Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan'ın açıklamasından öne çıkan satır başları:
KKTC'DEKİ TÖRENLERE KİMLER DAVET EDİLDİ? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in KKTC'deki törenlere davet edilip edilmediğine ilişkin soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tarafından bu ziyarete, bu kutlamaya, örneğin Oğuzhan Bey davet edildiği gibi Temel Bey de davet edildi, ama Temel Bey maalesef gelmedi. Aynı şekilde CHP ve İYİ Parti genel başkanları da davet edildi ama maalesef onlar da gelmedi.
Öbür taraftan HDP tabii ki davet edilmedi. Çünkü onların millilik diye bir derdi yok. Öyle sayısal duruma da bakılmadı. Sayın Mustafa Destici de davet edildi. Özellikle Erbakan Hoca'mız sebebiyle oğlu Fatih Bey davet edildi. Hakeza Oğuzhan Bey o dönemin içerisinde aktif rol oynadığı için o da davet edildi. Sayın Önder Aksakal, merhum Ecevit'in şu andaki adeta vekili konumunda kabul edilerek o da davet edildi. Sağ olsunlar geldiler. Ben maksat hasıl oldu diye düşünüyorum"
Bu tür programlarda hassasiyetlere hep dikkat ettiğini belirten Erdoğan, "Arkadaşlar 'Kimler olsun?' dediklerinde aynı hassasiyeti göstererek yeter ki milli ve yerli bir duruş varsa, değerlerimize karşı düşmanlık duygusu yoksa kesinlikle biz onlarla beraber oluruz, onlarla beraber yola devam ederiz. Sağ olsun zaten Cumhur İttifakı olarak da Sayın Devlet Bey ile bu konularda her zaman görüşmemizi yaparız. O da bu tür hassasiyetlere değer veren bir insan olarak bizimle beraber. Burada da yine birlikte olduk, programlarımızı birlikte icra ettik"
SOSYAL MEDYAYA 'YALAN HABER' DÜZENLEMESİ "Büyük Millet Meclisi'miz sosyal medya ile alakalı bir yasa geçirdi. Fakat bu yasanın devamında özellikle yalan terörü hususunda bir adım daha atılması gerekiyor. Bu konuda da yaptığımız bir çalışma var. Uluslararası alanda özellikle bu yalan teröründe ne tür adımlar atılıyor, ne tür düzenlemeler, ne tür müeyyideler getiriliyor, karşılaştırmalı bir çalışma yaptık. Ekim ayından itibaren bununla ilgili de Meclis'te bir çalışma yürütülecek. Fakat sorun bizim açımızdan çok daha can yakıcı. Çünkü bizdeki muhalefet partisi bu yalan terörünü siyasetinin tek malzemesi yapmış durumda. Dolayısıyla bizdeki durum çok daha ciddi ve demokrasimiz adına çok daha büyük bir tehdit. Daha fazla katlanamayız. Çünkü bu da bir terör. Onun için üzerine gitmemiz lazım"
SEÇİM BARAJINA İLİŞKİN DE KONUŞTU "Bir süre önce başlayan seçim yasalarına yönelik bir çalışma vardı. Son durum nedir? Baraj kaça düşecek? Aynı zamanda dar ve daraltılmış bölge tartışmaları var. Bununla ilgili bir değerlendirmeniz olur mu?" sorusuna ise Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"Konuyla ilgili Genel Başkan Yardımcım Hayati Yazıcı Bey başkanlığında bir ekip bu çalışmayı yaptı. Bu konuyla ilgili olarak da aynı zamanda Cumhur İttifakı olarak MHP ile de bir görüşme yürüyor. O görüşmelerden sonra da işi belli bir yere oturtacağız. Dar bölge, daraltılmış bölge vesaire, bunlar hep o görüşmelerin ardından gelebilecek şeyler. Ama nihai olarak şunu söyleyeyim, Cumhur İttifakının mutabakatı olmadan bizim tarafımızdan bir karar açıklanmaz. İttifakı sağlayıp ondan sonra açıklamamızı inşallah yapmış olacağız"