BM İnsan Hakları Konseyinin 45'inci oturumu, İsviçre'deki BM Cenevre Ofisi'nde başladı.
Bachelet, 47 üyeli Konseyin açılışında yaptığı konuşmada, farklı ülkelerden insan hakları durumuna ilişkin görüşlerini paylaştı.
"İşgal altındaki Filistin topraklarında, özellikle de Gazze'de büyüyen trajedi endişe verici." diyen Bachelet, Hamas ile İsrail arasında Katar ara buluculuğu ile varılan ateşkes memnuniyet verici olsa da Gazze'deki 2 milyon insanın acilen uzun vadeli ve sürdürülebilir çözümlere ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
Bachelet, İsrail'in 13 yıldır deniz ve kara yoluyla uyguladığı ablukanın, Gazze'nin başlıca ekonomik ve ticari faaliyetlerini tamamen durma noktasına getirdiğini ifade etti. Ablukanın doğrudan sonucu olarak, Gazze halkının yüzde 38'inden fazlasının yoksulluk içinde yaşadığını ve yüzde 50'sinin işsiz olduğunu aktardı.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının bölgede durumu daha da kötüleştirdiği uyarısında bulunan Bachelet, "Uluslararası hukuka aykırı abluka, İsrailliler ve Filistinliler için güvenlik veya barışı sağlamada kesin olarak başarısız oldu ve acilen kaldırılması gerekiyor." dedi.
İsrail, yaklaşık 2 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze Şeridi'ni 2006'dan bu yana kara, hava ve denizden abluka altında tutuyor.
SURİYE'DE 9,3 MİLYON KİŞİ GIDA GÜVENSİZLİĞİYLE KARŞI KARŞIYA
Bachelet, "Suriye halkının çok sayıda ve kapsamlı krizlerle karşılaşmaya devam ettiğini belirterek, salgının yanı sıra "kasıtlı bombalamaların" ülkedeki sağlık sisteminin yıkılmasına neden olduğunu dile getirdi.
Dünya Gıda Örgütüne göre ülkede 9,3 milyon kişinin gıda güvensizliği ile karşı karşıya olduğunu anımsatan Bachelet, Lübnan'daki ekonomik kriz de dahil olmak üzere bölgesel istikrarsızlığın Suriye'deki endişeleri tırmandırdığına dikkati çekti.
Ülkedeki iç savaşta kaybolan binlerce kişinin ailesinin özellikle çok büyük acı çektiğinin altını çizen Bachelet, "Bu gaddarlığın ve savaşın bir sonu olmalı." dedi.
SUUDİ ARABİSTAN'DA
Bachelet, Suudi Arabistan'daki insan hakları ihlallerine ilişkin ise "Suudi Arabistan'da, kadınların erkeklerle eşit olarak kendi seçimlerini yapma yetkisine sahip olmalarını talep eden kadın insan hakları savunucularının sürekli ve keyfi olarak tutuklanmalarından derin endişe duyuyorum. Gecikmeden serbest bırakılmalıdırlar." ifadesini kullandı.
KEŞMİR'DE YÜZLERCE KİŞİNİN KEYFİ GÖZALTILARI SÜRÜYOR
Cammu Keşmir'de Hint polisinin ve askerinin sivillere yönelik şiddetinin sürdüğü bilgisini paylaşan Bachelet, bazı siyasi ve toplum liderlerinin serbest bırakılmasını memnuniyetle karşıladığını, bununla beraber yüzlerce kişinin keyfi olarak gözaltında tutulduğunu ifade etti.
Bachelet, Keşmir'in Pakistan'ın kontrolündeki bölümünde ise internet kısıtlamaları olduğunu, bunun da özellikle eğitimi zorlaştıracağını belirtti.
ÇİN'İN SİNCAN UYGUR ÖZERK BÖLGESİ'NDEKİ UYGULAMALARI
Çin'in son yıllarda Uygur Türklerinin yaşadığı Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki uygulamalarına da değinen Bachelet, Uygurlar Türkleri için endişe duyduğunu vurguladı.
Bachelet, Ofisinin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki durum ve Çin'in politikalarının insan hakları üzerindeki etkisi hakkında Çin hükümeti ile iletişim kurmaya devam ettiği bilgisini paylaştı. Bachelet ayrıca koşullar elverişli olduğunda bölgeye olası bir ziyaretin şartlarını Çinli yetkililerle, görüşmeye devam ettiğini kaydetti.
Konseyin 45'inci oturumu, 6 Ekim'de sona erecek.