Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD’nin terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD ve YPG’ye yaptığı silah yardımının 1.000 TIR’ı geçtiğini belirterek, “G-20’de Trump’a, o generallere, ‘Siz bu tür şeyleri bizlere parasıyla vermiyorsunuz ama bunlara bedava veriyorsunuz’ dedim. Suriye’nin kuzeyinde Akdeniz’e açılacak bir terör koridoruna müsaade etmeyiz. Oralarda (Afrin) terörün baskın çıkma ihtimali olursa gözümüzü karartırız” uyarısında bulundu. Bir gazetecinin, ‘Atatürk’ün partisi CHP’nin başında, Atatürk’ün koltuğunda oturuyor’ sözleri üzerine Erdoğan, ''Doğru bir tanımlama değil. Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal’dan aldığı koltukta oturuyor. Onun Atatürk’ün koltuğu ile ne alakası var? O Atatürk’ün oturduğu koltukları görmemiştir bile. Ama ben gördüm. Çankaya’da gördüm'' ifadelerini kullandı.
Ürdün dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan şunları söyledi:
“Bu ziyaretimiz bölgenin hassas olduğu, sıkıntıların yoğunlaştığı bir dönemde gerçekleşti. Özellikle Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumanın önemi üzerinde hassasiyetle durduk. Irak’ın toprak bütünlüğü, birlik ve beraberliği, orada Sünnilere yönelik hak ihlalleri üzerinde de durduk. Tüm bunların yanında, Telafer’de özellikle son dönemdeki gelişmeler de bizim için önem arz ediyor. Telefar’in bölünmesi, Haşdi Şabi’nin oradan Suriye’ye girmesi, Ürdün’ü de ciddi manada rahatsız ediyor. ‘Böyle bir şeye tahammül etmemiz mümkün değil’ diyorlar. Deyrizor’un güneyinde Suriye geçiş bölgesi olarak Haşdi Şabi’nin düşündüğü bölgeyi, bunların askeri üssü olması sebebiyle de böyle bir şeye müsaade etmeyeceklerini açık net şekilde söylüyorlar. Ayrıca Körfez krizini de konuştuk. Bu meselenin, müzakere yoluyla çözülmesi gerektiği hususunda hemfikiriz.
'PYD’NİN AKDENİZ’E AÇILMA PROJESİ'
Terörle ortak mücadele, İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri’nin ziyareti esnasında konuşuldu. Bizim için Suriye’de halihazırda bir Afrin konusu var. Afrin, aslında PYD’nin şu anda Akdeniz’e açılma projesidir. Biz bu konuda tavrımızın ne olduğunu her zaman açıkça söyledik. Türkiye olarak, Suriye’nin kuzeyinde Akdeniz’e açılacak bir terör koridoruna müsaade etmeyiz. Bedeli ne olursa olsun gereken müdahaleyi yaparız. Hatırlayın, Fırat Kalkanı Harekâtı bunun için yapılmıştır. Cerablus, Rai, o bölgede Bab’a indiğimiz zaman, 2 bin kilometrekarelik bir alan. Aslında orayı tamamen buradan ayırma projesidir. Fırat Kalkanı Harekâtı’yla bu başarılmıştır. Bu bitti mi? Bitmedi. Afrin konusunda da kararlılığımız aynıdır. Şu anda planladığımız gibi yürüyor. Bitti mi? O da bitmedi. Ne var şimdi? İdlib var. Kararlılığımız da planlarımız da belirlendiği şekilde yürüyor. Detayına, teferruatına girmeyeceğim. Bu olumlu gelişmelerle, olumsuz bazı hesaplar peşinde olanların oyunu da şu anda inşallah bozulmuş durumda.
'RUSYA VE İRAN’LA ETRAFLICA GÖRÜŞTÜK'
Afrin’de Türkiye’ye müzahir olan Kürtler var, PYD ile beraber olan Kürtler de var. Aslında Kürt ifadesini kullanırken üzülüyorum. Niye? Zira bizim Kürt kardeşlerimizle herhangi bir meselemiz yok. Nitekim ülkemde benim, bizimle beraber, bizlerle hemhal olan Kürt kardeşlerim var. Kürtleri tamamen PKK safında gibi görmeyi nasıl doğru bulmuyorsak, aynı şey Afrin’deki durum için de geçerli. Bizlerle beraber hareket edebilecek aşiretler var. Oralarda terörün baskın çıkma ihtimali olursa gözümüzü karartırız. Bunun böyle bilinmesi lazım. Afrin o bakımdan çok önemli bir bölge. Bir taraftan Hatay Türkiye sınırları, öbür taraftan İdlib’e geçiş. Bu bakımdan çok çok önemli. Bizim buralarda en ufak bir esnememiz söz konusu olamaz. Bunları birinci derecede Rusya ile görüştüğümüz gibi İran’la da etraflıca görüştük. Önümüzdeki süreçte de, Dışişleri Bakanımız, hakeza istihbarat ve benzeri kanallar aracılığıyla, karşılıklı gidiş gelişlerle bu konular üzerinde hassasiyetle durmaya devam edeceğiz.
