İşgal rejimindeki yaygın gazetelerden Yediot Aharanoot verdiği haberde Kasım ayında askerliğe alınan ve zırhlı araçlar birliğine kaydedilen askerlerin yarısına tekabül eden 86 askerin tank biriminde çalışmayı reddetmeleri üzerine cezaevine gönderildiklerini belirtti.
Gazete, gençlerin askerlik şubelerine zırhlı birimlerde değil de başka birimlerde askerlik yapmak istediklerini ilettiklerini, bunun üzerine bu gençlerin ivedilikle yargılanıp emirlere karşı geldikleri gerekçesiyle cezaevine gönderildiklerini yazdı.
Gençleri ikna etmek için 77. Zırhlı birlikteki askerlerin askerlik şubesine gelip gençlerle görüşeceğini hatırlatan gazete, söz konusu birimdeki komutanların “Daha önce de zırhlı birlikler askerlik yapmak için çok arzulanan bir bölüm değildi. Ancak bu sefer rekor sayıda bir kaçış var. Bunu reddedenleri caydırmak için daha ağır cezaların verilmesi gerekir. Çoğu daha iyi ilişkilere sahip piyade tugaylarına katılmak istiyor. Bizimle ilgili yanlı bir algı ve tablo var” dediğini aktardı.
Asker aileleri tepkili
Asker yakınları yapılan yargılama ve cezalandırmaya tepki gösterirken, bir askerin annesi, oğlunun zırhlı birliklerde değil, Sınır Muhafızları bünyesinde askerliğini yapmak istediğini söyledi.
Durumun ciddiyetini gören işgal ordusu, gençleri teşvik etmek için kadın askerli ilanlar veriyor, tankların üzerinde çekilmiş kadın askerlerin resimlerini yayınlıyor ve kadın askerlerle yapılan röportajlarda zırhlı birliklerde çalışmaktan memnun olduklarıyla ilgili ifadelerine yer veriliyor.
Gençlerin zırhlı birliklerde görevi reddetmeleri neyi gösteriyor?
Askeri konularda uzman Filistinli araştırmacı Vasıf Uraykat, İsrailli gençlerin zırhlı birliklerde askerlik yapmayı reddetmelerinin, Gazze’ye karşı açılan savaşlarda Filistinli direniş güçlerinin kahramanca çarpışmaları neticesinde son dönemde genelde İsrailli gençlerin, özelde ise askerlerin maneviyatlarının düştüğüne işaret ettiğini belirtiyor.
Uraykat yaptığı değerlendirmede “Bir durum daha var. İşgal ordusu artık rahat ve refah içinde yaşamıyor. Daha önce olduğu gibi tankları da klimalı ve konforlu değil. Aynı şekilde işgalci İsrail askerleri daha önce olduğu gibi ekonomik açıdan da iyi durumda değiller. Bütün bu sebeplerden ötürü İsrail ordusu gençlerin askerlikten kaçması problemi yaşıyor. Kaçışlar son yıllarda daha da arttı” dedi.
Uraykat tespitlerine devam ederek “İşgalci İsrail ordusunun dünyada en güvenli tanklar diye övündüğü tanklarının direniş karşısında darbe alması, direnişin onları imha edecek silah geliştirmesi, askerlere tankların içinde güvende olmadıkları hissini veriyor. Bu da genelde askerlerin, özelde ise zırhlı araçlarda görev alanların moralini bozuyor” ifadesini kullandı.
Gençlerin askerliği reddetme sebepleri
“İsrail Ordusunda Askerlik Savaşı” adlı kitabında bu konuya parmak basan İsrailli yazar Men Horin “İsrailli gençlerin askerliği reddetmelerinin arkasında sadece bir sebep yatmıyor. En önemlisi laiklik olgusunun yaygınlaşması, insanların Amerikanlaşması ve zevklerine düşkün hale gelmeleridir” diyor.
Devamla şunları söylüyor:
“Gençler arasında artan dindarlık da bir başka sebep. İsrailli gençler kendilerini askerlikten kurtaracak her yola başvuruyorlar. Bu yollardan bazıları erkekler için uygun iken, diğer bazı yollar bayanlar için uygundur. Bazı yollar da her iki kesime yarıyor. Dini sebeplerden askerlikten muaf olma ve dini okullarda okuma bunların başında geliyor.”
“En önemli sebeplerden biriside İsrail ordusunun heybetini kaybetmesidir. 1973 yılından beri aldığı darbelerle, 1982 savaşı, 1987 intifadası, 2000 yılında Lübnan’dan çekilmesi heybetine zarara veren gelişmelerdir. Heybetinin yıkılışı Aksa intifadası, İkinci Lübnan savaşı, Gazze’ye yönelik 2008, 2012 ve 2014 yıllarında meydana gelen savaşlarda zirve yaptı.”
Yazar Horin ayrıca şunları söylüyor:
“Bütün bunlar İsrail ordusunun imajını sarstı, karizmasını çizdi. Bunun sonucu olarak konumu (ve caydırıcılığı) geriledi. Ona dönük eleştirilerde artış oldu. Birçok İsrailliye göre orduda görev almak ekonomik yükten başka bir şey değildir. Birçok asker zorunlu askerliği bitirdikten sonra ordudan ayrılıyor.”