Erdoğan, bugünkü Muhtarlar Buluşması’nda yurttaşlara açık çağrıda bulunup, “Buradan tüm vatandaşlarıma sesleniyorum, Anayasamızın 104. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başı olarak, PKK’sıyla, DEAŞ’ıyla, FETÖ’süyle, DHKP-C’siyle ve tüm diğerleriyle, adı, söylemi, yöntemi ne olursa olsun, tüm terör örgütlerine karşı milli bir seferberlik ilan ediyorum” demişti.
Milli Seferbelik Nedir?
Seferberlik ve Savaş Hali Kanunu, devletin tüm güç ve kaynaklarını barış halinden seferberlik ve savaş haline nasıl geçireceğinin sınırlarını belirliyor.
Kanunda seferberliğin tanımı şöyle yapılıyor: “Devletin tüm güç ve kaynaklarının, başta askeri güç olmak üzere, savaşın ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde hazırlanması, toplanması, tertiplenmesi ve kullanılmasına ilişkin bütün faaliyetlerin uygulandığı; hak ve hürriyetlerin kanunlarla kısmen veya tamamen sınırlandırıldığı haldir.”
Seferberliğin kanuna göre iki hali bulunuyor, ‘genel’ ve ‘kısmi’seferberlik. Genel seferberlik, ülkenin tüm güç ve kaynaklarının kullanımını gerektiriyor.
Bakanlar Kurulu kararıyla
Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı sıfatıyla dile getirdiği seferberliğin ilan edilmesi için kanuna göre, ‘Savaş gerektirecek bir durumun baş göstermesi, ayaklanma olması ya da Cumhuriyete karşı kuvvetli ve eylemli bir kalkışmanın veya ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten ve dıştan tehlikeye düşüren davranışların ortaya çıkması’ gerekiyor.
Seferberlik kararı ise cumhurbaşkanı başkanlığında toplanma zorunluluğunda olan Bakanlar Kurulu tarafından alınıyor. Milli Güvenlik Kurulu’nun da görüşünü alan Bakanlar Kurulu, ya kısmi ya da genel seferberlik ilan ediyor.
Karar aynı gün Meclis’e de sunuluyor.
Bakanlar Kurulu, seferberlik süresince hazırlıkların uygulamasına başlamak, gerektiğinde sıkıyönetim ilanına karar vermekle yükümlü. Eğer daha önce olağanüstü hal ilan edilmişse, sıkıyönetim ilanıyla birlikte olağanüstü hal uygulaması son buluyor.
Komutanlara özel yetki
Seferberlik boyunca komutanlıklara da adli yetkiler verilebiliyor. Sıkıyönetim kanuna aykırı hareket edenler bölgedeki komutan tarafından askeri mahkemelerde yargılanabiliyor.
Türkiye’de bundan önce 2’inci Dünya Savaşı sırasında seferberlik ilan edilmişti. Savaşın başlamasından kısa bir süre sonra ilan edilen kısmi seferberlikte 1920, 1921, 1922 doğumlular silah altına alınmıştı.