Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, darbe girişiminin ardından Gülen Cemaati ile bağlantılı olarak kamu görevlilerinin açığa alınmalarının “cadı avına dönüşmemesi” gerektiğini belirtti, bunun için gerekli özenin gösterilmesinin zorunlu olduğunu söyledi. Türkeş, görevden almaların birtakım araştırma ve istihbarata dayalı olduğunu, “muhaliflerin görevden alındığına” ilişkin iddianın ise gerçeği yansıtmadığını belirtti. Bu kadar kamu görevlisinin açığa alınmasında hatalar da olabileceğine dikkat çeken Türkeş;
" DİKKATLİ HAREKET ETMEK LAZIM
BÜROKRASİDEKİ görevden almalar birtakım araştırmalara ve istihbaratlara dayalı olarak gerçekleştiriliyor. Bu kadar fazla kişiyle ilgili işlemler yapılırken illa ki bazı yanlışlıklar da olabiliyor. Sonuçta insan faktörü ve bu işlemleri yapanlar da görevlendirilen memurlardır. Ayrıca husumetlerle davranan, kendi kişisel meselesine dahil etmeye çalışanlar, gıcığı olanlar da çıkabiliyor. Bu yüzden çok dikkatli hareket etmek lazım.
GÖREVDEN ALMALAR KEYFİ DEĞİL
Üniversitelere rektör seçiminde bakıyorsunuz biri, diğerini Fetö'cü diye ihbar ediyor. İşin ilginci diğeri de rakibini aynı şekilde suçluyor. Kötü niyetli insanlar… Televizyonda da söyledim, yolda arabanın amortisörü patlasa Fetö'cüler yaptı diyorlar. Böyle yaygın bir hava var. Cadı avına döndürülüyor bu iş… Bunu çok sakıncalı görüyorum. Şimdi bunun iyisiyle kötüsünü, doğrusuyla yanlışını ayırt etmek lazım. O da çok büyük bir gayret gerekiyor. Ona özen gösteriyoruz. Kamuda görevden almalar keyfi değil. İstihbarat birimlerinden gelen raporlar, iletişim bilgileri, örgütsel çalışmaları, organize yapılmış işler gibi birçok dataya bağlı olarak, belli veriler ışığında yapılıyor. Tabii darbeyle ilgili açılacak davada Fetö'cü olarak birinci derece görev almayanı buna dahil edemezsin, edilmemeli. Konuları ayırmak lazım.
Görevden alınanların hükümete muhalif olduğu için alındığı iddiası gündeme getiriliyor. Ben böyle bir şeyin yapıldığına, yapılacağına inanmıyorum. Başında da dediğim gibi insan faktörü var, bazı bilerek yapılan hatalar olabilir. Kamuda, AK Parti'ye muhalif olanların ayıklanması şeklinde bir şey Bakanlar Kurulu'nda konuşulmadığı gibi bunun iması da olmadı.
DARBE GİRİŞİMİ KONSORSİYUM GİBİ
Darbe girişiminin daha çok izaha muhtaç tarafı var. Bir konsorsiyum gibi. Bunu hukuk belirleyip ortaya koyacak. Sadece Fethullah Gülen Terör Örgütü mü gerçekleştirdi? Başkalarının da katkı sağlayıp sağlamadığı anlaşılacak. Darbe girişimi gecesinde İstanbul'da kadın pilot da görev aldı. Fethullahçılar devleti ele geçirmeyi sadece erkeklerle yürütüyor. Darbe girişimine kadın pilot katıldığına göre bu başka bir yapının adına mı katıldı, bunun da çok iyi araştırılması gerekiyor."