Dolar/TL, 10 günlük aralıksız yükseliş ve benzer para birimlerinden negatif ayrışma ile 16’ya daha da yaklaşırken piyasanın kamu kontrollü olarak tanımladığı kur politikasının sürdürülebilirliği sorgulanmaya devam ediliyor.
Sabah erken saatlerde 15,94 seviyesine kadar yükselen dolar kuru, sonrasında 15,82’den işlem gördü.
Dolar/TL’de kısa vadede 2021 Aralık benzeri sıçrama piyasalardaki ana beklenti değil. Ancak ay başından beri TL’de dolar karşısında yaşanan yüzde 7.5 değer kaybının devamına kamunun izin verip vermeyeceği piyasalardaki ana gündem maddesi konumunda.
Orta ve uzun vadede yeni döviz kaynağı bulunmaması halinde ise analistler kamunun yön belirleyici olduğu kur politikasına ilişkin risklerin “büyük” olduğuna dikkat çekiyor.
SON İKİ HAFTADA YÜZDE 7,5 DEĞER KAYBETTİ
Dolar/TL 10 gün öncesine kadar 14,5-15 arasında iki ay boyunca yatay bir seyir izlemişti. Küresel piyasalarda faiz artışları kaynaklı resesyon endişesi ve satış baskısının kuvvetlendiği son 2 haftada ise TL, dolar karşısında yüzde 7.5 değer kaybetmiş oldu.
Piyasalarda yeni dış döviz kaynağı, kısa vadeli yüksek getirili bir bono, enflasyona endeksli tahvil gibi adımlarla dövize olan talebin düşürülüp düşürülemeyeceği ya da bu yöntemlerle kamuya yeni döviz kaynağı sağlanıp sağlanamayacağı takip ediliyor.
‘KURUMLARIN DÖVİZ TALEBİ ÇOK YÜKSEK’
Bir bankanın döviz masası işlemcisi, “Dolar/TL’de 15 üzerinde bireysel talep görmeye başladık, yabancılar ise çok aktif değil piyasada. Kurumların döviz talebi ise çok yüksek. Döviz arzı ise sadece kamudan yapılıyor. Enerji ithalatı için de yüksek bir döviz ihtiyacı var” dedi ve ekledi:
“Bu tablonun ötesinde küresel dolar talebi de çok yüksek, tedarik zincirleri sorunlu. Dış şartlar da Türkiye lehine değil. Dolayısıyla dolar/TL’nin 15 altında kalması imkansızdı. Şimdi yeni politika seti içinde dolar/TL’nin hangi bantta kalacağını ve bu yeni bandın ne kadar sürdürülebilir olduğunu görmeye çalışıyoruz. Yeni enstrümanlarla bunun nasıl destekleneceği önemli” dedi.
DEĞER KAYBINI ‘GEREKLİLİK’ OLARAK GÖRÜYORLAR
Bankacılar mevcut kur politikasının Merkez Bankası’nın negatif rezervleri ile sürdürülebilirliğini sağlamak için TL’nin dolar karşısındaki değer kaybını bir “gereklilik” olarak görüyorlar. Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) dolar/TL’nin 16.5 seviyesinde işlem görmesi gerektiğini belirtiyor.
TCMB ihracatçı döviz gelirlerinin yüzde 40’ını ve KKM uygulamasının döviz kısmını rezervlerine katsa da bankanın rezervleri aynı oranda artmıyor.
Aradaki fark kurda hükümetin tanımıyla “istikrar” için kullanılıyor. TCMB resmi olarak kurdaki müdahalelerini kabul etmezken hareketleri dalgalı kur rejimi olarak nitelendiriyor.
KREDİ İFLAS RİSKİ 14 YILIN ZİRVESİNDE
Türkiye’nin beş yıl vadeli borcunu iflasa karşı korumanın maliyetini gösteren CDS’ler bu hafta 718 puanı aşarak Refinitiv verilerine göre 2008’den bu yana rekor seviyeye çıktı. CDS dün günü 699/709 seviyesinden tamamladı.
Türkiye’ye ait varlıkların taşıdığı risk hakkında gösterge olan CDS’teki belirgin yükseliş Hazine’nin dolar borçlanma maliyetlerini yükseltirken, bankacılar maliyetlerin çift haneye yaklaştığına dikkat çektiler.
Ayrıca Türkiye’nin Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılımına onay vermeyeceğini söylemesinin ardından batı ile ilişkiler de takip edilen gelişmelere dahil oldu. (REUTERS)