Her geçen gün ortaya çıkan yeni belgelerle Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin suçsuzluğu bir kez daha ortaya konmuştur.
Bilindiği gibi önceki yıllarda iftiracı bazı haber kuruluşları(!), Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin 15 Temmuz darbe gecesinde söylemiş olduğu ‘bu darbe Müslümanların hayrına olsun’ ifadesini çarpıtarak ‘darbeye hayırlı olsun dedi’ algısını oluşturmuş ve videoların kırpılmış şeklini sosyal medyaya servis etmişlerdi.
BİMER’e Yapılan Şikayete VGM’den Gelen Cevap:
Karalama kampanyasından etkilenen bazı vatandaşların şikayetlerine VGM’den (Vakıflar Genel Müdürlüğü) gelen cevapta video kaydında suç teşkil eden hiçbir hususa rastlanmadığı ifade edilmiştir.
.jpg)
Gerek 15 Temmuz gecesi yaptığı ilk sözlü açıklamada, gerek darbeden üç saat sonra attığı ilk tweette, gerekse 21 Temmuz Perşembe günü darbe girişimine karşı yaptığı basın açıklamasında her türlü darbeyi kınamış ve internet ortamında kendisini “darbecilere destek veren birisi” gibi göstermek isteyenlere karşı gerekli cevabı vermiştir. Kendisine olay haber verildiğinde canlı yayında tefsir dersinde aynen şu şekilde açıklamada bulunmuştur:
Darbe gecesi yaptığı konuşmada;
“Ders esnasında, belki siz internetten takip etmişsinizdir, ben yeni haber aldım. Saat 10 civarında TSK ülke yönetimine el koymuş ve şu anda darbe yapılmış vaziyette. Bakın ne günlere geldik, darbe günlerine geldik. Şu anda Cumhurbaşkanı ve hükumet ne durumdadır bilemiyoruz. Genelkurmay böyle açıklama yaptığına göre demek ki onlar da (Cumhurbaşkanı ve hükumet) şu anda gözaltındandırlar. TRT’nin yayını kesilmiş ve açıklama yapılacakmış. Bu darbe ortamında yüz binlerce insan belki de içeri alınacak, belki biz de onlardan biri olacağız. Bundan sonra ne olacağı karanlık. Allah milletimizin başına kaldıramayacağı sorunları çıkarmasın. Bu darbenin İslami faaliyetlere darbe olmamasını ve İslami faaliyetlerin bundan olumlu etkilenmesine, İslami faaliyetlere darbe olmamasını ve Müslümanların hayrına olmasını vesile kılsın. Biz her ne kadar bu hükumeti tenkit ettiysek de darbeyle devrilmiş olmalarından memnun olmayız. Bu darbenin nereye gideceği belli olmaz. Allah suçsuz olanları korusun. Suçsuz olanların başına musibetleri getirmesin. Bakalım bundan sonra ne olacak. Şunu bilin, Allah Müslümanların İslami hareketin yardımcısıdır. Belki bazı zor günler geçirebiliriz. Ama sonra tekrar güneş doğacak, tekrar çok daha güçlü bir şekilde İslami hareket yoluna devam edecek. Herkes her şeye hazır olmalı. Ama sonunda tekrar güneş doğacak, buna emin olun. Hakkınızı helal edin.” demiştir.
Alparslan Hocaefendi’nin söylemiş olduğu bu sözler, 15 Temmuz gecesi saat 23.30 civarında canlı yayında yaptığı tefsir dersinden hemen sonra, kendisine verilen bilgiye göre söylemiş olduğu sözlerdir. O esnada henüz olay açıklık kazanmamış, TRT’nin yayını kesilmiş ve Cumhurbaşkanı’nın bile nerede olduğu bilinmemiş olmasına rağmen Alparslan Kuytul Hocaefendi, darbeye karşı tepkisini ilk anda koymuştur.
Tüm Türkiye, darbeyi TSK’nın emir-komuta silsilesi içinde gerçekleştirdiğini ve bütün ordunun işin içinde olduğunu zannetmekteydi. Alparslan Hocaefendi böyle olduğunu zannettiği halde yine de tüm orduyla karşı karşıya gelmeyi göze almış ve darbeden razı olmadığını o konuşmasında da ifade etmişti.
Buna rağmen iftiracı bazı haber kuruluşları, darbe girişimini kullanarak Alparslan Kuytul Hocaefendi’yi darbe yanlısı gibi göstermek ve zor durumda bırakmak istemişlerdir.
İlgili videonun kırpılmamış hali izlendiğinde Hocaefendi’nin yaptığı bu konuşmanın darbeyi destekleyecek nitelikte olmadığı, darbenin çok kimseye zarar vereceği, bundan sonra her türlü zulme hazır olmak gerektiğini ifade eder tarzda konuştuğu görülecektir.
Hocaefendi’nin yapmış olduğu konuşmalardan ve ortaya konulan yeni belgelerinden yola çıkarak Alparslan Kuytul Hocaefendi’ye “Darbeden medet umuyor” çıkarımını yapmak Alparslan Kuytul Hocaefendi’ye ve Furkan Vakfı’na büyük bir iftira atmaktır!
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin darbeye karşı olduğunun ve darbeleri yanlış bulduğunun bir başka delili de 21.072016 tarihinde yapmış olduğu ‘Darbe Karşıtı Mitingidir’.
İzlemek için tıklayınız:
Suçsuzluğunu ortaya koyan bu VGM raporları ve daha önce yayınlamış istihbarat raporlarına rağmen, Hocaefendi’nin hala ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçu ile tecrit zulmüne maruz bırakılması, yapılan hukuksuzluğu tam manası ile gözler önüne sermektedir.
