Alparslan Kuytul Hoca'dan O Çok Konuşulan İddiaya Cevap!

22 ay tutuklu kaldıktan sonra geçen hafta tahliye edilen Alparslan Kuytul Hoca, katıldığı canlı programda kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.

Eklenme Tarihi: 10 Ara 2019
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Alparslan Kuytul Hoca'dan O Çok Konuşulan İddiaya Cevap!

Alparslan Kuytul Hoca, tutukluluğunun ardından telefon görüşmesi ile katıldığı Bidebunuizle programında Yavuz Oğhan’ın sorularını cevapladı.

2014 yılından beri düzenlediği konferans ve programların engellenmeye çalışıldığını belirten Alparslan Hoca, “Ben İslam’ı ve tevhidi anlatıyorum. Allah’tan başka ilah yoktur diyorum, kula kulluk yapmayın diyorum. Bizden değil ama tevhidin bu yorumundan rahatsız oldular” ifadelerini kullandı.

Mazlumları savunduğu için iki yıla yakın bir süre boyunca cezaevinde tutulan Alparslan Hoca Yavuz Oğhan'ın, "bir buçuk seneyi aşan bir cezaevi süreciniz var. Bir ara kısa süreli bir tahliye ve sonra yeniden cezaevi. Size yönelik suçlama 'nitelikli dolandırıcılık ve suç örgütü kurmak'. Bunlardan yargılanıyorsunuz. Nedir bu, hukuki sürece ilişkin söyleyeceğiniz bir şey var mı? Özellikle davalar açılmadan önceki en çok konuşulan 14 temmuz ile 15 temmuz öncesinde, siz "Erdoğan'ın kalemi kırıldı" derken neyi kastettiniz? sorusuna yönelik şu şekilde cevap verdi :

"Aslında ondan önce başlamıştı. Bizim konferanslarımız 2014'ün Mayıs'ından itibaren engellenmeye başlamıştı. Asıl mesele o sözüm değil yani. "Erdoğan'ın kalemi kırılmıştır" sözünden ziyade aslında daha öncesinde yapılan o büyük projenin bir parçası olarak İslami faaliyetleri biraz daha engelleme daha küçültme operasyonu aslında planlanmıştı. Bizim konferansımız 2014'ten itibaren engellenmeye başlanmıştı asıl mesele bu. Erdoğan'ın kalemi kırılmıştır meselesi daha sonraki bir konu aslında bir siyasi analiz den ibaret. Yani onun kalemini kıran ben değilim. Ne öyle bir gücüm var ne de öyle bir düşmanlığım var.

Sunucunun, "bu ifadeleri 14 Temmuz'da mı söylediniz?" sorusu üzerine Alparslan Hoca:

"Hayır bu daha önce ki konuşmadır. Yani daha doğrusu şöyle söyleyeyim. Erdoğan'ın kaleminin kırıldığını zannedersem 5-6 defa söylemiştim. Onların tarihlerini de şuan hepsini hatırlamıyorum ama o yılın başından itibaren yani Ocak ve Şubat'tan itibaren 15 Temmuz'a kadar. En son söylediğim 1 Temmuz'da, 14 Temmuz diye bir şey yok. O zaten tamamen yalan. Zaten 14 Temmuz'da bizim öyle bir sohbetimiz olmadı. Orada öyle bir program yapılmamıştı yani. Önce öyle bir laf ortaya attılar, o gerçek değildi.

Yani o Erdoğan'ın kalemi kırılmıştır sözü sadece şu, şu, şu olaylar bunu gösteriyor manasında bir siyasi analizdi sadece. Buna rağmen mahkemeye verdiler yinede. (Erdoğan'a hakaret davası). Ondan da ilk duruşmada beraat ettim.