili Fikri Sağlar’ın; “Karşımda türbanlı hâkim gördüğüm zaman adaletin uygulanacağına dair şüphelerim oluşuyor” ifadelerini eleştirerek:

“Gördüğüm kadarıyla CHP bu gibi insanlarla arasına mesafe koymaya çalışıyor. Çünkü bu tür insanların böylesi konuşmaları yüzünden CHP, toplumda dine karşı çok önyargılı hatta bir kısım insanların gözünde dinsiz olarak kabul ediliyor. Din düşmanı gibi görenler de var. CHP bu algıyı kırmaya çalışıyor. Fikri Sağlar’ın bu konuşması bence CHP'nin muhaliflerinin işine gelir. ‘İşte CHP zihniyeti bu!’ denmesine sebep olur.

‘Şu anda Türkiye’de Hâkime Hanımlar ve Hâkim Beyler Özgür Değil!’

Fikri Sağlar ve onun gibilere ben şunu söyleyebilirim. O zaman ben de mahkemede açık bir hâkim gördüğümde, onun adaleti yerine getireceğinden kuşkum var, diyeyim. Bu sözü söylemek bir tek onun hakkı mı? O zaman ben de böyle söyleyeyim. Hâkim başörtülü olunca Fikri Sağlar’ın aleyhinde mi karar verecek? Kanun var. O hâkim yanlış bir karar verse bile üst mahkeme var. Biz neden bugüne kadar böyle bir laf etmedik. Ben başı açık bir hâkim gördüğümde aleyhimde karar vereceğinden endişeleniyorum, demedim çünkü buna göre değil, başındaki örtüye göre değil. Hâkim ya talimata göre karar veriyor- maalesef- ya kanuna göre ya da vicdanına göre karar veriyor; başındaki örtüye göre karar vermiyor. Talimat yoksa kanun da doğruysa ben bu hâkimin başı açık, benim aleyhimde karar verecektir, diye düşünmüyorum.

‘Bu anlayış hala başörtüsü düşmanlığı olduğunu gösterir!’

Fikri Sağlar neden başı kapalıdan korkuyor? Ben başı açık olandan korkmuyorum, talimat gelmiş olmasından korkuyorum. Fikri Sağlar neden başı kapalıdan korkuyor? Bu anlayış hâlâ başörtüsü düşmanlığının devam ettiğini gösteriyor. CHP’nin şu anda başındaki kadro, idareci kadro benim görebildiğim kadarıyla aslında bu anlayışı kırmaya çalışıyor. Ama bu eski milletvekilleri CHP'nin herhalde bu yeni stratejisini anlayamamışlar, hâlâ böyle konuşuyorlar.

CHP bunlarla kendi arasında mesafe koymalı, bizi temsil etmiyor, demeli. Kendi şahsi görüşüdür, demeli ve tepkisini göstermeli yoksa bu gibi konuşmalar yüzünden CHP bu algıyı kıramaz. Gene eskisi gibi düşünmeye devam edilecektir. CHP buna benzer durumlarda sessiz kalmamalı. Mesela hatırlıyorum birkaç sene önceydi, bir kadın CHP milletvekili, parlamentoda “Biz Allah'tan korkmuyoruz, hukuktan korkuyoruz.” dedi. CHP'den buna tepki gelmedi. Böyle şeyler çoğaldıkça millette “CHP eski CHP” anlayışı yayılır ve hiçbir zaman da oyları artmaz. Bunlarla kendi aralarına mesafe koymalılar. Gerçekten onlar gibi düşünmüyorlarsa bunu açıklamalılar, bu onlar üzerine bir vecibedir.

