Bazı işverenler teknoloji geliştikçe çalışanlar üzerinde hâkimiyet kurabilmek için “casus” yazılımlar yükleyebiliyor. İddianın merkezinde bir banka var.
Almanya’nın finans devi Deutschebank’ın WhatsApp ve telefon hattı üzerinden (SMS) yazılan mesajları takip etmek için çalışanlara dağıttığı cihazlara casus yazılım yüklemesi yeni bir tartışma başlatırken, Türkiye’de de bir bankanın aynı yazılımı satın aldığı iddia edildi.
“Mesaj takip programının müşterileri arasında Türkiye’den de bir bankanın olduğu” iddiasına Movius Secure şirketi “müşteri gizliliği” gerekçesi ile cevap vermedi.
HAYALET PROGRAMDAN KULLANICININ HABERİ OLMUYOR
Söz konusu programın bankanın verdiği telefon ve hatla otomatik olarak aktif hâle geldiği belirtiliyor. Başka bir ifadeyle kullanan kişi programı göremiyor ve programı devre dışı bırakmak için herhangi bir müdahalede bulunamıyor.
Bütün mesajlar ve arama kayıtları gerektiğinde incelenmek üzere merkezî bir bilgisayara aktarılıyor. Türkiye’de şu ana kadar üç banka, personeline akıllı telefon ve hat tahsis etmişti.
İŞVEREN ÇALIŞANLARININ MESAJLARINI TAKİP EDEBİLİR Mİ?
Avukat Gökçe Yabuloğlu çalışanın rızası olmadan işveren tarafından herhangi bir iletişim takibinin kanunların ihlâli anlamına geleceğini söyledi.
Yabuloğlu, “Fakat işveren işçiye bu konuda bir bildirimde bulunmuşsa yani mesai ile sınırlı olmak üzere bilgisayarını takip edebileceği gibi bir bilgilendirme de bulunmuşsa yapabilir.” dedi.
“Ancak WhatsApp sadece iş hayatına özgülenmiş bir program olmadığından ötürü WhatsApp mesajları ile ilgili böyle bir talepte bulunmak hukuka aykırı olur.” diyen Yabuloğlu, “İşveren, işçinin özel hayatının gizliliği hakkını dikkate alarak, işçinin özel hayatına en az müdahale edecek şekilde denetleme yetkisine sahiptir.” tespitinde bulundu.
Paramedya’ya mülakat veren Yabuloğlu, “Örneğin mümkünse ortak ağ ya da bilgisayar programları ile yalnızca mesai saatleri ile sınırlı olmak üzere takip edebilir. Zira kişinin anayasal hakkı olan özel hayatın gizliliğine saygı hakkı önceliklidir.”