Birleşik Arap Emirlikleri'nin Abu Dabi Veliaht Prensi ve BAE Genelkurmay Başkan Yardımcısı Muhammed bin Zayed el Nahyan, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in resmi davetlisi olarak bu ülkede bulunuyor.
Çin devlet medyasına göre, Devlet Başkanı Şi Cinping, görüşme sırasında bin Zayed'e, BAE'nin Sincan (Doğu Türkistan) meselesinde Pekin'e verdiği "değerli destek" için teşekkür etti ve iki ülkeyi terörle mücadele konusunda iş birliğini daha da güçlendirmeye çağırdı.
Abu Dabi Veliaht Prensi de ülkesinin "Çin'in etnik azınlıkların haklarını ve çıkarlarını koruma çabalarını takdir ettiğini" söyledi.
Çin devlet televizyonu CCTV de Muhammed bin Zayed'in, BAE'nin Çin yönetimiyle birlikte aralarında Doğu Türkistan İslam Hareketi'nin de olduğu "terörist ve aşırılık yanlısı gruplara karşı ortak mücadele" etmeye istekli olduğunu söylediğini aktardı.
Veliaht Prens'in açıklamalarının, Çin'in Doğu Türkistan politikalarının uluslararası kamuoyundan sert tepki ve eleştiri aldığı bir zamana denk gelmesi dikkati çekti.
Twitter hesabından bir açıklama yapan bin Zayed, iletisinde, arkadaşı olarak tanımladığı Çin lideri Şi Cinping'le görüşmekten mutluluk duyduğunu belirterek, "Ortak hedefleri, özlemleri ve insana yatırım vizyonunu paylaşıyoruz. Küresel barış ve istikrar için mücadele ediyoruz. Birleşik Arap Emirlikleri ve Çin gelecek vadediyor." ifadesini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanlığının verilerine göre 3 milyon civarında Uygur ve diğer Müslüman azınlıklara mensup vatandaşları zorla toplama kamplarına alan Çin yönetimi, ilk etapta bu kampların varlığını reddetmişti.
Ancak uluslararası baskıların artması üzerine Pekin, toplama kamplarını dünyaya 'yeniden eğitim merkezi' ya da 'mesleki eğitim merkezi' olarak lanse etmeye çalışmıştı.
Batılı ülkelerden Pekin'e çağrı: Toplama kampları derhal kapatılsın
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu'nda, temmuz başında Japonya ve Avustralya'nın da aralarında olduğu 22 Batılı ülke, Pekin yönetimine ortak bir mektup yazarak Doğu Türkistan'daki toplama kamplarını kapatması ve zorla tutulan Uygurların da derhal serbest bırakılması çağrısı yapmıştı.
Ancak bu mektuptan 3 gün sonra aralarında Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Mısır, Pakistan ve Körfez ülkelerinin de bulunduğu 37 ülke, Çin'in Doğu Türkistan'daki politikalarına destek veren bir açıklamaya imza atmıştı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) başta olmak üzere, Batılı insan hakları örgütlerinin tepki gösterdiği söz konusu imzaya Suudi Arabistan geçtiğimiz hafta sahip çıkmıştı.
BM, İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Uluslararası Af Örgütü, ABD ve Avrupa Birliği ülkeleri, Çin'in Doğu Türkistan'da inşa ettiği toplama kamplarını sert ifadelerle eleştiriyor, derhal kapatılmasını istiyor.
Diasporada bulunan Uygurlar da, Çin'in toplama kamplarına aldığı Uygurları, asimilasyona tabi tuttuğunu belirtiyor.