Birleşmiş Milletler, Müslüman kadını haklı buldu

Fransa'da özel bir kreşte çalışan Fatma Afif, başörtüsü taktığı için işine son verilmesiyle ilgili on yıl önce başlayan hukuk sürecinde, BM İnsan Hakları Komitesi Müslüman kadını haklı buldu.

Eklenme Tarihi: 26 Ağu 2018
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Birleşmiş Milletler, Müslüman kadını haklı buldu

Fransa'da özel bir kreşte çalışan Fatma Afif adlı kadının başörtüsü taktığı için işine son verilmesiyle ilgili on yıl önce başlayan hukuk sürecinde Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komitesi Müslüman kadını haklı buldu.

Komite Fransız devletinden Fatma Afif aleyhinde aldığı kararın gerekçesinin açık bir şekilde ifade etmesini ve davacıya 180 gün içerisinde tazminat ödenmesine karar verdi.

Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi'nin iç hukukta uygulamasını sağlayan bağımsız komite, 10 Ağustos 2018 tarihli kararında, Fransa'nın, Fatma Afif aleyhinde verdiği kararla, söz konusu Sözleşme'nin 18 ve 26. maddelerini ihlal ettiğini tespit etti. Söz konusu maddeler, kişilerin düşünce, vicdan, ve dini özgürlükler ile hukuk önünde eşitlik hakkını savunuyor.

Komite’nin 11 sayfalık karar raporunda uzmanlar, Fransız devletinin, "başörtülü bir çalışanın kamu düzenine ve kreşin işleyişine nasıl zarar verdiğini" açıklaması istedi.

Ayrıca kararda, Fatma Afif aleyhine verilen kararın, "siyasi görüş veya din ayrımı yapılmaksızın kadınların ekonomik, sosyal ve kültürel bütünleşmesinin" önüne geçtiğini savunuyor.

FRANSA BAŞÖRTÜLÜ KADINA TAZMİNAT ÖDEYECEK

Komite kadının kreşte başörtüsüyle çalışarak, Fransız mahkemesinin iddia ettiği gibi "dini yayma" girişimde bulunmadığını belirtti.

Kreşin iç yönetmeliğinde, özel kurumda "bir dine ait olduğunu açıkça sergileyen objeler takılamaz kuralının" din ve inanç özgürlüğünün ihlal edildiği belirtildi.

İnsan Hakları Komitesi, tarafsız olmayı hedefleyen yönetmeliğinin aslında “orantısız olarak Fatma Afif gibi başörtülü Müslüman kadınlara, dini sebeplerden dolayı ayrımcılığa sebep olduğunu” kaydetti.

BM İnsan hakları Komitesi, davacıya 180 gün içerisinde tazminat ödenmesine karar verdi.

FRANSA'DA BAŞÖRTÜLÜ KADINLARA ÖZEL SEKTÖRDE ÇALIŞMA İMKANI

Komite almış olduğu bu kararla, Fransa’da özel sektörde başörtülü kadınların çalışmasına kapı açıyor.

Fransa’da birçok özel şirket iç yönetmeliğinde, laiklik ilkesi çerçevesinde çalışanlarının dini simge taşımasına izin vermiyor. Ancak Komite'nin kararı gelecekte benzer ihlalleri önlemek adına gerekli tedbirler alınması ve yasal değişiklerin yapılmasına sebep olabilir.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen ve Mart 1976 itibarıyla yürürlüğe giren Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi, taraf devletlerin bireylerin din özgürlüğünü savunuyor. Sözleşmenin 18’nci maddesi kamu güvenliği ve kamu düzenine zarar verilmedikçe, kişilerin dini uygulamalarına kısıtlama getirileyeceğini savunuyor.

Normlar hiyerarşisine göre Fransız hukuk sisteminde uluslararası antlaşmalar hukuk düzeni piramidinde en üst kademede bulunan anayasanın da üstünde yer alıyor.

Bu bağlamda, dini özgürlüklerin ihlal edildiğini iddia eden özel sektör çalışanları bu emsal kararla, başörtüsüyle çalışma hakkını talep edebilecekler. Ayrıca bu kararın diğer ülkelere de emsal olması bekleniyor.

BABY-LOUP DAVASINDA NE OLMUŞTU?

Fransa'nın Yvelines bölgesindeki 'Baby-Loup' adlı özel bir çocuk kreşinde çalışan Fatma Afif, iş yerinde başörtüsü taktığı için işine son verilmesi üzerine, kendisine ayrımcılık yapıldığını ileri sürerek kurum hakkında dava açmış ve dava Fransa'nın laiklik ilkesine karşı olduğu ileri sürülerek, Müslüman kadının aleyhinde sonuçlandı.

Temyiz Mahkemesi'nin Afif'le ilgili gerekçeli kararında, “çocukların daha küçük yaştan itibaren dinsel simgelerle yüzleşmemesi gerektiği” görüşü dile getirildi.

Kararın bundan sonraki davalarda emsal teşkil edeceği belirtilirken, Yargıtaydan yapılan açıklamada "Herhangi bir özel şirket kendi bünyesinde temel özgürlüklere dair kısıtlamalar yapmadığı takdirde, bu kısıtlamalar yapılacak görevin tabiatına ve amacına uygun bir şekilde temellendirilebilir" ifadesi kullanıldı.

Yargıtay ayrıca şirket içi yönetmelikteki dini ifade özgürlüğünün genel bir karakter taşımadığı belirtmişti.

Laiklik ilkesinin ortaya çıktığı ülke olan Fransa’da bazı Müslüman kadınların kullandığı başörtüsü, son yıllarda ülkedeki siyasi arenada yoğun tartışmalara sahne oluyor.

Fatma Afif'i işine son veren kreş, yargı sürecinde dönemin İçişleri Bakanı olan Manuel Valls gibi laiklik ilkesine sıkı bağlılıklarıyla tanınan siyasiler tarafından da desteklenmişti. BM İnsan Hakları Komitesi'nin son karıyla başörtüsü tartışmaların yeniden alevlenmesi bekleniyor.

Nüfusu 65 milyon olan ve yaklaşık 6 milyon Müslümanın yaşadığı tahmin edilen Fransa en fazla Müslüman barındıran Avrupa ülkesi olma unvanına sahip.