Amelda düğün salonu ve Nazım Hikmet Kongre Merkezi'nde iki gün ard arda düzenlenen programlarda salon doldu, birçok kişi de salonun dışından programı takip etmek zorunda kaldı. Spor salonlarının Furkan Vakfı konferanslarına verilmemesi sebebiyle izdiham yaşandı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, Furkan İlim ve Hizmet Derneği Genel Başkanı İbrahim Güvenmez açılış ve selamlama konuşması yaptı. Açılış konuşmasının akabinde şiir dinletisi ve sinevizyon gösterimi yapıldı. Sinevizyon gösteriminin ardından beste ve yorumlarıyla Grup Furkan aldı. Grup Furkan’ın ardından, Muhterem Alparslan KUYTUL Hocaefendi’nin, konferansları yer aldı. Konferanslarında Alparslan KUYTUL Hocaefendi şu hususlara değindi: İnsan ve İmtihan -İnsan, yeryüzüne neden gönderildiğini bilmeli. Allah(cc) insanı kendisine halife tayin etti. İnsan bunun için şereflidir. İnsan bu vazifeyi ne kadar yerine getirirse o kadar şerefli olur.
-İnsan Allah'ı temsil edebilmesi ve imtihanı geçebilmise için Allah (cc) insana kendi ruhundan üfledi ve ona ilim verdi.
-Allah (cc) iblisi insan ile imtihan etti, iblis imtihanı kaybetti. Ancak insan da şeytan ile imtihana tabi tutulmuştur. İnsan imtihan edilmek için yeryüzüne gönderilmiştir.
-Bir memlekette ilme ve takvaya değer verilmiyor, maddeye değer veriliyorsa o memlekette şeytan ahlakı yaygınlaşmıştır.
-İmtihanlar kimi zaman günahların bağışlanması için kimi zaman ise mertebenin yükselmesi içindir.
-Bir ilkokul talebesi ile lise talebesinin imtihanlarının seviyesi aynı olamayacağı gibi Peygamberler ile normal insanların imtihanlarıda aynı olamaz. Herkes seviyesine göre imtihan edilir.
-İmtihanlarınız ne kadar büyükse derecenizde o kadar büyüktür.
-İnsan imtihana tabi tutulması ile melekleden üstündür. İmtihanı geçenler meleklerden daha üstün mertebelere ulaşırlar.
-Dünya imtihanında kopya çekmek serbesttir. Muttaki ve ilim sahibi insanların yanında olmalı ve onları örnek almak imtihanları geçmek için birer vesiledir.
-Evvela iman esasları ile imtihana tabi tutulduk. İlk imtihanımız Tevhidi asıl manasıyla kabul etmektir.
Kur'an'da Muhalefet
-Tarih boyunca tevhitten sapmalar olmuş bu sapmalara muhalefet etmek için peygamberler gönderilmiştir.
-Bozuk ve batıl düzenleri değiştirmek için Allah cc dünyaya sürekli müdahalelerde bulunmuş ve batıla muhalif peygamberlerle birlikte rehber olarak kitaplar göndermiştir.
-Batıla muhalefet etmeyen hiçbir peygamber yoktur. Kur'an'da zikredilen en eski kavim Nuh as'ın kavmidir. Nuh as'dan Efendimiz (sav)'e kadar tüm peygamberler tevhidi haykırarak batıla daima muhalif olmuşlardır.
-Peygamberler yapılan tüm dünyevi teklifler ve tehditlere karşı dimdik durmuşlar ve muhalefettten en ufak sapma göstermemişlerdir.
-Kur'an'da ki kıssalarda Allah (cc) asıl mesajı öne çıkarmış; detaylarla uğraşarak mesajın kaybolmasını engellemiştir. Bu kıssalarla davamızın, dünyanın en eski dava olduğunu vurgulamıştır.
-Korkaklar hiçbir zaman tarihe geçmemiş ve insanlığa hayırlı olmamıştır. Ancak İbrahim (as) gibi cesur ve muhalif olanları tarih hayır ile yad etmiştir.
-Muhalefet sadece küfre olmaz. Yanlış içerisinde olam müslüman otoritelere karşı da olur. İmam Azam ve İmam Ahmed gibi mezhep imamlarımız da yanlış içerisinde olan müslüman yöneticilere muhalefet etmiştir.
- Tevhid muhalefet ile başlar. İlk önce tüm ilahları reddeder, sonra yalnız Allah'ı kabul eder.
-Peygamberimiz (sav) sadece İslam'ı anlatmak için gönderilmedi, aynı zamanda yeryüzünde İslam'ı hakim kılmak için gönderildi. Barnabas incilinde ''O dinsizlerin üzerinde güç kullanarak gidecek.'' yani İslam dışı tüm sistemlere muhalefet edecektir.
-Efendimiz, anadan doğan, acıkan, uyuklayan, tuvalete giden bir insanın ilah olamayacağını Ehli kitaba söyleyerek onlara muhalefet ediyordu.
-Müslümanlar, şirke olduğu gibi haramlara da muhalefet etmek zorundadırlar.
-Yanlışa muhalefet edilmezse yaygınlaşır ve toplumu helaka sürükler.
-Müslümanlar muhafazakarlaştırıldılar, halbuki peygamberler muhaliftirler.
-Yaşadığımız dönemde kavramlar karıştırılmıştır. Müslümanlar sağcı yani muhafazakar olarak anıldılar. Halbuki İslam'ın hakim olmadığı bir sistemde muhafazakar olunamaz.
-Peygamberimize gel seninle uzlaşalım, sen bizi böldün dediler ve tekliflerde bulundular, Efendimiz dinledikten sonra ben bunlar için gönderilmedim dedi ve muhalefet etmeye devam etti.
-Müslümanlara iktidarı veriyorlar ama Allah'a vermiyorlar. Bir müslüman Rabbimin dediği olmayacaksa benim dedeğimde olmasın diyerek reddetmelidir.
-Kafirun suresi, şirke tamamen muhalefet etmiş ve müslümanlara şirk karşısında duruşlarının nasıl olması gerektiğini göstermiştir.
Konferanslar Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin sorulara verdiği cevapların ardından sona erdi.