'ABD’NİN SEVKİYATI 1.000 TIR’I GEÇTİ'
(PYD’ye 70 uçaksavar verildiği, namluların Türkiye’ye çevrildiği iddiası) ABD’nin Irak sınırından geçerek kuzey Suriye’ye silah sevkıyatı yaptığı biliniyor. Yapılan sevkıyat belki 1.000 TIR’ı geçti. Bunların içinde tam olarak neler var? Zırhlı araç, bol miktarda mühimmat vesaire var ama detay bilmiyoruz. ABD’liler bize, ‘Bütün bu zırhlı araçların hepsinin seri numaraları bizde mevcut. Biz Rakka operasyonu bittikten sonra bunları tekrar geri alacağız’ diyorlar. Ama ben G-20’de Trump’a (ABD Başkanı Donald Trump), o generallere, hepsine şunu söyledim: ‘Bakın, sizin bu söylediğinizi bize Kuzey Irak için de söylemişlerdi. Ama bakın, şu anda Kuzey Irak’taki PKK’dan, şuradan buradan bizim elimize geçen silahlarda biz ABD’yi görüyoruz, Rusya’yı görüyoruz. Yarın burada da aynı şey olacak. Bize bunları anlatmayın. Siz bu tür şeyleri bizlere parasıyla vermiyorsunuz ama bunlara bedava veriyorsunuz’ dedim. Maalesef şu anda tablo bu, bize düşen tabii ki bunları anlatmaya devam etmektir. Ama onların yaptıkları yanlışlıklar, bizim de artık belli yerlerde işimizi öğrenmeye başlamamıza vesile oldu. Neticede hakikaten bizi iş sahibi, bilgi sahibi yaptılar. Ürün noktasında da üretme kabiliyetine kavuşmamızı sağladılar.
(Kandil ve Sincar’da İran’la ortak operasyon söz konusu mu?) Şu anda PJAK olayı İran’ı rahatsız ediyor. Her ne kadar İran’la uyum noktasında bazı sıkıntılar olsa da şu anda onlar da bir dayanışma içerisinde, ‘Teröre karşı mücadeleyi beraber verelim’ diyorlar. Bu Kandil’de de olur, Sincar’da da olur. Sincar’da derken Haşdi Şabi’yi ima ediyorlar. Görüşmeler sürüyor.
AB İLE GÜMRÜK BİRLİĞİ DEVAM EDECEK Mİ?
Gümrük Birliği noktasında, şu anda Almanya diğer Avrupa ülkeleri olsun yeniden bu sürecin devamı için adım atmadıkları takdirde, bizim kaybedeceğimiz bir şey yok. Biz yolumuza aynı şekilde devam ederiz. Geri kabul (anlaşması) konusunda biz üzerimize düşeni yaptık ama AB taahhütlerini yerine getirmedi. Ne yazık ki AB üyesi ülkelerin bazıları Türkiye konusunda düzgün davranmıyor. Ama önemli değil. Önemli olan Türkiye’nin dimdik ayakta sağlam durmayı başarmasıdır.”
ERKEN SEÇİM AÇIKLAMASI
(Erken seçim mi olacak?) İşimize bakalım. Erken seçim yaparsak, bu israf olur. Erken seçim israf olur. İşimize bakmamız lazım.”
'ATATÜRK'ÜN KOLTUĞUNU BEN GÖRDÜM'
“BİZ iyi yoldayız, iyi gidiyoruz, her geçen gün daha iyi olacağız. Bunun için sağlam durmak lazım. Kılıçdaroğlu gibi durmamak lazım; onlar zaten Türkiye’nin aleyhine çalışıyor, onların kimlerle ortak hareket ettiği belli. (Bir gazetecinin, ‘Atatürk’ün partisi CHP’nin başında, Atatürk’ün koltuğunda oturuyor’ sözleri üzerine) Doğru bir tanımlama değil. Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal’dan aldığı koltukta oturuyor. Onun Atatürk’ün koltuğu ile ne alakası var? O Atatürk’ün oturduğu koltukları görmemiştir bile. Ama ben gördüm. Çankaya’da gördüm.”