Birleşmiş Milletler'den Arakan raporu

Dünyada barış ve güvenliği sağlamakla yükümlü olmasına rağmen etkisizliğini her defasında ortaya koyan Birleşmiş Milletler, Arakanlı müslümanların uğradığı acımasız zulümlere yönelik bir rapor hazırladı. Emperyalist efendilerinin güdümünden çıkamayan Birleşmiş Milletler’den rapor hazırlamaktan çok, bir an önce zulümleri önleyici etkiye kavuşması bekleniyor.

Eklenme Tarihi: 07 Şub 2017
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Birleşmiş Milletler'den Arakan raporu
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Myanmar'ın Arakan eyaletinde uzun süredir devam eden sivil Müslümanlara yönelik şiddet eylemlerini, bu eylemlerden dolayı Bangladeş'e kaçan 220 görgü tanığının ifadelerine dayanan bir raporla ortaya koydu. İnsanlığa karşı suçlar kapsamındaki Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddetin artış gösterdiğini ve 26'sı çocuk 220 görgü tanığının çoğunun yaşananlar nedeniyle travma geçirdiğini ortaya koyan rapora göre Müslümanlar, katliam, ortadan kaybolma, tecavüz ve yağmalama olaylarına maruz kalıyor. Giriş çıkışların engellendiği Arakan'dan Bangladeş'e geçebilenlerin büyük çoğunluğunun cinayet, ortadan kaybolma, şiddet veya mülklerinin zarar görmesi, tecavüz, yağma ve hırsızlığa maruz kaldığı ya da bu bunlara şahit olduğu bildirildi.

KANAAT ÖNDERLERİ HEDEF SEÇİLİYOR

Öğretmenler, imamlar, din alimleri, toplum liderleri gibi etkili ve saygı duyulan kişilerin özellikle kurban seçildiği, katliamların farklı zaman ve yöntemlerle Myanmar ordusu, polis güçleri veya Budist köylüler tarafından yapıldığı belirtildi.

ÇOCUKLAR ÖLDÜRÜLÜYOR

Güvenlik güçleri tarafından tecavüz ve cinsel şiddete maruz kalanların bir kısmını çocuklar oluşturdu. Güvenlik güçleri ayrıca, bebeklerden gençlere kadar değişik yaş gruplarından kız ve erkek çocuklarını öldürdü. Rohingyalılar güvenlik güçleri tarafından yürütülen terör operasyonları sırasında gözaltına alındıklarında, evlerinde, camilerde ve bazen açık alanlarda dayağa, türlü işkencelere, zalimce, insanlık dışı ve aşağılayıcı muamelelere veya cezalara maruz kaldı.

DİNİ KIYAFET GİYMEK SAKAL BIRAKMAK YASAK

9 Ekim olaylarının ardından şiddetlenen etnik ve dini ayrımcılık sonucunda ibadetlerin yerine getirilmesi, seyahat ve iş faaliyetleri üzerinde mevcut kısıtlamalar daha da sıkılaştırıldı. Cenaze törenleri, hutbeler, dini kıyafetler ve sakal bırakmak daha da kısıtlandı.

EVLERDEN KURAN-I KERİM’LERİ TOPLAYIP YAKTILAR

Camileri üs olarak kullanmak üzere işgal eden ordu güçleri evlerden Kur'an-ı Kerim'leri toplayarak açık alanlarda yaktı. Arakan eyaletinde Budistlerin amansız zulümden bunalan Arakanlı mücahitlerin 9 Ekim'de sınır karakollarına yaptığı saldırılarda 13'ü güvenlik görevlisi 29 kişi ölmüştü. Saldırıların ardından bölgeye çok sayıda asker ve polis sevk edilmiş, operasyon başlatılmıştı. Sınır karakollarının bulunduğu Maungdaw ve Yathay Taung kasabalarında nüfusun çoğunluğunu Birleşmiş Milletler tarafından dünyada en fazla zulüm gören topluluk olarak tanımlanan Arakan Müslümanları oluşturuyor. Arakan eyaletinde 2012 yılında Budistler ile Müslümanlar arasında çıkan şiddet olaylarında çoğu Müslüman çok sayıda kişi yaşamını yitirmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmiş, binlerce Rohingya bölgeyi terk etmek zorunda kalmıştı.