Sapanca'da yavru bir köpeğinin kuyruğunun ve dört ayağının kesilmesi vahşetiyle ilgili de konuşan Erdoğan "Hayvan haklarıyla ilgili yeni yaptırımları ve düzenlemeleri içeren hükümet tasarısını inşallah seçim sonrası dönemde süratle yürürlüğe sokacağız. Sapanca'da yaşanan olay sonrası savcılık soruşturma başlattı" dedi.

Suruç'ta AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız ile bölgedeki esnaf arasında çıkan kavgaya da değinen Erdoğan, "Bu yaklaşım PKK'nın artık alışılmış yaklaşımı. Hele hele bunlar Şanlıurfa'da böyle bir şeyi hiç hazmedemiyorlar" diye konuştu.

Erdoğan Kandil'e yönelik operasyonlar hakkında da "Bu yeni çalışmalarda yeni bilgilere ulaştık. Yeni bilgilerle beraberde tekrar operasyonlarımızın yaptık. Bu son operasyonlarda oradaki çok önemli, bunların toplantı alanlarını vurduk. Şimdi onların henüz neticesini almadık ama vuruldukları kesin. Bunu ilk defa sizinle paylaşıyorum. Belki bu akşam Silahlı Kuvvetlerin sitelerinde de yayınlanabilir" açıklamasında bulundu.

Kanal 7 canlı yayınında gazetecilerin sorularını cevaplayan Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Yavru köpeğin vahşice öldürülmesi

"Bu olayda da bunlara bizim mesafeli veyahut da bir müsamaha göstermek mümkün değil. Yani bizim için bu noktada bir insan ölümü neyse buna da böyle bakıyoruz. AK Parti olarak, Hayvanları Koruma Kanunu'nu biz çıkarttık. Meclis'in yoğunluğu nedeniyle gündeme getirilmeyen hayvan haklarıyla ilgili yeni yaptırımları ve düzenlemeleri içeren hükümet tasarısını da inşallah seçim sonrası dönemde süratle yürürlüğe sokacağız."

"Sahipli veya sahipsiz hayvanlara acımasız ve zalimce muamelelerde bulunmak veya eziyet etmek ve hayvanları birbirine zarar verecek şekilde dövüştürmek fiilen suç haline geliyor. Sahipli hayvanlar bakımından sahibinin şikayeti üzerine, sahipsiz hayvanlar bakımından ise Orman ve Su İşleri Bakanlığının yazılı başvurusu üzerine soruşturma ve kovuşturma yapılabiliyor. Böyle bir süreci başlatmış olacağız. Dolayısıyla biz bu işleri sahipsiz bırakmayacağız."

"Terörle mücadeleyi hakkıyla dört dörtlük yapacaksak bu kişilere örgütlere karşı milletim gerekli dersi gerekli cevabı verecek."

"Bürokratik oligarşiyi, biz şimdi bu yeni sistemle yeni dönemde kesinlikle yok edeceğiz."

Suruç'ya yaşanan olaylar

"Bu yaklaşım PKK'nın artık alışılmış yaklaşımı. Hele hele bunlar Şanlıurfa'da böyle bir şeyi hiç hazmedemiyorlar.

İbrahim arkadaşımız, bunlar ailece gerçekten teröre karşı mücadele veren yürekli bir aile. Burada esnafı dolaşırken, (İbrahim Bey'den bizzat dinledim), "bizim HDP'li olduğumuzu bilmiyor musunuz, buraya nasıl gelirsiniz" demişler. Sonra ağız dalaşı başlıyor ve saldırıyorlar.

“7 Haziran en önemli neticeydi, ama insanlara ‘sokağa dökülün’ dediler”

Özgürlük mücadelesi kendi ülkende, kendi kardeşlerine karşı verilmez. Ama bu PKK, kendilerine göre "özgürlük" mücadelesini ya dağlara kaçırarak, ya mağaralara sokmak suretiyle verir. Ya da öğretmenlerimizi, insanları kaçırarak verir.

