Milliyet’in aktardığına göre Altun, sosyal medya için “Siyasal aktörler sosyal medyadaki söylemlerinde rakiplerine karşı retorik üstünlük sağlamayı hedefliyor. Dijitalleşmenin etkisiyle sosyal medya siyasal kamplaşmanın mütemmim cüzü haline geldi. Siyaset ve sosyal medya ilişkisinde psikolojik bir tatmin olarak bireylerin inandıkları görüşleri savunmaları ve doğrudan ya da dolaylı olarak siyasetin şekillenmesinde rol oynamaları onları mutlu ediyor, vicdani rahatlama sağlıyor. ‘Dijital aktivizm’ olarak adlandırıyoruz. Sosyal medyanın neden olduğu paradigma değişimi, siyasetteki teamüllerin de farklılaşmasını beraberinde getirdi ve sosyal medyadaki siyasi mücadele ve kamplaşma derinleşmeye başladı” dedi.
Altun, sosyal medya için 10 öneride bulundu:
Ahlaki ilkelerden asla ödün verilmemeli,
Karşıt görüşlere hakaret edilmemeli,
Doğru bilginin peşinden gidilmeli,
Hakikat araştırmalı,
Özel hayatın mahremiyetine dikkat edilmeli,
Farklı görüşler dinlenmeli ve idrak edilmeye çalışılmalı,
Paylaşımların hukuki sorumluluğunun bilincinde olunmalı,
Ötekileştirici ve ayrıştırıcı dilden uzak durulmalı,
Nefret söylemi terk edilmeli ve ırkçılıkla mücadele edilmeli,
Milli, manevi ve kültürel değerlerimiz korunmalı.