Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Bloomberg HT ve Haber Türk ortak yayınında konuştu. Nebati konuşmasında enflasyona ilişkin olarak "Yurt dışı etki ve kur artışı sonrası enflasyonda yükseliş kaçınılmaz oldu. Enflasyon bir süre mevcut seviyelerde devam edecek, yaz aylarında gevşeme bekliyoruz. 2023 Haziran ayı seçimlerinden önce Mayıs ayında enflasyonu tek hanede göreceğiz. Seçime tek haneli enflasyonla gideceğiz " ifadelerini kullandı. Döviz kurlarının enflasyon üzerinde etkisi olduğunu aktaran Nebati "Kur yükselince enflasyon yükseliyor. Bu bizim gerçekliğimiz, bunu kabul etmek gerekiyor" açıklamasını yaptı. Nebati ayrıca enflasyon üzerindeki en büyük yükün kur olduğunu da belirtti.
Geçtiğimiz günlerde Londra'daki temaslarına da değinen Nebati "Londra görüşmeleri muhteşem geçti " diye konuştu.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın duyurduğu Kredi Garanti Fonu (KGF) desteğini yarın açıklayacaklarını bildiren Nebati, yastık altı altınlara ilişkin olarak da "KKM'ye olan ilgiyi altınla taçlandırdığımız zaman yatırımcı belli bir noktaya gelecek" dedi.
Enflasyona karşı koruma sağlayacak bir finansal enstrümanın gelip gelmeyeceği sorusu üzerine Nebati "İhtiyaç olursa, diğer enstrümanları da görebiliriz" ifadelerini kullandı.
Hazine Bakanı Nebati, kur korumalı mevduatta dövizden geçişlerin payının yüzde 49'a ulaştığını ifade ederken, bu oranda ilerleyen dönemlerde yüzde 55-60'ların görüleceğini aktardı.
Bakan Nebati'nin konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
"20 Aralık 2021 Türkiye için önemli günlerden biriydi, tarihe geçen bir gün oldu. Ekonomik manifesto açıklandı ve etkisini gösterdi. KKM (kur korumalı mevduat) başlarken, ilk andan itibaren Türkiye'de çok ciddi bir şekilde talebin oluşmasına ve oraya doğru yönelişin ivme kazanarak başlamasına neden oldu. Önce bireyseller, sonra tüzeller, son ve en önemli ayağı da vergi istisnası ile 31 Aralık'a kadar kur farklarını istisna etme imkanı sağladık, günlük girişler hızlı bir şekilde dövizi de tetikledi.
Dün akşam itibariyle kur korumalı mevduata katılım 340 milyar liraya yaklaştı. Kur korumalı mevduatla 10 milyar doları aşan bir döviz bozumu ve ona yakın bir TL girişi oldu. Dövizden dönüşlerin payı ise yüzde 49 oldu.
"2023'te seçimlere giderken enflasyonu tek hanede göreceğiz"
Yurt dışı etki ve kur artışı sonrası enflasyonda yükseliş kaçınılmaz oldu. Enflasyon bir süre mevcut seviyelerde devam edecek, yaz aylarında gevşeme bekliyoruz. Model değişimindeki temel problem kur ve enflasyondu. Üzerimizde bir yük var. 3 ayın enflasyon yükü yüzde 27-28 civarında. Biz bu yükle bu yıla devam edeceğiz.
Yarın bir paket açıklayacağız. Psikolojiyi tersine çevirmek için bir adım atacağız. Yıl sonunda yüzde 24'ler civarı bir enflasyon göreceğiz. 2023 Haziran ayı seçimlerinden önce Mayıs ayında enflasyonu tek hanede göreceğiz. Seçime tek haneli enflasyonla gideceğiz.
"Londra'da enflasyonun kültürel sebeplerden yüksek olduğu sözü uydurma bir sözdür"
Sokaktaki herkesin bildiği bir tek şey vardır, dolar kuru ne kadardır. Döviz kuru da demiyor, dolar kuru ne kadar? Dolar kuru ne kadar, geçen hafta ne kadardı geçen yıl ne kadardı şeklinde bir ifadede bulunuyorum. Londra'da Euro ne kadar, dolar ne kadar sorsanız size nasıl bakarlar? Anlamsız bir şekilde bakarlar değil mi? Türkiye'nin bir gerçekliği daha var, dolara önem veriliyor. Kimse Euro'yu konuşmuyor. Bizim bu gerçekliği bilmemiz lazım. Toplumsal gerçeklikle savaş edilmez.
Türkiye'de kur yükseldiği zaman enflasyona neden oluyor. Bu ifadeden kültürel enflasyon diye bir şey çıkarırsanız zorlamanın ötesinde bir şey çıkarırsınız. Üzüldüm. Londra'da enflasyonun kültürel sebeplerden yüksek olduğu sözü uydurma bir sözdür.
