Pek çoğunuz görmüş olmalısınız. Çünkü son derece ilgi çekici ve gürültü koparıcı. Üzerinde ABD Genelkurmay Başkanlığı’nın arması bulunan gizlilik derecesi kelle kopartıcı pek çok “gizli ve çok gizli” belge Twitter, Telegram, Youtube başta olmak üzere bilgisayar oyuncularının kullandığı Discord dahil birçok sosyal medya platformunda ifşa edildi.
En başta şunu söylemek gerekiyor. Bu tür belgelerin istismar edilmesi son derece büyük suçlara, hesaplaşmalara, öz eleştirilere, cezalara ve vatana ihanet gibi tanımlamalara karşılık geliyor.
Belgelerin sızdırılmasına neden olan güvenlik zafiyetleri için de benzer cümleleri kurabilirsiniz.
ABD’nin konuyla ilgili yetkilileri sorunu küçük göstermeye çalışıyor gözükseler bile, bu hem ABD hem de Pentagon için çok büyük bir skandal. Veya bir başka tanımlamayla büyük bir kriz.
İçeride çok büyük bir gürültünün kopmuş olduğunu düşünüyorum.
ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatının (CIA) harekât merkezinin güncel istihbarat özetlerinin oldukça kritik olduğunu en baştan ifade etmek gerekiyor.
Sızdırılan bütün bu gizli belgelerin içeriğinde:
1- Ağırlıklı olarak Ukrayna-Rusya savaşına ilişkin detaylar,
2- ABD istihbaratının Ukrayna savaşındaki faaliyetleri,
3- ABD ve “özellikle şu ana kadara kurumsal taraf olmayan” NATO’nun Ukrayna savaşındaki angajmanları,
4- ABD’nin İran ve Çin’i izleme çalışmaları, ABD istihbaratın Rusya, Çin ve İran nükleer programına ilişkin faaliyetleri,
5- Bazı müttefiklerin dinlenmesi, izlenmesi, ajan faaliyetlerine maruz kalması,
6- İsrail ve Ukrayna dahil bazı müttefiklerin iç işlerine karışılması hatta manipüle edilmesi,
7- Rus paralı asker şirketi Wagner’in Türkiye’de askeri ekipman temin çabaları…
Başta bu yedi başlık olmak üzere, ABD asker ve istihbarat yapılarının oluşturduğu son derece önemli ve özel konulara dair “gerçek zamanlı” askeri ve istihbarat verileri mevcut.
***
Bu gizli belgeler, belgelere erişimi olan biri (ya da birileri) tarafından fotoğrafları çekilerek dışarı çıkartılmış ve servis edilmiş.
Bu haliyle de son derece önemli bir güvenlik açığına karşılık geliyor. Sonuçta belgelerin sızdırılmasından Rusya ya da bir başka ülke sorumlu tutulma-suçlanma eğilimi-kolaycılığı kendini gösterse bile, bu da sorumlu tutulan-suçlanan ülkenin başarısı gibi bir sonuç üretiyor.
Tam bir sakal-bıyık durumu.
Bir başka açıdan sızdırılan belgelerde açık açık; ABD’nin Rusya kurumlarına istihbarat unsurları sızdırdığı yazılmış. ABD namına çalışan istihbaratçılarının Rus ordusunun üst düzeylerine kadar nüfuz ettiği ve Ukrayna’ya yapılacak saldırıları önceden bildirebilecek kadar içerdeki bilgi akışına hâkim olduğu ifade edilmiş. Rusların bu kadar itibarsızlaştıracak şekilde kendileri deşifre etmeleri de pek akla uygun değil.
Yani bu da bir başka sakal-bıyık durumu.
***
Bu “gizli-çok gizli ve güncel” askeri ve istihbarat verilerinin sosyal medyaya sızdırıldığı skandalın üreteceği olası sonuçlar, ABD’nin kendi iç dinamikleri, ABD’nin hasım ve müttefikleri ile ilişkileri, kimyası, niyet, kurgu, eylem, planları açısından son derece hassas bazı başlıkları içeriyor.
O nedenle yaşanan bu skandalın ABD’nin geçmişte yaşadığı WikiLeaks ve Snowden krizlerinden çok daha büyük olduğunu düşünüyorum. Sonuçta 2010’da ABD’nin diplomatik kriptolarının sızdırıldığı WikiLeaks ve 2013’te dijital izleme faaliyetlerinin sızdırıldığı Snowden skandallarında sızdırılan belgeler ilişkiler-durumlar ve eylemler üzerinde bu denli etki üretme potansiyelinde değildi.
