AB Dışişleri Bakanlarının pazartesi günü onayladığı yeni mekanizma üye ülkelere dünyanın herhangi bir yerinde insan haklarını ihlal ettiği tespit edilen kişi ve kurumlara yaptırım uygulama imkanı verecek.
"İnsan Hakları ve Demokrasi Hamle Planı" 27 AB üye ülkesine şu yetkileri veriyor:
Belirlenen kişilerin Avrupa'ya seyahat etmesini engelleme hakkı
Kişilerin ve/veya kurum, şirket, banka gibi "oluşumların" Avrupa'daki varlıklarını dondurma hakkı
Avrupalılara ciddi insan hakkı ihlallerinde bulunan kişilere fon sağlamayı yasadışı kılma hakkı
Yaptırımlar soykırım, insanlığa karşı suç, yargısız infaz ve keyfi tutuklama gibi ihlallerde bulunanlara verilebilecek. AB'den yapılan açıklamada "eğer yaygın, sistematik veya ciddi anlamda endişe verici olduğu tespit edilirse" başka ihlallerin de yaptırım ile cezalandırılabileceği ifade edildi.
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, konu ile ilgili açıklamasında, "İşkence ve insan ticareti yapanlar gelecekte hiçbir endişe duymadan Avrupa'da alışveriş yapmaya gidememeli" diye konuştu.
Avrupa Birliği'nin mevcut olarak insan hakları ihlallerine karşı yaptırım düzenlemeleri bulunsa da bunlar genellikle belli ülkeleri, çatışmaları ve krizleri hedef alıyor. Bunlara örnek olarak kimyasal silah kullanımı, siber saldırılar ve terörizm üzerine hazırlanan özel yaptırım rejimleri örnek gösterilebilir.
Almanya merkezli DW'nin aktardığına göre bu sınırlamalar Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra AB'nin belirli kişileri yaptırımlarla hedef almasını zorlaştırdı.
AB kaynaklarına göre ilk yaptırım listesi 2021'in ilk çeyreğinde onaylanabilir.
Avrupa'nın 'Magnitsky Yasası'
Avrupa Birliği'nin yasa planı medyada sıklıkla ABD'nin 2012'de yürürlüğe sokulan "Magnitsky Yasası" ile kıyaslandı. ABD'nin yasası adını Rusya'da gözaltındayken sağlık hizmeti verilmediği için hayatını kaybeden Rus avukat Sergey Magnitsky'den alıyor.
Washington, geçmişte bu yasayı birçok Rus yetkilinin ülkeye girmesini önlemek için kullanmıştı.
Litvanya Dışişleri Bakanı, AB'nin karara bağladığı düzenlemenin "Magnitsky Yasası" kadar kapsamlı olmadığına dikkat çekerek, "Umarız bu yeni rejim ileride yozlaşma ile ilgili suçları da kapsayabilir" dedi.