"Gözler gerçekten önemli"
Londra'da görüşmeler muhteşem geçti. Toplantı sonrasında aldığımız tepkiler çok olumluydu. Yatırımcının gözlerinden anlıyorsunuz. Gözler gerçekten önemli. Bakışından, duruşundan. Tam zamanında başlayıp tam zamanında bitirdik. Mutlu ayrıldıklarını gördük. Dönüşte bir iki tane yalan dolan haberler dışında bir eleştiri yok.
En önemi şey geldiğinizde birileri sizi arar. Kötü bir şey varsa kimse sizi aramaz. Aldığımız tepkiler çok olumluydu. Onlar mutlu biz mutlu, şimdi sonuçları görme zamanı. Ama boş bırakmamak lazım, iletişime devam. Pazartesi-Salı Cumhurbaşkanımızla BAE'de olacağım. Oradan Jakarta'ya G-20 için devam edeceğim. Önümüzdeki ay Londra'da olacağım yine. Son toplantı resmi toplantıydı. Ama bu sefer yemek yiyeceğiz.
"KKM'ye olan ilgiyi altınla taçlandırdığımız zaman yatırımcı belli bir noktaya gelecek"
Türkiye'de altın bir gerçek. Düğünlere giderken altın götürürüz. Bu altınlar yastık altında duruyor. Bu altınların ekonomiye kazandırılması noktasındaki adımları biraz daha genişletelim. Darphaneyi ve bankaları bunun içine sokacağız. Akredite olan kuyumcular işbirliği ile bunu da Türkiye'ye yayacağız. Bütün paydaşlarla birlikte geniş bir şekilde geleceğiz. 5 bin ton, 250 milyar dolar eder. Yüzde 10'u gelse 25 milyar dolar eder. Beklentimiz bunu çekebileceğimiz yönünde. Burada psikoloji çok önemli. Temenni, istikrar, güven... Bunların hepsini bir araya getirdiğiniz zaman, KKM'ye olan ilgiyi altınla taçlandırdığımız zaman yatırımcı belli bir noktaya gelecek. Şimdi de altını ekonomiye kazandırmış olacağız.
"Enflasyon ve kur riskinin temizlenmesi lazım"
Modelimiz üretim ve ihracat odaklı. Teknoloji ürünlerine yatırım yapan onları geliştiren önemli bir kaynağımız var. Gerçekten çok çok iyiyiz bilişimde. 15-20 yıl öncesinin Türkiye'sinde değiliz. Böylesi bir noktada üst düzey teknoloji üretimini merkeze alan bir model. Bu model bir Türkiye modeli.
Model değişiminde her zaman sancılı bir dönem vardır. Biz enflasyon ve kur riskini üzerimize aldık. Bu riskin temizlenmesi lazım. Bir taraftan yatırım üretim adımları atarken bir taraftan da aldığımız riskleri üzerimizden atacağız. Yarın yeni KGF'nin ayrıntılarını paylaşacağız.
Kurda oynaklık en az seviyede, piyasa bunu içselleştirdi. İş dünyası da buna ilişkin olarak fiyatlamayı ona göre yapmaya başladı.
Dengeli bir büyüme, yüzde 5 büyüme gibi bir beklentimiz var. Enflasyonun azdırılmasına izin vermeyeceğiz. Bütçe açığında da asla taviz vermedik. İngiltere'de 11.9, ABD'de 10.8 bütçe açığı, bakın Türkiye 3.5 hedef koymuş 2.7 ile kapatmış. Bütçe açığından asla taviz vermemiş bir büyüme modeliyle 2023'e girmiş olacağız
Bir defa bu her kapalı toplantılar sonrasında bu tür spekülatif bir takım şeyler çıkarılıyor. Bu bilerek yapılıyor, bu ülkeye yazık ediliyor.
"Tüm enstrümanlarda negatif faiz var"
Piyasayı bir enstrümana kilitlemenin anlamı yok. Biz şu an dövizi bozduruyoruz. TL'nin dövize gitmesini engelledik, olan dövizi TCMB'ye aktarıyoruz. Kırmızı çizgimiz şu: Daha yataylaşmadı. Dövize dönüşlerin de yüzde 50'nin üzerine çıkmasını istiyoruz. Önümüzdeki dönemde kur korumalı mevduatta dövizden dönüşlerin payının yüzde 55-60 olmasını bekliyoruz.
Kur korumalı mevduatta ortalama vade 100 gün. Tüzel kişiler için 6 ayı neden yaptık? 90 milyar dolar mevduat var. Şirketlerimiz 6 ay boyunca dövizi bloke ediyor. Demek ki nakit akışında o paraya ihtiyaç yok. Şirketlerimizin gücünü gösteriyor. 6 ay vade gayet iyi, 3 aya düşürmeyi düşünmüyoruz.
