AYM, Can Atalay’ın tahliye ve hakkındaki yargılamanın durdurulması istemini bugün görüştü. Atalay’ın başvurusunu değerlendiren AYM, dosyanın Genel Kurul’a sevk edilmesine karar verdi. Kararı değerlendiren Atalay’ın avukatı Deniz Özen, “Dosyanın Genel Kurul’a sevk edilmiş olması olumlu ya da olumsuz bir değerlendirme yapmamıza yol açmamalı” dedi.
Gezi Davası’nda aldığı hapis cezası onanan Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay’ın “hak ihlali” başvurusu Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) bugünkü toplantısında ele alındı.
Toplantıda, başvuruya ilişkin incelemesini yapan AYM’nin, başvurunun kabulüne, reddine ya da Genel Kurul’a sevkine karar vermesi bekleniyordu.
AYM, Can Atalay’ın başvurusuna yönelik dosyanın Genel Kurul’a sevk edilmesi yönünde karar verdi. Genel Kurul’un ne zaman toplanacağına dair bir açıklama yapılmadı.
“OLUMSUZ OLARAK DEĞERLENDİRMEMELİ”
AYM’nin kararını yorumlayan Can Atalay’ın avukatı Deniz Özen ise, dosyanın Genel Kurul’a sevk edilmesinin olumsuzluk olarak değerlendirilmemesi gerektiğini dile getirdi.
Özen’in açıklamaları şöyle:
“AYM’nin bir milletvekilinin cezaevinde tutulmasına ilişkin yerleşik bir içtihatı var. Daha önceden de örnekleri var. Bu kişilerin başvurusu AYM’ye geldiğinde AYM, Anayasa’nın 183. Maddesi uyarınca seçilmiş bir milletvekilinin cezaevinde tutulamayacağına hükmetmişti. Bu içtihatın yerleşik hale gelmiş olması nedeniyle bugün AYM’nin, Genel Kurul’a göndermeksizin ihya kararını vermesi bugün de mümkündü.
AYM, Genel Kurul’da yeniden bir takvim açıklayacak bir gün belirleyecek ve dosyayı AYM üyeleri ile tekrar görüşecek. Dosyanın Genel Kurul’a sevk edilmiş olması olumlu ya da olumsuz bir değerlendirme yapmamıza yol açmamalı. Ömer Faruk Gergerlioğlu kararı da Genel Kurul’a sevk edilmişti, orada da Genel Kurul’dan ihya çıkmıştı. Bu bir olumsuzluk olarak değerlendirmemeli.”
NE OLMUŞTU?
Gezi Davası’nda 18 yıl hapse mahkum edilerek tutuklanan Can Atalay, milletvekili seçilmesine rağmen tahliye edilmedi.
Atalay’ın avukatları, Anayasa’nın milletvekillerine yasama dokunulmazlığı getiren 83. maddesine dayanarak, seçim sürecinin ardından müvekkillerinin tahliyesi ve hakkındaki yargılamanın durması istemiyle Yargıtay’a başvuruda bulunmuş ancak Yargıtay bu talebi reddetmişti.
Bunun üzerinde Atalay, avukatları aracılığıyla geçtiğimiz Temmuz ayında AYM’ye bireysel başvuruda bulunmuştu. Avukatların başvurusunda, Atalay’ın milletvekili seçilmiş olmasına karşın tahliye edilmemesinin anayasal hak ihlali olduğu belirtilmişti. Atalay’ın ‘adil yargılanma hakkının’, ‘seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının’ ve ‘kişi hürriyeti ve ‘güvenliği hakkının’ ihlal edildiği aktarılmıştı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ise daha önce yaptığı açıklamalarda, TBMM Başkanlığı’nın, Yargıtay’dan gelecek sonuca göre hareket edeceğini söylemişti.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ise Atalay’la ilgili bir soruya şu yanıtı vermişti:
“Can Atalay’la ilgili Meclis’in tavrı ortadadır. Milletvekillerinin yemin ettiği gün Can Atalay ismi okunmuştur. Daha sonra Meclis’te insan hakları izleme komisyonu kurulduğunda bağımsızlara düşen üyeliklerden birisi Can Atalay’a verilmiş, bu konuda partilerin tamamı bir anlayış birliği içinde olmuştur. Burada Meclis kendisini mahkeme yerine koyacak da değildir. Mahkeme kararını verecek, tutukluluk halini kaldıracak ve yemin etmesi ve sonraki yasal süreçlerin devam etmesi mümkün olabilecektir.”
TİP, ATALAY İÇİN YÜRÜYÜŞ BAŞLATMIŞTI
Öte yandan TİP, Yargıtay tarafından Gezi Parkı Davası’nda aldığı 18 yıl hapis cezası onanan Can Atalay için adalet yürüyüşü başlatmıştı. TİP, Atalay için başlattığı “Özgürlük Yürüyüşü”nü beşinci gününde de sürdürüyor.
Yürüyüşün beşinci gününde Hatay’ın İskenderun ilçesinden yola çıkan TİP Genel Başkanı Erkan Baş’a Hatay Tabip Odası ve Eğitim Sen Hatay Şubesi eşlik ediyor.