Eğitim Sendikaları Eylemde!

Eğitim sendikalarından ÖMK eylemi: Bakanlığın önüne siyah çelenk bırakıldı Eğitim sendikaları, Meclis’te bugün görüşülmeye devam edilecek Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu protesto etmek amacıyla MEB önüne siyah çelenk bıraktı. “Mesleğimize sahip çıkıyoruz.” diyen öğretmenler, Bakanlık önündeki protestodan sonra Meclis’e yürümeyi planlıyor. Yasama tatilinin 1 Ekim itibarıyla bitmesinin ardından TBMM’de bugün Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) görüşülüyor. ÖMK’ye itiraz … Eğitim Sendikaları Eylemde! Devamı »

Eklenme Tarihi: 02 Eki 2024
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 02 Eki 2024
Eğitim Sendikaları Eylemde!

Eğitim sendikalarından ÖMK eylemi: Bakanlığın önüne siyah çelenk bırakıldı

Eğitim sendikaları, Meclis’te bugün görüşülmeye devam edilecek Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu protesto etmek amacıyla MEB önüne siyah çelenk bıraktı. “Mesleğimize sahip çıkıyoruz.” diyen öğretmenler, Bakanlık önündeki protestodan sonra Meclis’e yürümeyi planlıyor. Yasama tatilinin 1 Ekim itibarıyla bitmesinin ardından TBMM’de bugün Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) görüşülüyor. ÖMK’ye itiraz eden Eğitim Sen, Eğitim-İş, Hürriyetçi Eğitim Sen, Anadolu Eğitim Sen, Teç-Sen ve Öğretmen Sendikası; Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) önüne siyah çelenk bırakarak nöbet tutmaya başladı.

Meclis’e giderek itirazlarını dile getirmek isteyen sendikalar, bir önceki yasama döneminde ilk 22 maddesi kabul edilen kanuna, konunun uzmanlarının görüşü alınmadan hazırlandığı ve eğitimcileri yok saydığı gerekçesiyle karşı çıkıyor. Yapılan ortak açıklamada, ÖMK’nin, “Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran ve emeği değersizleştiren, ekonomik, sosyal ve mesleki sorunlara çözüm üretmeyen, eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, özlük haklarını zayıflatan, çalışanlar arasında ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren” bir içeriğe sahip olduğuna yer verildi.

Sendikalar, MEB’in meslek kanunu hazırlarken “ILO ve UNESCO ortak belgesi olan ‘Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi’ metnini” esas almasını talep etti. ÖMK’yı reddetme gerekçelerini sıralayan sendikalar, ortak açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Meslek Kanunu Tanımı Yanıltıcıdır: Bu kanun teklifi, öğretmenlik mesleğini tanımlamıyor; bir meslek kanunu niteliği taşımıyor. Öğretmenliğin temel özellikleri, görev ve sorumluluklar, mesleki haklar, sosyal haklar, örgütlenme özgürlükleri gibi konular hiçbir şekilde kapsamda yer almıyor.

‘AYM KARARLARI GÖZ ARDI EDİLDİ’

Anayasa Mahkemesi Kararları Göz Ardı Edilmiştir: Daha önce Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen hükümler yeniden düzenlenmeden teklifte yer alıyor. Özellikle aday öğretmenlik süreci, bu sefer hazırlık eğitimi adı altında güvencesiz bir hale getirilmiştir. Ünvan Ayrımı Kabul Edilemez: Uzman öğretmen ve başöğretmen ünvanları, görevde herhangi bir yetki farklılaştırması olmadan korunmuştur. Meslek kıdemi esas alınarak yapılan ücret düzenlemesi, tüm öğretmenlere unvan şartı aranmaksızın verilmelidir.

‘EĞİTİM FAKÜLTELERİ SUÇLANIYOR’

Eğitim Fakülteleri Suçlanıyor: Kanun teklifine göre Millî Eğitim Bakanlığı başarılı, eğitim fakülteleri ise başarısız olarak gösterilmektedir. Bu gerçek dışı bir iddiadır ve öğretmen yetiştiren kurumların itibarını zedelemektedir.

Öğretmenlik Mesleğini Güçlendirmiyor, Aksine Zayıflatıyor: Kanun teklifi, öğretmenleri otoriteye uygun şekilde seçmeyi amaçlamaktadır. Bu anlayış, öğretmenleri güçlendirmeyi değil, tam tersine zayıflatmayı hedeflemektedir.

‘ÖĞRETMENLERİN HAKLARI GÖRMEZDEN GELİŞMİŞTİR’

Mesleki Güvence Yok, Güvencesiz İstihdam Var: Sözleşmeli, ücretli öğretmenlik gibi güvencesiz istihdam biçimleri bu kanun teklifiyle daha da yaygınlaştırılmakta, hazırlık eğitimi adı altında yeni bir güvencesizlik basamağı eklenmektedir. Öğretmen Yetiştirme Sistemi Değiştiriliyor: Kanun teklifi, öğretmen yetiştirme sürecinde ciddi bir değişimi içeriyor. Öğretmenlik lisans eğitimi üzerine kısa süreli bir eğitimle mesleği kazanma öngörülüyor, bu da öğretmenliğin niteliğini düşürecektir. Öğretmenlerin Hakları Görmezden Gelinmiştir: Bu kanun teklifinde öğretmenin hakları yoktur. Görev ve sorumluluklar detaylandırılırken, öğretmenin sosyal hakları, kürsü dokunulmazlığı, dinlenme ve tatil hakları gibi konular yok sayılmıştır.

MİLLİ EĞİTİM AKADEMESİ

Milli Eğitim Akademisi’ni Kabul Etmiyoruz: Öğretmenlik, öğretmen yetiştiren kurumlarda edinilen beceri ve bilgiye dayalı bir uzmanlık mesleğidir. Öğretmenlik mesleğini, sadece MEB’in belirleyeceği hazırlık eğitimine dayandıran bu anlayışı reddediyoruz.

‘ÇEDES’İ KABUL ETMİYORUZ’

ÇEDES gibi protokollerle öğretmenlik mesleği dışında bizlere dayatılan görevleri kabul etmiyoruz! Öğretmenler kanunda belirtilen asli görevlerini yapmalı, kanunlarda açıkça yazdığı gibi okullarda öğretmenler dışında hiç kimse eğitim öğretim hizmeti vermemelidir. Disiplin hükümleriyle baskılanmak istemiyoruz! Haklarımızı kısıtlayan ve bizleri keyfi ceza uygulamalarıyla baş başa bırakacak olan her türlü düzenlemeye karşıyız.

‘KADROLU GÜVENCELİ İSTİHDAM’

Özel sektör öğretmenlerinin ücretleri güvence altına alınmalıdır! Taban maaş yasasıyla, kamu-özel farkı ortadan kaldırılmalıdır. Güvencesiz istihdamı reddediyoruz! Ücretli, sözleşmeli değil, kadrolu ve güvenceli istihdam sağlanmalıdır.”