Alparslan Kuytul Hocaefendi 15 Aralık Cuma akşamı canlı yayında gerçekleştirdiği Tefsir Dersi sonrası kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı. Hocaefendi, “İslam İşbirliği Teşkilatının "Doğu Kudüs Filistin'in başkentidir" demesini nasıl değerlendirirsiniz?” sorusuna verdiği cevapta, İslam İşbirliği Teşkilatının yaptığı toplantının bir yönüyle iyi olduğunu ama diğer taraftan da çok kötü olduğunu ifade ederek, Filistin'in başkenti Doğu Kudüs’ tür demek, İsrail'in başkenti de Batı Kudüs’tür demek dedi.
HÜKÜMETİN KUDÜS’E SAHİP ÇIKMASINA BEN BİR MÜSLÜMAN OLARAK MEMNUN OLURUM
Öncelikle şunu belirteyim; hükümetin bu meseleye sahip çıkmasına ben bir Müslüman olarak memnun olurum. Daha önce de yine Filistin'e sahip çıkmaya çalıştılar ama son birkaç yıldır Filistin'i kendi haline bırakmışlardı. Şimdi bir takım sebeplerden dolayı tekrardan Filistin’i hatırladılar. İslam İşbirliği Teşkilatı'nın toplanmaları siyasi açıdan, dünyadaki tesirleri açısından çok büyük bir şey ifade etmese de yine de iyidir. Hiç olmazsa Müslümanların gündemine girmiş oldu ve oradaki üye ülkeler hepsi bu kararı desteklediler ve oybirliği ile bu kararı aldılar. Tabii bakacağız göreceğiz.
DOĞU KUDÜS'TE BÜYÜKELÇİLİK AÇACAKLAR MI?
Madem Doğu Kudüs Filistin'in başkenti o zaman bakalım göreceğiz bu İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkeler Doğu Kudüs'te büyükelçilik açacaklar mı? İnşallah olur ama hiç zannetmiyorum. Çünkü bunların birçoğu laf. Ama yine de hiç olmamasından iyidir. Hiç olmasaydı daha kötü olurdu. Sessiz kalınsaydı, mitingler yapılmasaydı hükümet de bu adımı atmasaydı daha kötü olurdu. En azından gündeme geldi ve burada yapılan mitinglerinde Filistinlilere moral verdiğini mücadele azimleri arttırdığını biliyoruz. Ayrıca tüm dünya Müslümanlarının gündemine gelmesi hayırlı olmuştur.
TRUMP BU KARARI ALDIĞINA PİŞMAN EDİLEBİLİR
Hatırlarsanız ben Kudüs mitingimizde söylemiştim; eğer bu mesele güzel değerlendirilebilirse Trump bu kararı aldığına pişman edilebilir. İslam âleminin hepsi Filistin'i devlet olarak tanımıyor. Belki de buna vesile olur, orada büyükelçilik açmalarına vesile olabilir. Filistin'in tanınmasına vesile olabilir. Böyle bir gelişme Trump'ı da pişman eder İsrail'i de. Çünkü artık İsrail 1929’da, 1942'de söylediği gibi iki uluslu devlete razı değil. Biz de haklı olarak razı değiliz. Oranın tamamı Müslümanlarındır. Onlar ise haksız olarak buna bile razı değiller. Filistinlilere devlet verme taraftarı değiller. O yüzden eğer orada büyükelçilikler açılırsa, Filistin Devleti'ni bütün devletler tanımaya başlarsa, bu Trump’ın da sonu olabilir, Amerika'yı da geriletir, İsrail'i de geriletir.
HÜKÜMETİN FİLİSTİN MESELESİNDE S DÖNÜŞÜ
Bu yönüyle bu kararı önemsiyorum ama bir taraftan da korkularımız var. Nasıl korkular? Hatırlayın bu hükümet daha evvel de İsrail'e katil İsrail, terörist İsrail, İşgalci devlet demişti. Sonra da İsrail dostumuzdur demişti. Şimdi tekrar katil İsrail, terörist İsrail, İşgalci İsrail diyor. Ben yarın 6 ay sonra tekrar dostumuz İsrail demeyeceklerinden emin değilim. Çünkü bu hükümetin U dönüşleri artık meşhur oldu. Artık U değil S ve bu S devam ediyor. Böyle bir dönem yaşıyoruz. O kadar çok dönüş var ki birçok meselede U dönüşü yaptılar. Filistin meselesinde U değil artık S oldu. Bakalım daha ne kadar gidecek?
