Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
Geçen sene nisan ayında gerçekleştirdiği ziyaretin ardından Steinmeier'i yeniden ağırlamanın memnuniyetini duyuyorum. Son dönemde gerçeekleşen üst düzey ziyaretler ve görüşmelerimiz iki ülke arasındaki diyaloğun en açık tezahürüdür. İkili iş birliğimizi derinleştirmenin yanı sıra bölgesel gelişmeleri de ele aldık. Yatırımları karşılıklı olarak teşvik etmeye devam ediyoruz. Avrupa genelinde ırkçılık eylem ve söylemlerin arttığını müşahade ediyoruz. Alman dostlarımızla birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Gümrük Birliği ve vize serbestisi üzerinde durduk. Barış ve istikrara yönelik ortak gayretlerimiz bakımından önem taşıyor. Bölgesel konular bağlamında Almanya ile iş birliğini sürdüreceğiz. Türkiye'nin Suriye'nin yeniden imarına çabalarına da Almanya'nın da destekleyeceğine inanıyorum.
“Yabancı karşıtlığı Türk toplumunu endişelendirmektedir”
Yatırımları karşılıklı olarak teşvik etmeye devam ettiklerini belirten Erdoğan, “Avrupa'da yabancı karşıtlığı, ırkçılık, İslam düşmanlığı içeren eylem ve söylemlerin arttığını müşahede ediyoruz. Bu, Türk toplumunu da endişelendirmektedir. Bu konuda da Alman dostlarımızla birlikte çalışmaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
“Ateşkesin muhafazası için herkese büyük sorumluluklar düşüyor”
Gümrük Birliği ve vize serbestisi üzerinde durduklarını aktaran Erdoğan, şunları söyledi:
“Barış ve istikrara yönelik ortak gayretlerimiz bakımından önem taşıyor. Suriye'deki gelişmeler, Gazze'deki son durum ve Ukrayna'daki savaş gibi bölgesel konular bağlamında, Almanya ile iş birliğini sürdüreceğiz. Gazze'deki ateşkesin muhafazası için herkese büyük sorumluluklar düşüyor. Uluslararası toplum olarak iki devletli çözüm için gayretlerimizi sürdürmeliyiz. Türkiye'nin Suriye'nin yeniden imarına çabalarına da Almanya'nın da destekleyeceğine inanıyorum. Kalıcı barış ve refahın hüküm sürdüğü bir Suriye hepimizin arzusudur."
"ALMANYA SİYASİ BİR DÖNÜŞÜM YAŞAYACAK"
"Bu akşam yaptığımız açık sözlü görüşme için müteşekkirim" diyen Steinmeier, açıklamalarına şöyle devam etti:
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier "Ortadoğu'da çok hareketli bir dönem yaşanıyor. Gazze'de ateşkes kararlaştırıldı ve rehinelerin serbest bırakılmasında ilerlemeler kaydedildi. Bütün bunlara Almanya ve Türkiye olarak farklı pencerelerden bakıyoruz ama ortak bir çıkarımız var. Bu da bölgeye kalıcı barışın gelmesi. Gerginlikler karşısında fırsatları değerlendirmede mecburuz." dedi.
Steinmeier; "Almanya seçime giriyor. Siyasi bir dönüşüm yaşayacak. Biz de Ortadoğu'daki değişimden etkileniyoruz. Almanya'da geçiş sürecinde ve güvenilir partner olmaya devam ediyor." açıklamasında bulundu.
Steinmeier, "Suriye konusunu ayrıntılı bir şekilde ele aldık. Sayın Cumhurbaşkanı, Şara ile yaptığı görüşmeye dair bilgi verdi. Suriye'nin istikrarlı olması için tüm etnik grupların sürece katılması gerekir." ifadelerini kullandı.
Steinmeier, "İsrail ve Filistin konusuna da değindik. Ateşkesin ilk adım olduğu konusunda hemfikiriz. Kalan rehinelerin serbest bırakılması için ve insani felaketin sona ermesi için ilk adım. Filistinlileri Gazze Şeridi'nden göç ettirmek veya sürgüne göndermek şeklindeki öneriler endişeye ve korkuya neden oluyor. Böyle öneriler uluslararası hukuk açısından da kabul edilemez. Biz de Almanya olarak iki devletli çözümü savunuyoruz." dedi.
