Furkan Vakfı Kurucu Başkanı Alparslan Kuytul Hoca, Covid-19 aşısı ve PCR Testi yaptırmak istemeyen öğrencilerin üniversitelerde derslere alınmayarak eğitim haklarından mahrum edilmeleri üzerine açıklamada bulundu. Bazı üniversitelerin dayatmaları geri çektiğini söyleyen Alparslan Hoca, baskılara devam eden okullarda derslerine giremeyen öğrencilere mücadelelerine devam etmelerini tavsiye ederek şu ifadeleri kaydetti:
‘Bazı Üniversiteler Bu Dayatmaları Kaldırmış’
“Çukurova Üniversitesi’nin aşı ve PCR dayatmasından sonra arkadaşlara “Her üniversite böyle yapıyor mu?” diye sordum. Araştırdılar ve yirmi beş, yirmi altı kadar üniversitenin bunu kaldırdığını tespit ettiler. İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, Yalova Üniversitesi, Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi, İTÜ, İstanbul Üniversitesi, İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi, Afyon Üniversitesi, Kocatepe Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Düzce Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Aksaray Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi, İnönü Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Alparslan Türkeş Üniversitesi…
Eskişehir Valiliği, Eskişehir’de bulunan Anadolu Üniversitesi, Osmangazi Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi’ndeki uygulamayı kaldırmış, hepsi serbest bırakmış. Şanlıurfa Valiliği de Harran Üniversitesi’ndekini kaldırmış. Bir de Konya Selçuk Üniversitesi, Nişantaşı Üniversitesi ve Sütçü imam Üniversitesi de uygulamayı kaldırmışlar. Üniversitelerin bir kısmı baştan beri bu dayatmayı hiç uygulamamış bir kısmı da herhâlde biraz mücadele edince, talebeler bu durumdan rahatsız olunca bu zorunluluğu kaldırmışlar.
‘Hocaların Öğrencileri Derse Almaması Tamamen Hukuksuzdur!’
Dün, Çukurova Üniversitesi’nde okuyan talebeler ve bazı veliler ile avukatları gitti. Orada üniversitenin hukuk müşavirliğiyle görüşüldü. Hukuk müşavirliğinde bulunan avukatlar da aynen şunu söylüyorlar; ‘Hocaların talebeleri derse almaması, dersten çıkarması tamamen kanunsuzdur.’ Bunu kabul ediyorlar. Hatta benim kızımla birlikte bir iki avukat, kızımın okuluna, sınıfa girmişler. Bir bayan hoca ‘Ne oluyor?’ demiş. Onlar da ‘Bu okulun talebesidir, derse girme hakkına sahiptir.’ demişler. Hoca; ‘Bize senatodan talimat geldi. Biz ona uyuyoruz.’ demiş. Önce kızıma müsaade etmiş, dersten çıktıktan sonra teneffüste hoca ile avukatlar görüşmüş. Ben hocaları suçlamıyorum aslında bu iş rektörlükle alakalıdır. Avukatlar, hukuk müşavirliğindeki avukatlarla görüştüklerini, hukuk müşavirliğindeki avukatların; ‘Hocaların talebeleri derse almaması suçtur’ dediklerini söylemişler, hatta telefon açmışlar.
Hukuk müşavirliğindeki avukatlar telefon numaralarını vermişler ve demişler ki; ‘Eğer bir hoca talebeyi dersten çıkarırsa bize hemen telefon açın.’ Ondan dolayı bizim avukatlarımız da hemen aramış. Hocaya; ‘Bu öğrencilerin derse girmesini engelleyemezsiniz, bu şekilde bir davranışa hakkınız yok.’ demişler ve hoca da derse almış. Haftaya perşembe günü de rektörlükte bir toplantı olacağını söylemişler ve bu toplantıda bu uygulamanın kaldırılabileceği ifade edilmiş. Bu sebeple talebeler mücadelelerine devam etmelidir.
‘Öğrenciler Mücadelelerine Devam Etmelidir’
Üniversitedeki talebelerden bu aşıyı olmayanlar veya PCR testi yapmak istemeyenler bu mücadeleyi devam ettirmek zorundadır. Devam ettirirlerse bakın yaklaşık 27 üniversitede bu şart kaldırılmış. Çukurova Üniversitesi’nin bunlardan neyi farklı? İnsan aynı insan, virüs aynı virüs… Bu mücadele devam ettirilmelidir.
‘Adana Büyükşehir Belediyesi Lezzet Festivaline Gelenlere PCR Testini Şart Koştu Mu?’
Adana Büyükşehir Belediyesi, lezzet festivaline binlerce insan girdi, çıktı. Sen o festivale katılanlara PCR ve aşı şartı koştun mu? Hayır. Pazara kadar Rock Festivali var, galiba dün başladı ya da önceki gün, dört günlük. Sen bu Rock Festivaline girecek olanlara böyle bir şart koştun mu? Hayır. Balcalı Hastanesi’ne giden otobüsler ve bütün dolmuşlar, oradaki insanların hepsi üst üste, böyle bir şart var mı? Yok. Hiçbir yerde yok da üniversiteye girerken mi var?
‘Aşıya Zorlamak İstiyorlar’
Bugün haberlere baktım, yine diyorlar ki; ‘2’nci dozun tesiri kalmadı.’ Bakın, 1 doz, 2 doz yapmış olanlar şu anda aşısız gibi… ‘3. doz şartı getireceğiz.’ diyorlar. 3. dozun da tesiri üç gün sonra geçecek. Bu aşı, aşı değil, çocuk kandırmayın! Aşı dediğin bir ömür boyu gider. Kızamık aşısını bir defa yapıyoruz, çiçek aşısını hayatımızda bir defa çocukken yapıyoruz, ömür boyu bir daha yapmıyoruz. Aşı dediğin böyle olur. Üç ayda bir aşı mı yapılırmış? Bunun aşı olmadığı ortadadır. Bizzat bu işin profesörleri diyor ki; ‘2. doz yapmış olanlardan için aşısının tesiri bitmek üzere. 1. dozun tesiri zaten bitmiş. 2. dozu yaptırmış olanların tesiri bitti bitecek. 3. doz şart.’ Bu yarın 4 olacak, 5 olacak, böyle devam edeceği bellidir. O zaman ben bu aşıyı niye yapayım?