FİLİSTİN'İN BAŞKENTİ DOĞU KUDÜS’TÜR DEMEK, İSRAİL'İN BAŞKENTİ DE BATI KUDÜS’TÜR DEMEK
Evet o toplantı bir yönüyle iyi olmuştur ama diğer taraftan da çok kötü oldu. Ne yönden? Filistin'in başkenti Doğu Kudüs’tür demek, İsrail'in başkenti de Batı Kudüs’tür demek. Bunun manası budur; doğu Filistinlilere aitse batı da İsrail'e ait demektir. Halbuki biz bunu kabul edemeyiz. Ankara'nın yarısını birilerine verseler biz kabul edebilir miyiz?
TÜRKİYE'NİN BU TAVRI NE KADAR GERÇEKÇİ?
Bakın şimdi Türkiye Trump’ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan etmesine, büyükelçiliğin oraya taşınmasına tepki gösteriyor ama gelin bakalım. Ben biraz baktım internetten. Size de okuyayım bakalım Türkiye'nin bu tavrı ne kadar gerçekçi? Ne kadar dürüst? Yoksa biz mi aldatılıyoruz? Sanki Türkiye hiç İsrail'i tanımayan bir ülke? Hadi İsrail'i tanıdı, sanki hiç Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan etmemiş. Hâlbuki etti.
Devletin televizyonu olan Trt’nin alt yazısında ‘İsrail’in başkenti Kudüs’te’ şeklinde yazı çıktı.Halkı yavaş yavaş buna alıştırdılar.
Mavi Marmara ile ilgili yapılan (şehitlerin tazminatı vs. meselesinde) anlaşmanın sonunda ‘Ankara ve Kudüs’te imzalanmıştır’ diyor.
Evet Ankara ve Kudüs arasında demiyor. Onun farkını anlıyorum. Ankara ve Kudüs arasında dese Kudüs’ü tamamen İsrail’in başkenti kabul etmiş olur. Ayrıca Dışişleri Bakanlığının internet sitesinde 2015 yılına kadar ‘İsrail’in başkenti Kudüs’ yazıyormuş. Farkında mıydınız bilmiyorum ama ben de yeni öğrendim.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞININ RESMİ SİTESİ KUDÜS’Ü BAŞKENT OLARAK KABUL ETMİŞ
Bakın;
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı resmi internet sayfasında, İsrail'in künye bilgilerinde Kudüs'ün başkent yazdığı ortaya çıktı... İsrail künye bilgilerinin ilk defa 1 Eylül 2012 tarihinde kayıt altına alındığı görülüyor. Bu tarihte başkent olarak Kudüs yazıyor.
Yaklaşık iki buçuk ay sonra 22 Kasım 2012 tarihinde sayfada güncelleme yapılıyor. Fakat burada hala İsrail'in başkenti Kudüs olarak görülüyor. 3 yıl geçiyor ve 9 Şubat 2015 tarihinde hala İsrail'in başkentinin Kudüs olarak yazıldığı görülüyor.
Ve bir ay sonra sayfada bir değişiklik üzerine 12 Mart 2015 tarihinde yeni bir kayıt daha alıyor. Bu tarihte Dışişleri Bakanlığı'nın internet sayfasında Kudüs artık İsrail'in başkenti olarak yazmıyor.
Sayfadan bir yıl sonra 11 Mart 2016 tarihinde bir kayıt daha alınıyor. Öncekinde olduğu gibi artık Kudüs başkent olarak yer almıyor. Şu anda da Dışişleri Bakanlığı'nın internet sayfasında İsrail'in başkent bölümünde herhangi bir şehrin ismi yazmıyor.
