urkan Vakfı Kurucu Başkanı Alparslan Kuytul Hoca, enflasyon hesaplamalarının güven vermediğini ve hesaplamaların nasıl yapıldığını görmek istediğini belirterek Türkiye İstatistik Kurumunu ziyaret eden Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında; “Mekan bastı” diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun sözlerini değerlendirdi.
“Herkes biliyor ki Türkiye’deki enflasyon %21 değildir. O da bunu Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı olarak gidip sormak ve bu konuya dikkat çekmek istiyor. “İstatistik Kurumu gerçek bilgileri yayınlamıyor.” demek istiyor. Buna dikkat çekmek istiyor.Hem bilgileri vermeyin hem kapıyı üzerine kilitleyin. Ayıp ayıp!” ifadelerini kullanan Alparslan Hoca şu sözleri kaydetti:
‘Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanına Bilgi Vermeyecekseniz, Kime Vereceksiniz?’
“Mekân basmanın ne olduğu bellidir; bir mekâna gidilir ve orası darmadağın edilir. Yani öyle bir şey mi yaptı? Ben öyle bir şey duymadım. Bir ülkenin Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı, Türkiye İstatistik Kurumuna gidip bilgi almalıdır, alabilir, hakkıdır.
Bugünün Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı belki yarın Cumhurbaşkanı olacak, belki bakan olacak. Her neyse. Onun da bilmeye hakkı var. Ona dahi bilgi verilmeyecekse, kime bilgi verilecek. Tüm Türkiye biliyor ki, Türkiye İstatistik Kurumunun verileri yalandır. Herkes biliyor ki Türkiye’deki enflasyon %21 değildir. O da bunu Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı olarak gidip sormak ve bu konuya dikkat çekmek istiyor. “İstatistik Kurumu gerçek bilgileri yayınlamıyor.” demek istiyor. Buna dikkat çekmek istiyor. Gittiği zaman, ona bilgilerin verilmesi gerekirdi. Hem bilgileri vermeyin hem kapıyı üzerine kilitleyin. Ayıp ayıp! Yani Cumhurbaşkanından sonra sıralamada Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı gelir. Ona bilgi verilemeyecekse, kime verilecek?
Biz CHP’li değiliz ama işin bir adabı var değil mi? Ana Muhalefet Partisine bilgi vermeyecekseniz, kime vereceksiniz? Doğru bilgileri veremezler. Çünkü gerçek enflasyon %40-%50 deseler, o da çıkıp dışarıda bunu söyleyiverse, kıyamet kopacak. O yüzden içeri hiç almıyorlar. Bu, saygısızlıktır.
‘İkinci Bir Ayıp Daha İşlemeyin’
Herhangi bir insan bile içeriye girebiliyor ama Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı giremiyor. Ondan sonra da Bakan bunu, mekân basma olarak değerlendiriyor. Mekân basma işini mafyalar yapar. Ortalığı dağıtır. Ben, öyle bir şey duymadım. Gitti orayı bastı. Mesela, ne yaptı? Adam mı öldürdü, adam mı dövdü, ortalığı mı dağıttı? Ne yaptı da mekân basma olarak değerlendirdiniz? Mekân basma diye bir şey olmadığı açıkça ortadadır. Kapısında bilgi veriliyor ve Türkiye’nin dikkati oraya çekilmek isteniyor. Hepsi bu.
Yani buna hakkı yok mu? Niye mesela bazen, İsrail’in zulmü arttığı zamanlarda, İsrail Büyükelçiliğinin önüne gidilip, siyah çelenk bırakılabiliyor. Bu, mekân basma olarak değerlendirilmiyor da buna gelince neden mekân basma olarak değerlendiriyor? Ben, ortada mekân basma görmüyorum. Hani oraya girse, ortalığı darmadağın etseydi, haklı. Tâbi ki böyle bir şey kabul edilemez ama böyle bir şey yok ki. Siz, bir kere onu içeriye almamakla ayıp ettiniz. Yani bir de şimdi mekân basma olarak değerlendirerek, ikinci bir ayıp daha işlemeyin. “
Alparslan Hoca'dan Kılıçdaroğlu'na "Helalleşme" Konusunda
Tavsiye!
