BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths, yaptığı açıklamada, Myanmar'da yaşanan şiddet olaylarına son verilmezse ve krize barışçıl bir çözüm bulunmazsa yardıma muhtaçların sayısının daha da artacağını aktardı.
1 Şubat'taki darbeden bu yana 223 bin kişinin şiddet olayları yüzünden ülke içinde yerinden edildiğine dikkati çeken Girffiths, 144 bin Rohingyalının da (Arakan Müslümanları) kamplarda yaşamaya devam ettiğini belirtti.
Son dönemlerde 160'tan fazla ev, kilise ve insani yardım örgütlerine ait ofislerin yakıldığını ifade eden Griffiths, sivillere, sivil altyapılara ve insani yardım örgütlerine yönelik saldırılara son verilmesi çağrısı yaptı.
Myanmar'daki darbenin ardından istikrarsızlık, Kovid-19 salgını ve kötüye giden ekonomi nedeniyle ülkede insani yardıma muhtaç kişilerin sayısının 3 milyonu geçtiğini aktaran Griffiths, uluslararası topluma, "Myanmar için gereken 385 milyon dolar insani yardım fonuna destek verme, Myanmar ordusuna ise insani yardım faaliyetlerine engel olunmaması" çağrısında bulundu.
Myanmar'daki askeri darbe
Myanmar ordusu, 2020'deki genel seçimlerde hile yapıldığı iddialarının ortaya atılması ve ülkede siyasi gerilim yaşanmasının ardından 1 Şubat'ta yönetime el koymuştu.
Ordu, ülkenin fiili lideri ve Dışişleri Bakanı Aung San Suu Çii başta olmak üzere pek çok yetkili ve iktidar partisi yöneticisini gözaltına almış, 1 yıllığına olağanüstü hal (OHAL) ilan etmişti.
BM'ye göre, Myanmar ordusunun darbe karşıtı protestocu ve isyancı gruplara silahlı müdahalesi sonucu bugüne kadar 1000'in üzerinde kişi hayatını kaybetti, binlerce gösterici gözaltına alındı.
Ülkede geniş katılımlı gösteriler sürerken, üst düzey hükümet yetkililerinin askeri mahkemede yargılanmalarına devam ediliyor.
Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik
BM'ye göre, 25 Ağustos 2017'den sonra Arakan'dan kaçmak zorunda kalan ve Bangladeş'e sığınan 700 binden fazla mülteci bulunuyor. Kamplardaki mültecilerin yarısını ise çocuklar oluşturuyor.
Uluslararası insan hakları kuruluşları, yayınladıkları uydu görüntüleriyle Arakan'da yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtladı.
Arakanlıların topraklarına dönüşü için Myanmar ve Bangladeş hükümetleri arasında imzalanan anlaşma, yerinden edilenlerin durumlarını belgelendirmeleri mümkün olmadığı için uygulamada işlevsiz kalıyor.
BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti "etnik temizlik" ya da "soykırım" olarak adlandırıyor.
Uluslararası medya ve kuruluşların Arakan eyaletine girişini ciddi oranda kısıtlayan Myanmar hükümeti, bugüne kadar Arakanlı Müslümanların geri dönüşlerine ilişkin verdiği sözleri de yerine getirmedi.
Bangladeş'e sığınan Arakanlı Müslümanlar ve insan hakları örgütleri, gerekli güvenli ortam sağlanmadan bu kişilerin Myanmar'a dönmelerinin, yeni bir etnik temizliğe yol açacağı endişesini taşıyor.