Dışişleri bakanlığının resmi sitesi Kudüs’ü başkent olarak kabul etmiş. Şimdi nasıl konuşuyorlar? Dersiniz ki Türkiye’nin kabul etmediği bir şey, her zaman karşı gelmiş, hep reddetmiş. Ne kadar güzel tribünleri kandırıyorlar. Bunların ortaya çıkacağını hiç hesaba katmıyorlar mı? Siz daha iki sene evveline kadar İsrail’in başkenti Kudüs diyor muydunuz? Demiyor muydunuz? 3 yıl boyunca siz İsrail’in başkentini Kudüs olarak ilan etmişsiniz. Şimdi ne oldu Amerika ile ara bozuldu. Dolasıyla ara bozuldu madem biz de bir şeyler söyleyelim puan kazanalım. Hatta Türkiye tarafı daha da bozulmasını istiyor.
BATI KUDÜS 1950’DE İSRAİL’İN BAŞKENTİ OLARAK İLAN EDİLMİŞ.
Bakın "1948 yılında İsrail bağımsızlığını ilan etti ve Arap-İsrail Savaşları başladı. Birleşmiş Milletler planında yüzde 55’i Yahudilere, yüzde 45’i ise Filistinlilere ayrılmış olan Filistin topraklarının, yüzde 78’i bu savaşın sonunda Yahudilerin eline geçti. Filistin topraklarının sadece yüzde 22'lik kısmı Müslümanların elinde kaldı. Bundan sonra Kudüs’ün doğusu özel statü kapsamında Ürdün’ün kontrolü altına geçti. Aynı zamanda 1967 Savaşı öncesi sınırları olarak bilinen bu bölünme, aslında iki devletli çözüm planlarının da temel tartışma konularından biri oldu. Batı Kudüs ise henüz 1950’de İsrail’in başkenti olarak ilan edilmişti.
İsrail, 5 Haziran 1967'de Doğu Kudüs'ü işgal etti. 1980'de İsrail meclisi kabul ettiği bir yasayla Kudüs'ü doğusuyla batısıyla İsrail'in "birleşik başkenti" ilan etti.
YANİ ŞİMDİ NE OLMUŞ OLDU?
İTT’nin almış olduğu karar 1950 yılında İsrail’in kararı, 67 sene evvel İsrail’in aldığı kararı aldı. Neye yaradı? Evet bu konu gündeme geldi ama güzel bir sonuç çıkmış sayılmaz. Zaten Müslümanlar bunu kabul etseydiler 67 yıldır problem olmazdı. İntifada devam ediyor neden? Çünkü istedikleri sonuç bu değil ki. Bugün Cuma ve İsrail yine Mescidi Aksa’ya bariyerler koydu. İstediğine izin veriyor istediğine vermiyor. ‘İTT’yi toplarız dediniz’ topladınız iyi güzel. Alacağınız karar bu muydu? “Kudüs Müslümanlarındır” demeniz gerekmiyor muydu? ‘Batı Kudüs İsrail’in başkenti olsun, Doğu Kudüs’de Filistin’in başkenti olsun’ bu zaten 1950’den beri İsrail’in kararıydı. Yapacağınız bu muydu? Ve Amerika’dan dün açıklama yapıldı. Büyükelçiliğin Telaviv’den Kudüs’e taşınması Trump dönemine yetişmez dediler. Belli ki sallayacaklar bu işi. Yoksa Trump’ın 3 senesi daha var. İstese 3 ayda bitirir o binayı. Besbelli ki gelen tepkilerden dolayı meseleyi uzatacaklar. İslam âleminde uyanışa vesile olmasından korkuyorlar.
İTT’NİN ALMIŞ OLDUĞU KARAR DOĞRU BİR KARAR DEĞİL
İTT’nin almış olduğu karar doğru bir karar değil. İstediğimiz karar bu değil. Bu toplantı sonuç itibari ile Batı Kudüs’ün İsrail’in başkenti olduğunu zımmen itiraf etmektir. Kudüs’ün doğusu Filistin’in başkentidir derseniz, batısı da İsrail’in başkentidir demiş oluyorsunuz.
İnşallah ilerisi iyi olur. Müslümanların uyanışına, İslam âleminde İsrail ve Amerika hayranı alçakların azalmasına, halkların uyanışına vesile olur. Yoksa bu karar bu haliyle kabul edilemez. Ama Amerika’ya ve İsrail’e karşı tepkiye vesile oldu.