Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin 2 Yıl Önceki ABD ve Trump Analizleri

Alparslan Kuytul Hocaefendi 2 yıl önce 11 Kasım 2016’da kendisine konferans sonrasında sorulan “Trump’ın başkan seçilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği cevapta, bundan sonraki süreçte Amerika'nın projesinin daha acımasızca olabileceğini ve Türkiye’nin Amerika’ya güvenmemesi gerektiğini vurgulamıştı.

Eklenme Tarihi: 04 Ağu 2018
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin 2 Yıl Önceki ABD ve Trump Analizleri

Vatanını ve ülkesinin saygınlığını düşünen Alparslan Kuytul Hocaefendi, iki yıl önce ABD tarafından ‘Erdoğan'ın kalemininin kırdığını’ açıklayarak dostça uyarmış ve ABD ile dost olunmayacağını, ABD’nin menfaat ilişkisi bittiği zaman müttefikliğini de bitirdiğini, yıllar öncesinde vurgulamıştı.

ABD’ye Güvenilmez, Türkiye Hataya Düşmemeli

Alparslan Kuytul Hocaefendi, “ABD bir ülkeyi menfaati gereği destekler sonra da menfaatine ters düşünce düşman ilan eder” mihvalinde uyarılarda bulunmuş, yıllar önce Irak Savaşı’nda Saddam için de bu ifadeleri kullanmış ve ‘Saddam aldandı’ diyerek şunları eklemişti: “Türkiye Irak’ın yaptığı hatayı yapmamalı, komşularını kendine düşman etmemeli. Yoksa ABD, onu da kullanır ve menfaatine ters düşünce yalnız bırakır” demişti.

Bundan Sonra Amerika'nın Projesi Daha Acımasızca Olabilir

2 yıl önce 11 Kasım 2016’da kendisine konferans sonrasında sorulan “Trump’ın başkan seçilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna verdiği cevapta, bundan sonraki süreçte Amerika'nın projesinin daha acımasızca olabileceğini ve Türkiye’nin Amerika’ya güvenmemesi gerektiğini vurgulamıştı.

Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin konu ile ilgili konuşması şöyle:

Öncelikle hiçbir devlet başkanının, halkın tercihi ile seçilmediğinin bilinmesi lazımdır. Siz oy verebilirsiniz o işin kılıfıdır. Sizi kim yönlendiriyor? Oy verirken neye göre oy veriyorsunuz? Oy verdiklerinizi tanıyor musunuz? Tanımazsınız, televizyona göre karar veriyorsunuz… Televizyonlarla toplumlar yönlendirilir. Evvela bir plan yapılır. Özellikle Amerika, Rusya, Çin gibi büyük devletler... Evvela derin devletler planlarını yaparlar, ona göre bir başkan aranır ve o başkan adayı desteklenir. Hadise bundan ibarettir, gerisi boştur. Obama'dan önceki başkan Bush'un seçilmesi için doksanlı yıllarda bir plan yapılmıştı.

Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Irak ve Afganistan’ın işgal edileceği Ortadoğu’nun kan gölüne çevrileceği planı yapılmıştı. Buna göre bir başkan, bu kararlara imza atacak adam lazımdı ve Bush’u başa getirdiler. Sonra Bush’un döneminde Amerika saldırganlaştı, dünyada prestij kaybetti, İslam düşmanı olarak tanındı. Bundan sonra Amerika’nın biraz daha ılımlı görünmesi özellikle İslam aleminde yeniden prestij kazanması gerekiyordu.

Bush döneminde oluşan imajı kırmak için Obama'yı getirdiler. O proje için yarı zenci ve ataları Müslüman olan bir adam lazımdı, proje onu gerektiriyordu. Obama getirildi, şimdi demek ki Amerika'nın derin devleti daha sert bir proje yapmış olsa gerek ve bu sert projeye göre bir başkan gerekiyor. Demek ki Trump’ı o yüzden desteklediler ve onu seçtirdiler. Bundan sonra Amerika'nın projesi daha acımasızca olabilir. Fakat bu onların hesabı, Allah'ın da bir hesabı vardır. Benim söylemek istediğim; hiçbir başkan sadece güzel konuştu diye başkan seçilmez. Büyük güçler tarafından desteklenmeyenler asla bir ülkenin başkanı olamazlar.

Alparslan Kuytul Hocaefendi, tüm bu analizleri yaparken ülkesinin menfaatini ve saygınlığını düşünüp İslam düşmanlarının oyunlarına karşı dikkatli olunması gerektiğini ifade etmiştir.