Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, “İstanbul’da 5,8 milyon bağımsız birim var. 1,5 milyon bağımsız birim çok riskli gözüküyor. 600 bini ilk etapta yıkılacak konutlar olarak önümüzde duruyor” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, “Eğer Meclis açılmadan bunu bitirebilirsek Meclis’i olağanüstü toplantıya davet edip İstanbul’u depreme hazırlayabilmek adına, önüne çıkan bütün engelleri aşacak şekilde daha önce yaptığımız çalışmalarda bizi geciktiren, sıkıntıya sokan, yaptığımız işleri belki de iyice zorlaştıran ne varsa hepsini giderici mahiyette bir yasa taslağını hazırlamaya başlıyoruz.” dedi.
Kayseri’de düzenlenen “Medya Buluşması” programında konuşan Özhaseki, durmadan, bir an önce tedbirler alıp kentsel dönüşümü çok hızlı biçimde devreye sokmalarının icap ettiğini söyledi.
Özhaseki, İstanbul’da 2012 yılından bu yana 800 bin civarında konutu yenilediklerini belirtti.
Şu anda da 180 bin konutun yapımının devam ettiğini aktaran Özhaseki, “Ancak bunları çok yeterli görmüyoruz. Sebebine gelince İstanbul’da 5,8 milyon bağımsız birim var. 1,5 milyon bağımsız birim çok riskli gözüküyor ama 600 bini ilk etapta yıkılacak konutlar olarak önümüzde duruyor. Doğrusu bu büyük bir rakam. Bu 600 bin konutun çok hızlı şekilde, bir an önce dönüşmesi gerekiyor. Deprem gelip onları yıkmadan biz eğer güvenli hale getirebilirsek herhalde sorumluluğumuzu yerine getirmiş oluruz diye düşünüyorum.” diye konuştu.
İstanbul’da rezerv alanlar tespit edildi
Özhaseki, İstanbul’daki dört adımda bu işleri yapmayı düşündüklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
“Bir taraftan devam eden şu andaki süreçler var. 188 yerde zaten kentsel dönüşüm işi devam ediyor. Sıkı bir şekilde bunu takip ediyoruz. İkincisi rezerv alanlar tespit ettik. Bu rezerv alanlarda inşallah 350 bin konut inşa edeceğiz. Onları da depremde ilk yıkılacak, hasar görecek evlerin yerine doğru bir takas işlemiyle dönüştürmek istiyoruz. Üçüncüsü de Yarısı Bizden Kampanyası ile vatandaşın müracaatı oldu. Yüzde 100 anlaşma sağlayan 14 bin bina var. Yüzde 67 anlaşma sağlayan da 21 bin civarında bina var. Bunlar da 200 bine yakın bağımsız birim ediyor. İşte orada Yarısı Bizden Kampanyası’nı da çok yakın bir süre içerisinde inşallah başlatacağız. Vatandaş kendi evini yıkıp yapmaya başladığında bedelinin yarısını biz vereceğiz ki bu da İstanbul’da ciddi bir şekilde bir dönüşümü sağlamış olacak.”
Bütün bunları hızlandırabilmek, kolaylaştırabilmek adına da büyük bir çalışma yaptıklarına dikkati çeken Özhaseki, İstanbul’daki bütün belediyeleri davet ettiklerini ve onların da geldiklerini hatırlattı.
İstanbul için yasa taslağı hazırlığı
Hangi partili olursa olsun, komisyonda yer almalarını istediklerini vurgulayan Özhaseki, şöyle devam etti:
“Sağ olsunlar, onlar da ellerinde bilgi, belge ne varsa hepsini getiriyorlar. Bakanlığımızın bünyesinde başlayan bu çalışma zannedersem 10 gün içerisinde biter. Yasa taslağı haline getirmek istiyoruz. Eğer Meclis açılmadan bunu bitirebilirsek Meclis’i olağanüstü toplantıya davet edip İstanbul’u depreme hazırlayabilmek adına, önüne çıkan bütün engelleri aşacak şekilde daha önce yaptığımız çalışmalarda bizi geciktiren, sıkıntıya sokan, yaptığımız işleri belki de iyice zorlaştıran ne varsa hepsini giderici mahiyette bir yasa taslağını hazırlamaya başlıyoruz.”
