Depremin ardından yaşanan sel felaketi, tarım ve hayvancılıkta büyük zarara yol açtı

Depremin ardından yaşanan sel felaketi, tarım ve hayvancılıkta büyük zarara yol açtı. İktidarın şimdiye dek verdiği desteğin yetersiz kaldığını belirten yurttaşlar “Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Zararımız karşılanmalı” dedi. Deprem, tarım ve hayvancılıkla uğraşan yurttaşları da vurdu. Pek çok köyde ahırlar yıkıldı, hayvanlar öldü veya sakat kaldı. Köylünün zararı büyük. Devletin desteğinin çok yetersiz kaldığından yakınan köylü … Depremin ardından yaşanan sel felaketi, tarım ve hayvancılıkta büyük zarara yol açtı Devamı »

Eklenme Tarihi: 20 Mar 2023
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 20 Mar 2023
Depremin ardından yaşanan sel felaketi, tarım ve hayvancılıkta büyük zarara yol açtı

Depremin ardından yaşanan sel felaketi, tarım ve hayvancılıkta büyük zarara yol açtı. İktidarın şimdiye dek verdiği desteğin yetersiz kaldığını belirten yurttaşlar “Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Zararımız karşılanmalı” dedi.

Deprem, tarım ve hayvancılıkla uğraşan yurttaşları da vurdu. Pek çok köyde ahırlar yıkıldı, hayvanlar öldü veya sakat kaldı. Köylünün zararı büyük. Devletin desteğinin çok yetersiz kaldığından yakınan köylü “Tarım da hayvancılık da enkaz altında kaldı. Zararımız bir an önce karşılansın” dedi.

Depremin ardından tarım ve hayvancılığın yaygın olduğu Hatay, Adıyaman, Malatya, Maraş gibi illerde çok sayıda hayvan da ya enkaz altında öldü ya da yaralandı. Devlet desteği olarak bir büyükbaş hayvan için 500 lira, küçükbaş hayvanlar için ise 50 lira yem desteği yapıldı. Benzer şekilde arıcılara da 30 gram arı besini desteği yapıldı. Son olarak depremden zarar gören yetiştiricilere, Hasar Tespit Komisyonu tarafından tarafından öldüğü tespit edilen arılı kovan, büyükbaş, küçükbaş ve kanatlı sayısı kadar canlı hayvan desteği yapılacağı açıklandı ancak henüz yapılmadı.

135 HAYVAN ÖLDÜ

Malatya’nın Akçadağ ilçesinde Ören Mahallesi’nde hayvancılıkla uğraşan İbrahim Budak adlı bir yurttaş “Hayvanlarımızya öldü ya da sakat kaldı. Yem bulamadık, satmak zorunda kaldık. Çok ucuza verdik, zararımız çok büyük. Nasıl geçineceğimizi, bundan sonra ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bir hayvanı ölene de on tane ölene de aynı yem desteği verildi” diye yakındı. “Hayvancılık enkazda kaldı” diyen Budak, “350 TL olmuş etin kilosu. Et fiyatları daha da artacak. Bir litre sütü dahi çocuğa alamayacaksın. Burada çocuklarımıza biz süt bulamıyoruz” diye konuştu.

Malatya’da hayvancılık yapan Kamil Yavuz ise depremde ahırın komple çöktüğünü ve hayvanların enkaz altında kaldığını belirterek “Ahırda 325 küçükbaş, 6 tane de büyükbaş hayvan vardı. Büyükbaşlara bir şey olmadı. Küçükbaş hayvanlardan 135 tanesi telef oldu. Sağ kalan hayvanların da kimi yavru attı, kimi ölü kuzu doğurdu. Kimisinin ayağı kırık, kiminin gözü patlak” dedi. Zararın ne kadar olduğunu bilmediğini söyleyen Yavuz, şöyle devam etti: “200’e yakın hayvanımız kaldı. Hayvan ölümleri devam ediyor. Kimi enfeksiyon kapmış, kimi hasta. Yem desteği hesabımıza yattı, koyun başına 50 TL… Uygun görülen bu. Bir de koyun küpe desteği dediğimiz şey hesabımıza yattı. Ölen hayvan için hayvan verileceği söylendi ama henüz verilen birşey yok. Deprem sonrası et ve süt ürünlerine zam gelebilir. Çünkü Türkiye’de hayvancılık bitti. Hayvanlar para etmiyor. Bundan 3-4 yıl önce bin 800-2 bin liraya kurbanda küçükbaş satıyordum halen öyle. Her şey 10’a katlandı ama bizim satış fiyatları aynı. Tarım ve hayvancılıkta emanet ehline teslim değil. Türkiye’de günbegün tarım ve hayvancılık çöküşü daha da derinleşiyor. Tarım ve hayvancılık ülkesi olmamıza karşın her şey ithale dayanmış. Zararı vahameti büyük.”

TARIM BAKANI’NA TEPKİ

Kayısı ile geçimini sürdüren Arif Kalı da depremde, kurutulmak için toplanan çok sayıda kayısının da enkaz altında kaldığını anlattı. Kalı “Kayısıların gübrelemesi deprem dönemine denk geldi, hem bunlar yapılamadı hem de kayısı malzemeleri gitti, enkaz altında kalan kayısılar oldu. Bu yıl kayısıdan çok verim alınmaz. Onların kaydı alındı ama destek olacak mı belli değil. Tarım bitti, hayvancılık bitti. Temel geçim kaynağımız kayısı. Bunun ekonomiye yeniden kazandırılması gerek” dedi.

Malatya Kürecik’de arıcılık yapan Hüseyin Tezgel ise Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’ye seslenerek “Benim sitemim Tarım Bakanlığı’na. Bir kovan başına bir kilo verse tamam derim. 30 gram vermiş, bu yeter mi?” diye sordu. Tezgel, özetle şunları söyledi:

“Arı salkımdaydı deprem oldu ve 200-250 kovan arım, depremde bayağı hasar gördü. Sigortalı olduğu için sigortayı aradım. Geldiler, ‘Bakımını yap, biz yine geleceğiz’ dediler. Tarım Bakanlığı’ndan bir ricam var. Geçen gün kovan başına bir yıllık olmak üzere 30 gram kek göndermiş. Bizimle dalga mı geçiyor? Kışın bu arıların beslenmesi için kek denilen bu besini yemesi gerek. Bana destek veriyormuş, verme. Ama bana köstek de olma. Kovan başı 30 gram destek mi olur? Benim bankaya ve Tarım Kredi Kooperatifi’ne 250 bin TL borcum var. Bu parayı kim ödeyecek.”