Şu anda Türkiye'nin geldiği nokta meydandadır. Türkiye'de başı açık hâkim de özgür değil, başı kapalı hâkim de özür değil. Hâkime hanımlar özgür değil, hâkim beyler özgür değil bunu herkes biliyor. Bunun baş açıklıkla, kapalılıkla alâkası yok. Talimat gelmemişse vicdanı ile karar verecekse başı ha açık ha kapalı. Başına örtüyü takınca vicdanı mı gidiyor? Başörtüsü Allah'ın emridir, Allah'ın emrine uyan bir insan sana haksızlık yapar mı? Ama talimat gelmişse, korkmuşsa onu bilmem, yapabilir. O, herkes için geçerli ama erkek, kadın başı açık veya kapalı. O zaman o böyle söylerse biz de başı açık hâkimler istemiyoruz, diyelim. Başı açık hâkim görünce adaletli davranmayacak diye düşünüyoruz, diyelim. Mesela benim mahkemelerinden bir tanesinde başı açık bir hâkime hanım tek celsede beraat verdi. Ben öyle düşünmedim zaten. Bu hâkime hanım başı açık bir insandır, beni sevmiyordur, mutlaka aleyhine hüküm verir falan diye düşünmedim. Gerçekten aklıma bile gelmedi. Bu bakış, bakış değil” cümlelerini kaydetti.

Alparslan Hoca, CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Fikri Sağlar’ın düşüncesine katılmadığı ve yapılan bu ayrımcılığı kabul etmediğini ifadelerine yönelik de: “Doğru olan budur, gereken tepkiyi vermiş” yorumunda bulundu.

“Demagojiden başka bir şey değil!”

Öte yandan, Cumhurbaşkanının, konuyu eleştirirken Kılıçdaroğluna; “Oy almak için başörtülü birkaç kişiyi yanına vitrin mankeni gibi getirip koyuyorsun” ifadesine yönelik şu açıklamalarda bulundu:

CHP aslında başörtüsüne karşı ılımlı olduğunu göstermek istiyor ama bunu ‘Kadınlar sadece siyaset gereği başını örtüyorlar’ demek için, kalplerini bilmek lazım. ‘O kadınları kastetmiyoruz da, işte CHP yönetimini kastediyoruz. Onlar bu kadınları sırf kendilerini İslam'a saygısını göstermek için kullanıyorlar’ demek istiyorlarsa, vallahi bunu bütün partiler yapıyor. CHP bunu o niyetle mi getirdi, kalbini bilemem ama bunu, bu gibi şeyleri bütün partiler yapıyor. İcabında bir cemaatten bir milletvekili adayı gösteriyor kendisi de. Onları temsil ediyor, büyük camiayı temsilen bir veya birkaç tane aday gösteriyor, neden? Diyelim ki doğudaki büyük bir aşiretten adayı gösteriyor, adamın hiçbir özelliği yok, aşiretten olmanın dışında. Aşiret reisi, aşiret reisin oğlu, kızı neyse bir akrabası olmanın dışında hiçbir özelliği olmayan adam, hayatında 10 tane kitap okumayan adam milletvekili oluyor. Bunlar neden aday gösteriliyor?

Bir tek başörtülü, başörtüsüz meselesi değil; bütün partiler aslında bir kesimden daha doğrusu tüm kesimlerden oy alabilmek için böyle farklı kesimlerden adaylar gösteriyor. Bunu bütün partiler yapıyor, inkâr etmenin bir âlemi var mı? AKP bunu yapmıyor mu? Kendilerinden olunca Allah korkusuyla örtünüyor, karşı partiden olunca siyaseten örtülüyor(!) Kendileri böyle birini aday gösterince ya da mecliste üye yapınca samimi oluyorlar, başka bir parti böyle bir şey yapınca onlar riyakâr oluyor, oy almak için bunu yapıyorlar falan… Bütün bu konuşmaların hepsi demagojiden başka bir şey değil, sadece siyaset gereği yapılan konuşmalardır. Bunu bütün partiler yapmaktadır, o zaman kendi partilerine de baksınlar. Kendi partilerinde de böyle birçok insan var, aynı şey kendileri için de söz konusu olabilir.

‘Efendim, işte biz zaten dindar insanlarız’ falan... Dindar olanlar olabilir onların da içinde, olabilir ama bu iş siyaseten yapılıyor dinin gereği olarak değil. Siyaseten yapıldığını herkes biliyor. CHP ile AKP bu konuda aynı kefeye konulabilir mi? Belki aynı kefeye konulamayabilir. Ama sonuçta her partide buna benzer durumlar olduğu da bir gerçektir. O halde böyle birbirine laf atmaya gerek yoktur. Ben bu tür konuşmaları doğru görmüyorum.”