Bakan Özhaseki, bu işin üç ayağı olduğuna değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“En başta Bakanlık var. Bir şemsiye kuruluşu olarak bu tür hazırlıkları yapıyor. Elbette ki oradaki kentsel dönüşüme liderlik edecek ama bir taraftan da bu işin olmazsa olmazı iki ayak daha var. Birisi belediyeler. Gerek büyükşehirler gerekse ilçe belediyeleri. Onların kendi vatandaşlarıyla görüşüp, bulundukları yerlerdeki çöküntü alanlarını, depremde ilk hasar yerleri veya dönüşüm için en acil kod veren yerler her ne ise buraları tespit etmesi lazım. Sonra bu işin bir diğer ayağı da elbette ki vatandaş. Ev sahibi o, konutta oturan o. O razı olmadığı sürece hiçbirimizin yapacağı hiçbir şey yok. Eğer vatandaş gönüllü olursa, belediyeler onlarla görüşüp o uygun ortamı hazırlarsa biz de Bakanlık olarak sonuna kadar destek vermeye çalışırız. Para verilecekse para veririz. Rezerv alan verilecekse rezerv alan hazırlar veririz kendilerine. Kira yardımı yapılacaksa, kira yardımı yaparız. TOKİ girmesi gerekiyorsa, TOKİ girer işe. Bundan endişemiz yok ama dediğim gibi burada bir an önce belediyelerimizin kendi bölgelerinde, kendi yerlerinde hazırlık yapması elzem gibi gözüküyor.”
“Bin yılın afeti” olarak tarif ettikleri Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki depremlerde çok sayıda canı toprağa verdiklerini anımsatan Özhaseki, karşılarında çok büyük bir hasarın kendilerini beklediğini söyledi.
Bir an önce oradaki konutları yapmaları gerektiğine işaret eden Özhaseki, “180 bin civarında konutumuzun ihalesi yapıldı. Şu anda hızla inşaatlar devam ediyor. Aslında teslim edebileceğimiz konutlar var. Köy evleri var. İki ay sonra verebileceklerimiz var. Üç ay sonra, dört ay sonra verebileceklerimiz var. Onlar da bittikçe zaten teslimatı sürdüreceğiz. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın da 319 bin konutun bir yıl içerisinde inşaatlar başladıktan sonra verileceği konusunda sözleri var. O taahhütleri de yerine getireceğiz inşallah. Oradan bir sapmamız yok.” değerlendirmesinde bulundu.
“Şehre yakın yerlerde 250 bin konut yapacak bir alan yok”
Bakan Özhaseki, karşılarına bazı zorlukların çıktığını anlatarak, şöyle devam etti:
“İstediğimiz kadar rezerv alan falan bulamıyoruz. Yani Hatay’ın merkezinde bizim 254 bin konut yapmamız lazım ama 254 bin konutu nereye yapacaksınız? Rezerv alan dediğimiz şey daha çok Hazine arazileri üzerine yapılır, şehre yakın yerlerde aranır ama şehre yakın yerlerde 250 bin konut yapacak bir alan yok. Kimi yere gidiyorsunuz zeytinlik çıkıyor karşınıza. Yan tarafta bir boşluk Hazine arazisi buluyorsunuz. Orman vasfında oluyor ki buralarda yapı yasağı var. Bir başka zorluğumuz da vatandaşlar yaşadıkları hatıraların olduğu yerlerden kopmak istemiyorlar, çıkmak istemiyorlar. Yerinde dönüşüm istiyorlar. Yerinde dönüşüm hususunda da orada ciddi adımlar attık. Kendileriyle konuştuğumuzda, ‘Bakanlık desteklerse biz yerinde dönüştürürüz.’ dediler. Bir karar daha aldık. Şehrin merkezinde meydanlarını da biz yapacağız Bakanlık olarak. Çünkü o meydanlar birçok insanın hatırasının olduğu yerler. İleride belki kartpostallara konu olacak yerler. Herkesin şehrimizin meydanı diye iftihar ettiği, gösterdiği bir yer olarak ortaya çıkan yerler. Buralardaki düşündüğümüz planlamaları da doğru bir şekilde yapalım diye, örnek olsun, aynı örneklik devam etsin diye biz başladık. Her hafta da gidip bir şehirde bunları yapmaya çalışıyoruz.”