Başına gelenleri kamuoyuyla paylaşan Salem, sosyal medya hesabında yaptığı "Avrupa’da ifade/düşünce özgürlüğü illüzyondur" paylaşımı sonrasında kendisine soruşturma açıldığını ve sonrasında görevine son verildiğini ifade etti.
Konu ile ilgili TRT Arabic'e röportaj veren Maram Salem, "Birlikte çalıştığımız bir Alman gazeteci beni ve diğer arkadaşlarımı yaptığım paylaşım nedeniyle Yahudi düşmanlığı ve İsrail karşıtlığı ile suçlayarak hakkımda soruşturma açtırdı" ifadelerini kullandı.
Mesleğini yaparken İsrail karşılığı veya Yahudi aleyhtarlığı içeren bir ifade kullanmadığını belirten Salem, soruşturmaya çok şaşırdığını belirtti.
Düzenlenen şirket içi soruşturmada, kendisine "Aileniz sizi İsrail'e karşı nasıl yetiştirdi?" sorusuna maruz kalan gazeteci, bu sorunun sadece baskıcı hükümetlerin güvenli organları tarafından sorulacağının altını çizdi. Salem, kendisine yöneltilen "DW için mi çalışıyorsunuz yoksa bir devletin istihbarat örgütü için mi" sorusuna ise çok şaşırdığını belirtti.
Düzenlenen ikinci soruşturmada İsrail ile ilgili yaptığı haberlerin gazetecilik gereği tarafsız olduğunun ispatlandığını belirten Salem, DW'e dava açacağını belirtti.
Almanya'ya ifade özgürlüğü olduğu için geldiğini söyleyen Salem, "Ülkemde yaptığım haberlerde baskı ve tehditlerle karşılaştım. Bu nedenle her zaman özgürlüklere önem veren bir medya kuruluşu için çalışmanın iyi olacağını düşünmüştüm. Başıma gelenler medyanın hiç bir yerde gerçekten özgür olmadığını kanıtladı" ifadelerini kullandı.
Maram Salem, sadece "Avrupa’da ifade/düşünce özgürlüğü illüzyondur" dediği için işten atıldığını ve DW'nin zihinsel, psikolojik ve fiziksel sağlığından ve mesleki geleceğinden sorumlu olduğunu vurguladı.
DW'nin sadece Maram Salem'i değil, 5 farklı gazeteciği aynı suçlamayla işten çıkardığı iddia ediliyor.