Bu Kadarı "Pes!" Dedirtti! Önce Darp Ettiler Sonra Mahkemeye Verdiler: 3. Duruşma Görüldü!

2020 yılının Ramazan ayında parkta sosyal mesafeli olarak namaz kılmak istedikleri gerekçesiyle polisler tarafından akıl almaz muamelelere maruz kalan 5 Furkan Gönüllüsü hakkında 'Polise direnme ve görevini yaptırmama' suçlamasıyla açılan davanın 3'ncü duruşması görüldü. Tanıkların dinletildiği dava 22 Şubat 2022'ye ertelendi. 4 polis müşteki olarak ifade verdiği duruşmada, polislerin Furkan Gönüllülerine karşı darp ve hakaret görüntülerini barındıran kayıtlar bilirkişiye gönderildi. Darp raporları mahkemeye sunuldu.

Eklenme Tarihi: 23 Eki 2021
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Bu Kadarı "Pes!" Dedirtti! Önce Darp Ettiler Sonra Mahkemeye Verdiler: 3. Duruşma Görüldü!

Bu Kadarı "Pes!" Dedirtti! Önce Darp Ettiler, Sonra Mahkemeye Verdiler!

21 Mayıs 2020 tarihinde Adana Merkez Park'ta teravih namazı kılmak isteyen 3 kişiye polisin ters kelepçe yapıp yere yatırdığı ve darp ettiği görüntüler polis kamerasıyla dakika dakika kaydedildi. Görüntülerden yansıdığı üzere Furkan Gönüllülerinin, polislerin iddianamede ifade ettiklerinin aksine; camiye girmeye çalışırken değil, yolda giderken darp edildiği görüldü.

Maruz kaldıkları haksız şiddet üzerine Adana Cumhuriyet Başsavcılığına, kamera kayıtları ve darp raporları ile şikayette bulunan Furkan Gönüllülerinin suç duyuruları hakkında savcılık; “Polislerin tespit edilemediğini” belirterek takipsizlik kararı vermişti.

Öte yandan tüm bu görüntülere rağmen polisler, gönüllüler tarafından darp edilip hakarete uğradıkları iddiasıyla suç duyurusunda bulundu.

21 Mayıs'ta Neler Yaşanmıştı?

21 Mayıs 2020 Ramazan ayında açık alanda teravih namazı kılmak isteyen 11 Furkan Gönüllüsü, görevli polislerin ‘Pandemi’ nedeniyle namaz kılınamayacağını söylemesi üzerine parktan ayrılırken polisler tarafından ağır şekilde şiddete maruz kaldı.

Birçok kişinin yan yana oturduğu parkta, mesafe kurallarına uyarak namaz kılmak isteyen vatandaşlar, bulundukları yerden kilometrelerce uzaklıktaki karakola; tekmeler, yumruklar, coplar ve sürüklemeyle götürüldü.

Polisin bazı vatandaşların kafasını asfalta yapıştırıp diziyle ezdiği, ters kelepçe yapıp yumruklayarak gözaltı aracına bindirildiği, araçtan indirilip emniyete alınırken oluşturulan polis koridorundan dövülerek geçirildiği aktarıldı.

O gece orantısız güç uygulayan Hüseyin adlı bir polis memuru akraba grubunda yaptığı yazışmalarında olayı şöyle detaylandırdı;

Dayı bunu ve bir tane kısa boylu sözcülerini bir dövdüm bir dövdüm yüzüne ben vurmadım ama belden aşağılarının tutmadıklarına eminim. Bu şerefsizler bayadır gündemde yoktu kendilerini hatırlatmak için bir ortaligi karıştırmaya çalıştılar E5 te namaz kıldilar gözaltına alınan 40-50 kişiden çok güzel hirsimi aldım kuytulun evine kadar döve döve götürdük

Namaz Kılmak İsteyen 5-10 Kişilik Gruba ‘Provokasyon’ iftirası!

Olayı haber alıp yakınlarını görmek için karakola gelen birçok vatandaş da, polis tarafından linç edilip gözaltına alınmıştı. Namaz kılmak isteyen 11 kişiyken gözaltına alınan toplam 46 kişi olmuştu. Bu sayı yandaş medyada ‘Provokasyon’ olarak yansıtılmış, sanki onlarca kişi namazı kullanarak eylem yapmak istemiş gibi gösterilmişti.

Evi, emniyetin bulunduğu sokakta olan Alparslan Kuytul Hoca ve beraberindeki yüzlerce Furkan Gönüllüsü, karakoldaki arkadaşları serbest bırakılana kadar sokaktan ayrılmayacaklarını belirterek geceyi polis ablukası altında geçirdi. Ablukadan çıkmasına izin vermeyen bazı kadınların namaz kılmasının dahi engellendiği belirtildi. Sahur dahi yapamayan vatandaşlar, kendileri için getirilen simitleri polislerle bölüştüğü ifade edildi.

Parkta ufak bir grubun namaz kılmasına müsaade etmeyen polis, onlarca kişinin Alparslan Hoca’nın evi önünde sosyal mesafeli olarak kıldığı sabah namazını seyretmekle yetindi.

Halkın Değil, Polisin Savcısı!

Yaşananların ardından polisler hakkında, Adana Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunan vatandaşlara, onlarca kamera kayıtları ve darp raporlarına rağmen polislerin tespit edilemediği gerekçe gösterildi. Furkan Gönüllülerinin buaşvurularına takipsizlik kararı veren savcı, 9 polisin 'Polise darp ve hakaret ' iddiasıyla suç duyurusunda bulunması üzerine 5 kişi hakkında mahkeme açtı.

Furkan Gönüllülerine uygulanan darp, küfür, biber gazı, üzerlerine araç sürme gibi akıl almaz müdahalelere rağmen yalan ifadelerle açılan dosyada bizzat emniyetin hazırlayıp mahkemeye sunduğu 11 CD içerisindeki 30 GB’lık kayıtlarda emniyetin aleyhine belgeler bulundu.

Görüntülerde Furkan Gönüllülerinin polise yönelik herhangi bir taşkınlık yapmadığı, hakarette bulunmadığı açıkça görülüyordu.

Yanı sıra, darbeye maruz kaldığını iddia eden 9 polisin de aldığı darp raporunda, polislerin ellerinden ve kollarından yara aldığı belirlendi. Ancak bu darplar, Furkan Gönüllüleri tarafından değil, kendilerinin vatandaşlara hunharca saldırmasından kaynaklı olduğu anlaşılarak yalan ifade verdikleri ortaya çıktı.

Yanı sıra 9 şikayetçi polisin verdiği ifade metninin, kelimesi kelimesine aynı olması dikkatlerden kaçmazken bu mahkemenin, talimat üzerine açılmış olduğu sezilerini güçlendirdi.

Furkan Gönüllüleri ve mağdur vatandaşlar, 3'ncü duruşması da ertelenen mahkemenin asıl suçluları cezalandırarak kendileri hakkında beraat kararı vermesini talep ediyor.