Bekir Bozdağ: Türkiye'de ABD karşıtlığı 15 Temmuz'dan sonra büyük bir artış gösterdi

Bozdağ, Türkiye'nin, geçici tutuklama yapılmasına ilişkin gerekçelerini çok net bir şekilde ilettiğini belirterek, ABD'nin, "Biz hukuk devletiyiz. Yargı buna karar verecektir" dediğini ifade etti.

Eklenme Tarihi: 08 Eki 2016
4 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Bekir Bozdağ: Türkiye'de ABD karşıtlığı 15 Temmuz'dan sonra büyük bir artış gösterdi

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye'de ABD karşıtlığının 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra büyük bir artış gösterdiğini belirterek, anketlere bakıldığında geçmişle mukayese edilmeyecek bir oranda artışın olduğunun görüldüğünü anlattı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bozdağ, her devletin, başka devletin ne yaptığını, başka istihbarat örgütlerinin ne yaptığını bildiğine işaret ederek, Irak'ta, Suriye'de kimlerin hangi hedefler için neler yaptığının gayet iyi bilindiğini, bütün güçlerin, oradaki güçlerin farkında olduğunu belirtti.

ABD'nin hem CIA hem de FBI üzerinden, Gülen ve başka ülkelerden teröristleri takip etmemesinin düşünülemeyeceğini vurgulayan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O yüzden ben dedim ki, 'Türkiye'de elde olan bilgi ve belgelerden daha fazlası ABD'nin elinde vardır, Fethullah Gülen'in bu darbeyi sevk ve idare ettiğine, planladığına dair'. Çok net söylüyorum, Pensilvanya'nın etrafında gecenin karanlığında uçan sineklerin cinsiyetini bilecek kadar çok net oraları takip ediyor. Herkes görüyor, gözetliyor.

Eğer biz 'Bunları ABD bilmiyor' dersek kendimizi aldatırız. ABD gibi güçlü bir devlet bunları bilir. 'Bunların arkasındadır' demiyorum ama bunlara dair istihbari bilginin ve darbe teşebbüsünden sonraki süreçte, Fethullah Gülen'in bu darbeyi planlayıp, sevk ve idaresini yaptığı, FETÖ örgütüne mensup askerler ve onlara eklemlenen diğer bazı askerlerce bu darbe teşebbüsünü gerçekleştirdiği konusunda bizim elimizdeki delillerden daha doğrudan onun irtibatını ortaya koyan istihbari bilgiler olduğuna ben inanıyorum. Çünkü aksi takdirde ABD'nin istihbaratı yok demektir. FBI veya CIA görevlerini tam yapmıyor demektir."

Bozdağ, Türkiye'de de bu darbe girişimini FETÖ'nün gerçekleştirdiğine dair tüm kesimlerin hemfikir olduğunu, elde edilen bilgi, belge, itiraflar ve ifadelerin de Fethullah Gülen'in darbeyi bizzat sevk ve idare ettiğini gösterdiğini aktardı.

Gülen'in de ifadesinin alınmasına yönelik tartışmaların hatırlatılması üzerine Bozdağ, Gülen'in iadesinin ABD'den talep edildiğini ayrıca darbe teşebbüsü ile ilgili geçici tutuklama talebinin de ABD yetkili makamlarına gönderildiğini hatırlattı.

Bozdağ, iade sözleşmesinin 9. maddesinin çok açık olduğunu, bir ülkenin iade talebine ilişkin dosyasını karşı tarafa ilettiği takdirde karşı tarafın iadesi istenen kişiyi bulup tutukladığını, iade kararı verilene kadar da tutukluluğun devam ettiğini belirtti.

Ek bilgi istenmesinin de tutuklama zorunluluğunu ortadan kaldırmadığına dikkati çeken Bozdağ, "ABD makamları bu maddenin ikinci fıkrasını uygulamadı. 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle ilgili geçici tutuklama talebimizi 10 Eylül 2016'da ABD yetkili adli makamlarına ilettik. O günden bugüne kadar bize bu konuda olumlu veya olumsuz bir cevap vermediler" diye konuştu.

Bozdağ, Türkiye'nin, geçici tutuklama yapılmasına ilişkin gerekçelerini çok net bir şekilde ilettiğini belirterek, ABD'nin, 'Biz hukuk devletiyiz. Yargı buna karar verecektir' dediğini ifade etti.

'Biz zaten buna itiraz etmiyoruz. Elbette buna yargı karar verecek' diyen Bozdağ, yargının dış politikayı tayin etmediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

'Ülkeler arasındaki itilafların yargı eliyle çözülmesi hiçbir ülkenin kabul edeceği bir şey değil. Üniversitelerde bu iadeye ilişkin süreçler öğretilirken hocaların hepsi anlatır, burada yargı bu kararı veriyor ama niye bu sistem kurulmuş? Hükümetler, iade etmek istemediği birisi olduğu zaman topu oraya atarlar. 'Biz hukuk devletiyiz, yargı buna karar verir.' Yargı böyle bir karar verdiğinde de der ki, yargı kararı. İade etmek istediği zaman da topu oraya atar.

Yani bu anlatılırken hocaların söylediği bir şeydir. Onun için yargı sürecine biz de saygı duyuyoruz, bu sürecin işlemesi lazım şüphe yok ama bu kadar dosyasında evrak, bilgi, belge, delil olan birisine dair eğer yargı bir iade kararı vermezse hiç kimse o yargı kararının arkasına sığınmamalı. Eğer bu kadar bilgi, belge ve delille birisi iade edilmeyecekse hangi dosyada iade yapılır, ben bir hukukçu olarak bunu anlamakta da zorlanıyorum.'

"İade etmeyecekler mi? Bunu mu görüyoruz?" şeklindeki soruya Bozdağ, "Bu konuda kesin bir cümle söylemek istemiyorum. Çünkü süreç bitmedi. Süreç bittikten sonra bunu yüzde yüz anlayacağız. Ama bu kanaat her geçen gün daha da güçleniyor. İşin zamana yayılıyor olması, orası eksik, burası fazla, yargı tartışmaları, bunların sürekli gündemde tutuluyor olması ve işin yarına, öbür güne aktarılan yönü, bu yöndeki bir kanaati besliyor. Ama nihayetinde bunun kararını ABD verecek, yetkili makamları verecek. Onlar karar vermeden, ABD yerine geçip biz onlar yüzde yüz böyle yapacak dersek yanlış oluruz. Oradaki tutumlar, söylemler sizin dediğiniz kanaati Türkiye açısından güçlendiriyor" şeklinde konuştu.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye'de ABD karşıtlığının 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra büyük bir artış gösterdiğini belirterek, anketlere bakıldığında geçmişle mukayese edilmeyecek bir oranda artışın olduğunun görüldüğünü anlattı.

Artışın nedenine değinen Bozdağ, "Fethullah Gülen ile ilgili açıklamalar, yorumlar, değerlendirmeler, belki de onların kendi iç hukuku bakımından doğru olan şeyler olabilir ama Türk halkının bu değerlendirmeleri algılama biçimi bakımından onların aleyhine bir sonuç ortaya koyuyor" ifadesini kullandı.

Bozdağ, "Umarım ki ABD bir teröristi Türkiye'ye tercih etmez. Türkiye'nin dostluğunu, ittifakını, stratejik ortaklığını, Ortadoğu'da, Avrupa'da ve dünyaya Türkiye ile birlikte dayanışma içeresinde olmayı, FETÖ ile dayanışma içerisinde olmaya tercih eder" dedi.