“Bu mudur özgürlük mücadelesi”

Bu mudur özgürlük mücadelesi Eğer samimiyseniz, dürüstseniz öyle Hans'ı, George'u, bilmem neyi, arkana almak suretiyle gelip de özgürlük mücadelesi verme. Özgürlük mücadelesinin tek yeri var, sandık. Sandıkta özgürlük mücadelesini ver.

Böyle mi verilir özgürlük mücadelesi? Bizim silahımız oyumuzdur, bizim silahımız imanımızdır. Ama siz hala bu yola gelemediniz. 7 Haziran en önemli neticeydi, neticeyi aldınız. Ama şu an içeride olan kişi (Demirtaş) "dökülün sokağa" dedi. Ve 53 vatandaşımız öldürüldü mü, öldürüldü. Yasin Börü şehit edildi mi, edildi. Şimdi mağduru oynuyorlar. Ama benim halkım bu oyunu yutmaz.

"Daha çok demokrasi" dediğimiz zaman bundan ne anlıyoruz? Bir defa bu ülkede, hangi düşüncede olursa olsun, herkes bütün demokratik haklardan istifade edecektir. Asimilasyon, ret politikalarını kaldırdık. Biz milli birlik beraberlik, kardeşlik dedik, davet yaptık.

Ama çukurlar kazıldı, tüneller kazıldı. Diyarbakır'ın yıkılan saat kulesi, camiler… Şimdi buraları yeniden onardık.

“Diyarbakır'da belediye önünde bekleyen anneleri artık göremezsiniz” Artık Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin önünde kızları kaçırılan anneleri göremezsin. Artık yok.

Sizin terörle mücadele adına yaptığınız bir şey var mı? FETÖ'yü de bir cümleyle geçiştirmişler. Sizin terör diye bir sorununuz yok zaten.

“Apolet sökecekmiş, bu bizim kahraman askerimize büyük bir saygısızlıktır” Terörle mücadele eden Metin Temel Paşa'ya "apoletlerini sökerim" diyor. Geldiği gün hemen apolet sökecekmiş. O apoletleri sen mi taktın ki, sökeceksin. Sen ne zaman cumhurbaşkanlarının böyle bir şey yaptığını gördün. Ben dördüncü yılımdayım daha böyle bir adım atmadım. Ya bu insan, Cudi'de, Gabar'da operasyonları yürüten insan. Afrin'de bu işi yürüten o. Zeytin Dalı Operasyonu'nu yürüten komutan o. Senin bir defa nezaketen böyle bir şeyi söyleme hakkın yok. Bu, bizim kahraman askerimize büyük bir saygısızlıktır.

Bakın ben "Kürt kardeşlerim" diyorum, "Kürtler" demiyorum. Çünkü bizim dinimiz ayette "inananlar kardeştir" diyor. Kürt kardeşlerim kendilerine başka bir devlet aramalarına, toprak aramalarına yok. AK Parti tüm Türkiye'nin partisi olmuştur.

2002'nin sonu... Göreve geldiğimizde Türkiye'de OHAL vardı. Bir 1 ayda OHAL'i kaldırdık. Ama o zamanın OHAL'inde ne vardı? Bölgede tüm ticari hayat durmuştu. Kan gövdeyi götürüyordu. Biz o dönemden geçtik.

Ama bu dönemdeki OHAL'in amacı, FETÖ'nün Türkiye'yi soktuğu ortamdan ülkeyi kurtarmak. Şimdi herhangi bir olay kargaşa var mı, üniversitelerde bir olay duyuyor muyuz? Yok. Niye, OHAL var.

Terörle mücadeleyi asla sekteye uğratmamamız gerekir. Türkiye'nin en önemli sorunu bu çünkü. Bunu başaracağız. Bunu başardığımızda ekonomi de iyiye gider, eğitim de iyiye gider. OHAL'i biz burada kullanıyoruz. Vatandaşlarımızın özgürlüklerini kısıtlayan bir konumda değil ki.

OHAL'in gelmesi sorun değil eğer OHAL'i gerektirecek bir durum söz konusu olursa OHAL yine gelir ama niçin gelir terörle mücadele için gelir.

