Kamboçya Soykırım Dokümantasyon Merkezi üyesi ve Özgür Rohingya Koalisyonu'nun Stratejik İlişkiler Koordinatörü Maung Zarni, AA muhabirine konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, Arakanlıların ülkelerine geri gönderilme olasılığının "sıfır" olduğunu söyledi.
Zarni, Myanmar'da ordunun darbe sonrası şiddeti arttırması ve giderek meşruluğunu yitirmesinin, yıllarca ordunun zulmüne uğrayan Arakanlı Müslümanlara yönelik bakış açısını olumlu anlamda değiştirse de Arakan eyaletindeki durumun "rahatsız edici" olmaya devam ettiğini belirtti.
Darbe sonrası çatışmaların, yıllar önce Arakanlı Müslümanlara soykırım yapan güçler arasında yaşandığını belirten Zarni, Bangladeş'teki mültecilerin Myanmar'a geri dönüşüne ilişkin yapılan görüşmelerin neticesiz kaldığını vurguladı.
Bangladeş'te yaşayan mültecilerden Mayyu Khan, darbe sonrası Myanmar ordusuna karşı güvenlerini yitirdiklerini ve artan şiddet olaylarının geri dönüşü neredeyse imkansız hale getirdiğini belirtti.
Arakanlı mülteci Ensar Ali geri dönme planlarına ilişkin, "Tatmadaw (Myanmar ordusu) kendi halkına karşı acımasız eylemlerde bulunurken, Müslümanlar olarak biz nasıl geri dönmeye cesaret edebiliriz?" ifadelerini kullandı.
Bangladeş Dışişleri Bakanlığı Myanmar Genel Direktörü Miah Md. Mainul Kabir ise mültecilerin barışçıl ve gönüllü geri dönüşü için çaba sarf etmeye devam edeceklerini söyledi.
Kabir, 1978 yılından bu yana Mynmar'dan Bangladeş'e tüm göçmen akınında ordunun iktidarda olduğunu, hatta büyük mülteci akınının yaşandığı 2017'nin ağustos ayında iktidardaki Suu Çii'nin doğrudan ordu tarafından desteklendiğini vurguladı.
Güney Doğu Asya merkezli insan hakları kuruluşu Fortify Rights'a göre, 1 Şubat darbesinden bu yana ordu, 1400'den fazla kişinin ölümüne yol açtı. Son 1 yılda ülkede 11 binden fazla kişi tutuklanırken, 8 binin üzerinde kişi halen gözaltında tutuluyor.
Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, Şubat-Aralık 2021'de Myanmar'da yerinden edilen kişilerin sayısı 320 bine çıktı.
Myanmar ordusu, 2020'deki genel seçimlerde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilim yaşanmasının ardından 1 Şubat 2021'de yönetime el koymuştu. Ordu, Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış ve bir yıllığına olağanüstü hal ilan etmişti.
Myanmar ordusunun darbe karşıtı protestocu ve isyancı gruplara silahlı müdahalesi sonucu çok sayıda kişi hayatını kaybetmiş, binlerce kişi tutuklanmıştı.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
Myanmar'ın Arakan eyaletinde 2012'de Budistler ile Müslümanlar arasında çatışmalar çıkmış, olaylarda çoğu Müslüman binlerce kişi katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.
Arakan'daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017'de düzenlenen eş zamanlı saldırıları gerekçe gösteren Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.
BM'ye göre, Ağustos 2017'den sonra Arakan'daki baskı ve zulümden kaçıp Bangladeş'e sığınanların sayısı 900 bini aştı.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayımladıkları uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtlamıştı.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.