Mevduat faizleri kur korumalı mevduat faizlerine yakınsıyor. Bütün enstrümanlarda enflasyonun altında seviye söz konusu. Tüm enstrümanlarda negatif faiz var. Bu önümüzdeki yıl enflasyon düşecek anlamına geliyor. Bu bir güven olduğunu gösteriyor. Piyasa artık oturdu. Kim ne derse desin.
"Bu modelden geri atmayacağız"
Bu ülke bir model değişikliğine girdi. 20 Aralık'ta bu riski aldı. Bu riskte her şeyi kamu bankalarına yüklemenin doğru olmadığına inanıyorum. Özel bankaları repo piyasasında TCMB ucuz bir şekilde fonluyor. Bu fonla kendi işlerini yapsınlar. (Enflasyon karşı korumalı enstrüman) İhtiyaç halinde farklı enstrümanları da devreye sokarız.
Biz bu modelden geri adım atmayacağız. Bu politikalarımızdan geri adım atmayacağız. Siz bütün riskleri almış, bunları temizlemeye başlamışken geri adım atmayacağız. Londra'da yeni modelden geri adım atmayacağımıza ikna oldular.
Londra'da birtakım görüşmelerimiz oldu, onlara da selam vermemiz lazım. Şu andaki tek problem enflasyon, bunu da halledeceğiz.
(Politika faizini önemsizleştirdik ifadesi) Türkiye'yi bu sığ tartışmalardan çıkarmamız lazım. Herhangi bir enstrümanı önemsizleştirirseniz bunun komplikasyonlarını yaşarsınız.
Ukrayna sorunu çözüldüğünde enerji fiyatlarının gevşemesine sebep olacaktır. 130-140 dolar olan petrolün enflasyona etkisi aşikar. Bu konuda esneğiz, her türlü planımız mevcut.
"Fed'in açıklamalarını piyasa satın aldı, etkisi en az düzeyde olur"
136 ülkede merkez bankaların verdiği faiz negatif. Kendimize haksızlık etmeyelim. Fed'in açıklamalarını piyasa satın aldı. Türkiye de satın aldı. Psikolojiyi yönettikten sonra bunların bizim üzerimizdeki etkileri en az düzeyde olur. Dünyanın sıkılaştırma gündemine girdiği ortamda Türkiye'ye de akış olacaktır.
Enflasyonda kararlılık devam. Enflasyonda nasıl mücadele edeceğimizi biliyoruz. İçeride bu işi ve kuru çözdüğümüzde en büyük sorun alanını atmış oluyoruz. Yüzde 5 civarında bir büyüme hedefindeyiz. Yüzde 5 büyüme, yüzde 24 enflasyon üzerine bir kurgumuz var. Dengeli büyüyeceğiz.
Yurtiçinde iştahlı bir piyasamız var. İhracat sipariş endeksinde bir düşüş yok. İç ve dış talebin desteklediği bir büyüme olacak.
"(Kura müdahale) etmiyoruz, ihtiyaç yok"
(Kura müdahale) 20 Aralık akşamı hiçbir müdahalede bulunmadık. Sonrasında ufak tefek müdahaleler olmuştur. Ama artık müdahaleye gerek duymuyoruz. Nisan ayından itibaren borçlanmamız azalacak. Bir taraftan da turizm gelirleri gelecek. Gerisini siz tahmin edin.
Ocak ayında ithalat yükseldi. Birinci sebep enerji fiyatları, ikincisi Aralık ayındaki yüksek kurların yansıması. Bu yıl boyunca devam etmez. Dış açık bundan sonraki süreçte dengeye gelir.
Turizm gelirlerinde ciddi bir patlama bekliyoruz. Gelen turist sayısı ve gelirde 2019 rakamlarını yakalayacağız. Yazla birlikte gerçekten yaz gelmiş olacak.
"Turizm gelirlerinde patlama bekliyoruz"
Ocak ayında ithalat yükseldi, birkaç sebep vardı. Birincisi enerji fiyatlarının yüksekliği. Aralık ayında kur çok yükseldiği için, ithalat ertelendi. Ocak ayında biraz fazla oldu. Bundan sonraki süreçte dengeye gelir. Turizm gelirlerinde ciddi bir patlama bekliyoruz.
Türkiye turist kabul eden Akdeniz ülkeleri arasında ilk kez 1. oldu. Yazla birlikte gerçekten yaz gelmiş olacak. Bir tarafta yarın açıklayacağımız paketler, Kalkınma Bankası imkanları, TCMB'nin sağlayacağı imkanlarla çok güzel bir yola girdik. Yazın turizmle ciddi bir döviz girişi olacak. Döviz fiyatlarında da neler olacağınızı hep beraber göreceğiz. Son olarak Londra'ya bizim de bir selamımız olacak. Türkiye yeni bir cazibe merkezi haline geldi. Sizi yanıltmayacağız