"FİLİSTİNLİLERİ SÜRGÜNE GÖNDERMEK KABUL EDİLEMEZ"
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, "(Trump'ın) Filistinlileri sürgüne gönderme yönündeki teklifler büyük endişe ve korkuya neden oluyor. Uluslararası hukuk açısından kabul edilemez" dedi.
Steinmeier, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Orta Doğu'da ve bölgede çok hareketli bir dönem yaşandığını, Gazze'de bir ateşkesin kararlaştırıldığını, rehinelerin serbest bırakılmasında ilerlemeler kaydedildiğini, Lübnan'da ateşkes sağlandığını, Beşşar Esed rejiminin sona erdiğini ve Suriye'de bir yeniden başlangıç olduğunu belirten Steinmeier, şu değerlendirmede bulundu:
"Bütün bunlara Almanya ve Türkiye olarak farklı perspektiflerden bakıyoruz ancak ortak bir çıkarımız var, o da artık bölgede kalıcı bir barışın yerleşmesi. Bunun için Türkiye çok önemli bir aktör. Cumhurbaşkanıyla şu konuda hemfikiriz, bütün bu gerginlikler karşısında fırsatları değerlendirmeye mecburuz, barışçıl ve kalıcı bir gelişme istiyoruz bölgede."
"BÜTÜN AKTÖRLERİ KAPSAYAN BİR SİYASİ SÜREÇ OLUŞMALI"
Steinmeier, Erdoğan ile İsrail ve Filistin konusuna da değindiklerini, şu anda Gazze'de yaşanan ateşkesin bir ilk adım olduğunu konusunda hemfikir olduklarını dile getirdi.
Kalan rehinelerin serbest bırakılması ve insani felaketin de sona erdirilmesi için ateşkesin bir ilk adım olduğuna işaret eden Steinmeier, "Bu ilk adımdan daha kapsamlı, bütün aktörleri kapsayan bir siyasi süreç oluşmalı." dedi.
"İKİ DEVLETLİ BİR ÇÖZÜMÜ SAVUNUYORUZ"
Steinmeier, Orta Doğu seyahati sırasında son 3 günde bölgeyle ilgili konuları görüştüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Filistinlileri, Gazze Şeridi'nden göç ettirmek veya sürgüne gönderme yönündeki öneriler, teklifler yaptığım bütün görüşmelerde büyük endişe ve korkuya neden oluyor. Bu tür öneriler uluslararası hukuk açısından kabul edilemez. Bundan sonra ABD yönetimiyle yapılacak görüşmeler için de önemli bir temel oluşturulması gerekir. Biz de Almanya olarak iki devletli bir çözümü savunuyoruz."
"SURİYE'NİN İSTİKRARLI OLMASI İÇİN TÜM ETNİK GRUPLAR SÜRECE KATILMALI"
Görüşmede Suriye konusunu ayrıntılı şekilde ele aldıklarını belirten Steinmeier, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, dün Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile görüşmesine ilişkin kendisine bilgi verdiğini anlattı.
Kendisinin de görüşmede Suriye'de kapsayıcı bir sürecin ne kadar önemli olduğuna değindiğini aktaran Steinmeier, bütün uluslararası aktörlerle eşgüdümün de önemli olduğunu ifade ettiğini kaydetti.
Steinmeier, Suriye'nin istikrarlı olması için tüm etnik grupların sürece katılması gerektiğine işaret ederek bunun, Türkiye ve diğer ülkelere göç eden Suriyelilerin ülkelerine geri dönmesi için bir temel oluşturulabileceğini söyledi.
DEPREM BÖLGELERİNDE, DEPREME DAYANIKLI OKULLARIN İNŞASI İÇİN 140 MİLYON EURO
Steinmeier, yarın 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, ülkesinin ve vatandaşlarının Türkiye'nin acısını paylaştığını ifade etti.
Hem Alman devletinin hem de birçok bireyin ilk günden beri yardım etmek için çaba harcadığını ve bu yardımların devam edeceğini, kendisinin de deprem bölgesine gittiğini belirten Steinmeier, "Şimdi yeniden inşa için verilecek olan 140 milyon euroluk bir kredinin ilk dilimi kararlaştırıldı ve bu kapsamda depreme dayanıklı okulların inşası gerçekleşecek." dedi.
