Türkiye Dışişleri Bakanlığı'ndan 7-8 Temmuz tarihleri arasında, Kazakistan’ın başkenti Nursultan’da düzenlenen Suriye konulu yüksek düzeyli toplantılar hakkında açıklama yapıldı.
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada şunları kaydedildi:
- Yapılan görüşmelerde Suriye’deki insani durum ve yardımlar, Anayasa Komitesi ve siyasi süreç, İdlib’deki son durum ile Fırat’ın doğusundaki ayrılıkçı oluşum başta olmak üzere terörizmle mücadele konusu etraflıca ele alınmıştır.
- Taraflar, Suriye’ye insani yardımların arttırılması gereğini vurgulamış, bu doğrultuda uluslararası toplum ve BM’ye çağrıda bulunmuşlardır.
- Taraflar, Suriye ihtilafına BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı uyarınca siyasi bir çözüm bulunması gereğini vurgulayarak siyasi sürecin ilerletilmesine bağlılıklarını teyit etmişlerdir. Bu çerçevede, Anayasa Komitesi’nin altıncı turunun gerçekleştirilmesi ve Komite çalışmalarında Usul Kuralları ve Temel Çalışma İlkeleri’ne uyulmasının öneminin altını çizmişlerdir.
- Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliğine kasteden ayrılıkçı gündemler reddedilmiştir. Terörle mücadele bahanesiyle hayata geçirilmeye çalışılan gayrı-meşru öz yönetim girişimlerinin kabul edilemez niteliği vurgulanmıştır. Sivillere ve son dönemde sivil tesislere yapılan saldırılar kınanmıştır. Bu çerçevede, tarafımızdan, PKK/YPG’nin Afrin’de 12 Haziran’da BM destekli bir hastaneye yaptığı terör saldırısı dikkate getirilmek suretiyle, saldırının yapıldığı bölgelerin ilgili mutabakatlar uyarınca terörden arındırılması yönündeki beklentimiz yinelenmiştir.
- İdlib’de sahada sükunetin korunmasına yönelik bağlılık teyit edilmiş; tarafımızdan son dönemde artan ateşkes ihlallerinin bir an evvel son bulması gerektiği kaydedilmiştir.
- Toplantı vesilesiyle, Astana Süreci çerçevesinde kurulmuş bulunan Zorla Alıkonan/Kaçırılan Kişilerin Serbest Bırakılması, Cenazelerin Takası ve Kayıp Şahısların Akıbetinin Tespitine İlişkin Çalışma Grubu da biraraya gelmiştir. Bu toplantıda, Çalışma Grubu tarafından beşinci proje çerçevesinde, alıkonan bazı kişilerin 2 Temmuz’da başarılı şekilde karşılıklı olarak serbest bırakılmasından duyulan memnuniyet ifade edilmiş, çalışmaların ve işbirliğinin sürmesi hususunda mutabık kalınmıştır.
