TÜGVA Sivas Şubesi'nin açılışında konuşan Bilal Erdoğan, milletlerin tarihinde dönüm noktaları olduğunu söyledi. Türkiye'nin tarihinde de dönüm noktaları olduğunu belirten Erdoğan, "En hatırası taze olanı 15 Temmuz hain darbe girişimiydi. 15 Temmuz gecesi ipi yurt dışındaki bazı odakların elinde olan hainler güruhu, bu millete bu milletin kendi tüfeğini, tankını, helikopterini, uçağını kullanmak suretiyle bir taarruza geçti" diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti'nin düşmanlarına adeta bu ülkeyi esir etmek için, teslim etmek için bir darbe girişiminin tezgahlandığını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"İşte o gece aynı zamanda da bir turnusol kağıdı gibiydi. O gece bu milletin vatanperver yiğitleri, gencinden yaşlısına her renkten her kesimden meydanlarda toplandılar ve 'bu vatan geçilmez' dediler. Kime dediler, bizim Mehmetçiğimizin içine çöreklenmiş olan, ipi dışarıda hainler sürüsüne dediler. O gece maalesef o hainlerin tanklarına alkış tutanlar var mıydı, vardı. O gece bu darbe girişimi başarılı olsun diye ümit edenler var mıydı, vardı. Bu toplumun büyük bir kısmı değildi ama olduğunu unutmamalıyız. O gece tankların müsaadesiyle önünden geçip gidip bir yerlere saklananlar, sığınanlar, köprünün yanı başında olmasına rağmen milletinin yanına gidemeyenler var mıydı, vardı.
'ARKASINDAN YÜRÜNECEK BİR LİDERİMİZ OLDUĞU İÇİN RABBİMİZE HAMDOLSUN'
Ama o gece aynı zamanda milletin yanına gitmek için, milletiyle buluşmak için havalanan F16'ların İstanbul semalarında uçmasına rağmen cesaretle hayatı pahasına bu adımı atan, torunuyla, çocuğuyla bu tehlikeli yolculuğa çıkan bir de cumhurbaşkanımız, liderimiz vardı. Öylesine arkasından yürünecek bir liderimiz olduğu için Rabbimize hamdolsun. Ama işte bir tarafta böylesine bir lider dururken, o bir tarafta kendini ona rakip gören o gece saklananları da unutmayalım. Özellikle gençlerimiz unutmasın, kimin arkasından yürünür, kimin arkasından yürünmez o gece günle gece gibi ayrıştı, fark edildi. O gece Meclis kürsüsünde bombalanmak pahasına durup milletin Meclisini açık tutanlar işte o yolun yolcularıydı. Ama kaçıp saklananlar maalesef bu millete hiçbir gelecek vadedemeyenler bu milletin işbirlikçilerinden tırsıp korkan sünepelerdir."
Dünyanın çok karmaşık çalkantılı sularda sürüklendiği bir dönemden geçtiğini söyleyen Erdoğan, Amerika, Avrupa, Çin ve dünyanın bir çok bölgesinde çok enteresan gelişmeler yaşandığını dile getirdi.
'KİMSENİN GÜÇLÜ TÜRKİYE UMUDU YOKTU'
Türkiye'nin yaş ortalaması 30'un altında olan genç bir nüfusa sahip olduğunu anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Geleceğimizin bu çalkantılı dönemden nasıl çıkacağı, bu gemiye bu çalkantılı sularda nasıl birisinin kaptanlık edeceği çok mühim. Gençlerimiz için, gençlerimizin yaşayacağı günler için, gençlerimizin kariyerlerini, ailelerini, yuvalarını kuracakları günler için bugün vereceğimiz karar çok hayati. Çocuklarımızın büyüyeceği günler için ya Türkiye dünyada oyun kuran kendi kararlarını kendi veren, bölgesinde ki huzursuzluklara, zulmetlere dur diyen bir lider ülke olacak ya da ipi başkasının elinde filanca ne dedi onu yapan, önünde el pençe divan duran lider tarafından yönetilecek.
Bunları yaşamadık mı? Çünkü o zaman güçlü Türkiye yoktu, kimsenin güçlü Türkiye umudu yoktu. Kimsenin gelecekten beklentileri maalesef güçlü değildi. Ama şimdi dünyanın en büyük projelerini yapan, 3. havaalanından 3. köprüye varıncaya kadar, Kanal İstanbul projesine varıncaya kadar, Sivas'a hızlı treni getirmeye varıncaya kadar dünyanın parmak ısırtan işlerini yapan bir ülkeyiz. Amerika'sına, Avrupa'sına rağmen, kendi emniyetini sağlamak için Cerablus'ta, Afrin'de, Elbab'da, Rai'de askeri operasyonları gerçekleştiren bir Türkiye var. Türkiye'yi koruyacak mıyız? Bu Türkiye'ye sahip çıkacak mıyız? Bu millet 15-16 yıldaki kazanımlarını, atılımlarını çok daha ilerilere taşıyacak olan, gençliğe çok daha aydınlık bir gelecek sunacak olan, dünyadaki bütün mazlumların umudu olan Cumhurbaşkanımızı gümbür gümbür destekleyecektir, buna şüphem yok."