ABD’nin askeri, istihbarat ve diplomatik gücü konuyu aktif şekilde ele almış, hasar kontrolü yapıyor ve oluşan-oluşabilecek hasarı minimize edecek şekilde çalışıyor, yastıklama yapıyor olmalı.
Öyle ki bu sızan veriler nedeniyle Ukrayna savaşının planları, harekat alanı ve yığınak durumları üzerinde değişikliklere gidildiği dahi gündeme geldi.
Pentagon Sözcüsü Chris Meagher’ın ifadelerine bakarak, Pentagon, sızdırılan herhangi bir materyalin kapsamı ve derecesini, yayılmasının yaratabileceği etkiyi ve gelecekteki sızıntıların nasıl azaltılacağını tespit etmek için “gece gündüz” çalışıyor.
***
Belgelerde buraya sığmayacak kadar ilginç veri var. Belgelerle adı, durumu ve eylemi geçen ülkelerin çoğu şimdiye kadar sessizliğini korudu. Her ülke durumu anlamaya, pozisyonunu ve refleksini netleştirmeye çalışıyor olmalı. Öte yandan ABD temaslarına çoktan başlamış olmalı.
Şu ana kadar:
1- Ukrayna Devlet Başkanlığı Danışmanı Podolyak bir manipülasyonun olduğuna vurgu yaparak karşılaştıkları durumu; “Dikkat dağıtmak, konsantrasyonu bozmak, şüpheye ve karşılıklı kuşkuya yol açmak ve ihtilaf tohumları ekmek” olarak tanımladı.
Belgelerdeki Ukrayna’yla ilgili verilen “doğru ise” Ukrayna açısından durum hiç de iç açıcı değil. Belgelerden ülkedeki durumun ne kadar zor olduğu anlaşılıyor.
2- Fransa, Ukrayna’da Fransız askerlerin olduğunu belirten bilgileri yalanlamayı tercih etti. Belgelerden birinde Ukrayna’da 100’ü doğrudan ABD’den gelen 97, NATO kapsamında 15’i Fransız, 50’si İngiliz, 17’si Letonyalı, 14’ü ABD’li, biri Hollandalı olmak üzere 197 özel kuvvet personelinin varlığından bahsediliyor. Bu konu oldukça hassas. Çünkü NATO’nun direk işin işine girdiğini gösteriyor.
3- Netanyahu, Mossad’ın iç işlerine karışma ihtimaline yönelik “Çok Gizli” damgalı 1 Mart tarihli CIA raporuyla ilgili haberlerin “yalan ve asılsız” olduğunu iddia ediyor. Raporda Mossad’ın İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Yüksek Mahkeme üzerindeki denetimleri sıkılaştırma planlarına-ülkenin yeni hükümetine karşı protestoları teşvik ettiği yazılmıştı.
– Raporda yazılanlar kavgada söylenmez. Buradan ne kavga çıkar! –
4- Güney Kore, ABD’nin Seul’daki bazı üst düzey yetkililer hakkında casusluk yaptığını gösteren raporları değerlendireceklerini söylemekle yetindi.
5- Bulgaristan, Ukrayna’ya MIG-29 jeti bağışlanmasına ilişkin görüşmeler yaptığını reddetti.
6- Kremlin Sözcüsü Peskov, ABD’nin başka ülkeler hakkında casusluk yaptığına dair ifşaların ve Rusya’nın suçlanmasının şaşırtıcı olmadığını söyledi.
7- Türkiye, Wagner paralı asker grubunun Türkiye’den silah temin etme çabalarına dair bir açıklama yapmadı.
Daha söylenecek, yazılacak çok şey var ama…
Bir köşe yazısında bunların hepsini ele almak mümkün değil.
Yazıyı şununla bitireceğim.
ABD’lilerin reddetmekte zorlandığı ve oynanmış olarak tanımladığı 1 Mart 2023 tarihli çok gizli bir belge var. Belgede Ukrayna savaşının başından beri 61 bin ile 71 bin 500 arasında Ukrayna askerinin öldüğü yazılırken, Rusya’nın kayıplarının 16 bin ile 17 bin 500 arasında olduğu ifade ediliyor.
ABD’lerin bu verilerle oynandığını ve belgedeki rakamların gerçeği yansıtmadığını öne sürmeleri normal. Çünkü bu verilerin kabulü, savaşın başından beri bütün dünyaya yalan söylendiğini kabul etmek demek.