Erdoğan Hiç Aldatılmadı mı?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 'Siyasi hayatımda ne aldanan oldum, ne aldatan oldum.' ifadelerini kullandı fakat daha önceki açıklamaları bu ifadelerinin aksi yönünde.

Eklenme Tarihi: 06 Nis 2017
3 dk okuma süresi
Güncelleme Tarihi: 26 Eyl 2024
Erdoğan Hiç Aldatılmadı mı?

Beştepe'de muhtarlara hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz'un 'örtülü darbe' olduğu iddiasını eleştirdi. Erdoğan, "Şu ifadeye bak, 'Örtülü bir darbedir 15 Temmuz' diyor. Sen şehitlerimize bu hakaret yetkisini nereden buldun? Örtülü darbe ise zerre kadar haysiyetin varsa, zerre kadar şahsiyetin varsa çık, dosyalarını ortaya koy. Biz de gereğini yapalım" dedi. Cumhurbaşkanı bu sözlerinin devamında "Siyasi hayatımda ne aldanan oldum, ne aldatan oldum. Bundan sonra da ne aldanan olacağız, ne de aldatan olacağız" ifadelerini kullandı. ​

ERDOĞAN'IN ALDATILMA GEÇMİŞİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Harp Akademileri Komutanlığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende subaylara Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarını işaret ederek, ‘Bu operasyonlarla şahsım başta olmak üzere, tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı” dedi. Daha önce ‘Ergenekon’un savcısıyım’ deyip sonra “Ne savcıyız ne de hakim” diyerek geri adım atan Erdoğan’ın “aldatıldık” açıklaması da gündeme bomba gibi düştü.

Erdoğan darbe girişiminin hemen ardından 30 Temmuz’da ATV’de açıklamalarda bulundu. Erdoğan,Gülen cemaatiyle ilgili olarak, “3-4 yıl öncesine kadar biz hep iyi niyetle takip ettik. İyi niyetimizin kurbanı olduk” dedi. Erdoğan, aldatıldığını şu sözlerle ifade etmişi: “Biz de bu propagandaya geldik. Bunu itiraf etmem lazım. İyi niyetimizin kurbanı olduk bunu da ifade etmem lazım. Bu olay olmamış olsaydı bunların üzerine bu şekilde gidemeyecektik. Şimdi milletim çok daha iyi tanıma fırsatı buldu. Çok ciddi sayıda bugün itibarıyla gözaltına alınan şahıs 18 bin 699 idi. Tutuklu sayısı 10 bin 137. Şehitlerimizin sayısı 237. Yaralı sayısımız 2 bin 191, Allah onlara şifa versin.”

Erdoğan yine aldatıldığını şu sözleriyle ifade etmişti; "Bu hain örgütün gerçek yüzünü çok daha önceden ortaya dökmemiş olmanın üzüntüsü içindeyim. Bundan dolayı hem Rabbimize hem de milletimize verecek hesabımız olduğunu biliyorum. Rabbim de milletim de bizi affetsin."

"TÜM ÜLKE YANLIŞ YÖNLENDİRİLDİ, ALDATILDI"

"Süleyman Şah Türbesi hadisesinden önce Suriye’deki Türkmen kardeşlerimize yardım götüren MİT tırlarına yapılan operasyona şahit olduk. Hatta daha da ileri giderek ifade ediyorum; komutanlarımıza, subaylarımıza, askerlerimize yönelik operasyonları da ben aynı kapsamda değerlendiriyorum. Suçluyla suçsuzun, gerçekle yalanın, doğruyla yanlışın aynı torbaya konularak yürütüldüğü bu operasyonlarla, şahsım başta olmak üzere, tüm ülke yanlış yönlendirildi, aldatıldı. Kurumlarımızın içinde örgütlenmiş, güçlü medya desteğiyle teçhiz edilmiş bir yapının, Türkiye’yi ele geçirmek için yürüttüğü bir kumpasa, bir darbe teşebbüsüne hep birlikte maruz kaldık. Samimiyetle ifade ediyorum; eski Genelkurmay Başkanımız başta olmak üzere, birlikte mesai sarf ettiğim için yakından tanıdığım pekçok komutanın tutuklanmasına şahsen gönlüm hiçbir zaman razı olmadı. Tereddütlerimi, itirazlarımı o dönemde bu işin sorumlularına ifade ettim, hatta kamuoyu önünde de dile getirdim. Ama o zaman önümüze konan, ancak çoğunun sahte ve çarpıtılmış olduğu daha sonra ortaya çıkan belgeler, bilgiler karşısında, hukuka saygı gereği, yapacak bir şeyimiz kalmadı.Bu süreçte, Başbakan ve Hükümet olarak bizim de, Genelkurmay Başkanımızın ve Türk Silahlı Kuvvetlerimizin de, hukuk devleti ilkesine saygının gereğini yerine getirmek dışında bir duruşumuz olmadı. Uzun süredir temkinle yaklaştığım, faaliyetlerini takibe aldığım bu yapı, biliyorsunuz, 17-25 Aralık 2013’de doğrudan hükümeti devirmeye ve adeta Türkiye’ye topyekün el koymaya yönelik bir teşebbüse girişti. Yolsuzluk kılıfı altında başlattıkları bir operasyonla, şahsımla birlikte ülkemizin tüm milli kurumlarını, milli projelerimizi hedef aldılar. Milletimizin desteğiyle bu teşebbüsü akamete uğrattık. Türkiye için bir tehdit olarak değerlendirdiğimiz Paralel Devlet Yapılanmasına karşı süratle gerekli tedbirleri almaya başladık. Bu meseleyi Milli Güvenlik Kurulumuzun da takibine aldık.