Çavuşoğlu'ndan Trump'a tepki: Stratejik ortaklar sosyal medya üzerinden konuşmaz

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Eğer Türkiye Kürtleri vurursa, Türkiye'yi ekonomik yönden mahvederiz" diyen ABD Başkanı Donald Trump'a tepki gösterdi. Çavuşoğlu, "Stratejik ortaklar sosyal medya üzerinden konuşmaz" dedi.

Eklenme Tarihi: 14 Oca 2019
2 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Çavuşoğlu'ndan Trump'a tepki: Stratejik ortaklar sosyal medya üzerinden konuşmaz

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ABD Başkanı Donald Trump'ın "Eğer Türkiye Kürtleri vurursa, Türkiye'yi ekonomik yönden mahvederiz. 20 millik (32 km) güvenli bölge kuracağız. Aynı zamanda Kürtlerin Türkiye'yi provoke etmesini istemiyorum" şeklindeki açıklamasını değerlendirdi.

ABD yönetiminin Suriye'den çekilme kararı aldığını hatırlatan Çavuşoğlu, "Sayın Trump iki kere Cumhurbaşkanımızı iki kere arayarak kararını iletti. Stratejik ortaklar Twitter üzerinden konuşmaz" dedi.

Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

— Suriye'yi bölmek isteyen bir terör örgütü var, bizim hedefimiz bu terör örgütü… Biz Kürtlerin düşmanı değiliz, tarihte de en çok savunan biz olmuşuzdur, olmaya da devam edeceğiz. Bu terör örgütlerini bir tutarak bir yere varamayız. Avrupa, ABD bu gerçeği bizden çok daha iyi biliyor. Trump'ın durumunu anlıyoruz, üzerinde çok ciddi baskı var. Son tweetinde bir iç politika olduğunu biliyoruz, ama stratejik ortaklar sosyal medya üzerinden konuşmaz. Hiçbir tehdide pabuç bırakmayacağımızı söyledik. Bir tarafta ekonomik zorluklar, bir tarafta terör tehdidi, bu millete sorsalar, karşı karşıya kaldığı tehdidi yok etmek için ne gerekiyorsa onu yaparız. Trump'ın kullandığı dili doğru bulmuyoruz. Öncelikle hak ettiğimiz saygıyı, ABD ve herkes bilmeli. ABD ve herkes üslubunu ve davranışlarını ayarlamalı.

Çavuşoğlu, sınırda 33 kilometrelik güvenli bölge konusunda ise "Türkiye’nin kararlılığından sonra bu fikri ortaya attılar, buna karşı değiliz" ifadesini kullandı.

Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

— Trump'ın üzerinde ciddi bir baskı var. Güvenlik birimleri (Suriye'den) çekilmemesi için baskı yapıyor. Biz hiçbir tehditten korkmayacağımızı söyledik. Ekonomik tehditle bir yere varılamaz. İdlib bir terör yuvası olduysa bunun sorumlusu rejim ve destekçisi olan ülkelerdir. O teröristleri Dara'dan Humus'tan rejim ve destekçisi ülkeler gönderdi. En son sıra İdlib'e gelince, bunu bahane ederek İdlib'e saldırmak amaçtı. Sahada değişik gruplar var, hepsini kontrol etmek kolay değil. Ama genel anlamda baktığımız zaman İdlib muhtırası başarılı bir şekilde uygulanmıştır. HTŞ'nin ya da El Nusra'nın, İdlib bölgesinin yüzde 50'sini ele geçirdiği söylemi doğru değildir. Radikal gruplar alınan tedbirlerden rahatsız ve ılımlı muhalefete saldırıyor. Bu terör örgütlerine yönelik ne yapacağımızı da konuşmamız lazım. Burada ciddi bir durum var ama Türkiye burada yapıcı bir şekilde üzerine düşeni yapıyor çünkü Suriye'de siyasi çözüm için bu çok önemlidir.