Ben buradan, CHP'ye, Saadet'e, İYİ Parti'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Bakın bunları iyi değerlendirin. Bakın buralardan gidiyorsunuz, geliyorsunuz. Ha , "göreviniz değil mi zaten" diyor olabilirsiniz. Peki bizden öncekilerin görevi değil miydi? Onlar niye yapmadılar?

(İnce'ye) Utanmadan sıkılmadan televizyona davet ediyor. Üzerimizden kalkıp reyting sağlayacak kendine. Biz seni muhatap alır mıyız?

Biz, bu ülkede yıllar yılı beyaz-zenci ayrımında beyaz Türk muamelesi görmedik, zenci Türk muamelesi gördük. Neyiyle? İnancımızla fikrimizle düşüncemizle. Bizim çocuklarımız imam hatiplerin kapısından çevrildi Bay Muharrem, senin çocukların çevrildi mi?

(Muharrem İnce'nin öğretmenleri sigortasız çalıştırıp, müfettişleri tehdit ettiği iddiası) Kalkıp da, patronu olduğu bir dersanede öğretmenlerin sigortasını ödemediği için bir sıkıntı yaşanmışsa, bir defa bu halktan da o öğretmenlerden de özür dilemesi lazım.

Bay Kemal biliyor ki, Bay Muharrem seçilemeyecek. Ve koltuk noktasında bir kişiyi ekarte etmiş olacak.

Bay Muharrem de biliyor ki, seçilemesem de "ben bunun başına illa bela olacağım" diyor. Yani CHP içerisinde bu çekişme devam edecek. Bunların derdi seçim değil, koltuk davası. "Bu koltuğu kim kapar" gayreti içerisinde yürütüyorlar süreci.

("Kılıçdaroğlu'ndan kazandığınız tazminatla sucuk dağıtacak mısını?" sorusu) Yok hayır, fakir fukaraya, garip gurebaya dağıtmak en isabetlisi olur. Seçim de bir geçsin...

"Münbiç yüzde 95 oranında Araplarındır" Münbiç, YGP/PYD'nin değildir. Münbiç yüzde 95 Araplarındır. Bu süreç Obama döneminde başladı. Obama'nın burada çok büyük haksızlıkları var. Yüz yüze de konuştuk. Ve bana söz verdi. "Burada ne YPG, ne PYD kalmayacak" dedi. Ama sözünde durmadı. Trump'la da konuştuk.

"Görüşmelerin başarılı olmasında Pompeo'nun gayretleri var" Bunların Fırat'ın doğusuna yönelmesi ve buranın gerçek sahipleri olan Arapların geri gelmesi önemli. Münbiç yol haritasındaki başarıda (Dışişleri Bakanı) Pompeo'nın gayretleri oldu.

"Münbiç'teki YPG'liler oradan çıkarılacak" Şimdi PYD/YPG Münbiç'ten çıkarılacak ve oranın gerçek sahipleri gelecek ve yerleşecekler.

Kandil'e operasyon

"Şu anda biz, Kandil'in üzerinden biz ısrarla duruyoruz. Orada da ilk adım biz 20 uçakla orada 10 önemli hedefi vurduk. Bunlar cephanelik filan."

Düzenlenen operasyonların ardından işi peşinin bırakılmadığı, istihbarat çalışmalarının sürdürdüğü vurgulayan Erdoğan, şu bilgileri verdi:

"Bu yeni çalışmalarda yeni bilgilere ulaştık. Yeni bilgilerle beraberde tekrar operasyonlarımızın yaptık. Bu son operasyonlarda oradaki çok önemli, bunların toplantı alanlarını vurduk. Şimdi onların henüz neticesini almadık ama vuruldukları kesin. Bunu ilk defa sizinle paylaşıyorum. Belki bu akşam Silahlı Kuvvetlerin sitelerinde de yayınlanabilir."

"Kandil'de toplantı halinde vurulanlar arasında ciddi isimler var mı?" sorusu üzerine Erdoğan, "Biz bunu büyük ihtimal olarak görüyoruz."